Aşure günü: Aşure dağıtımı ve aşure ikramı için Aşure tarifi ve malzemeleri püf noktaları
Muharrem ayının en mübarek zamanı olan Aşure Günü bu yıl 5 Temmuz 2025 Cumartesi gününe denk geldi. Asırlardır süregelen aşure geleneği, geleneksel aşure dağıtımı için aşure yapılırken kuru incir ile lezzet katabileceğiniz aşure tarifi. aşure Aşure nasıl yapılır? Malzemeleri ve püf noktaları neler? İşte, klasik, geleneksel ve kolay aşure tarifi 2025
İslam dünyasında manevi derinliği yüksek olan ayların başında gelen Muharrem, Hicri yılın ilk ayı olma özelliği taşıyor. Bu ay, sadece yeni bir başlangıcı değil, aynı zamanda barış, merhamet ve paylaşımın sembolü olan bir zamanı işaret ediyor. Bu kutsal ayın en müstesna günü ise hiç şüphesiz Aşure Günü.
2025 yılında Aşure Günü, Hicri takvime göre 10 Muharrem 1447 tarihine denk geliyor. Miladi takvimle bu tarih 5 Temmuz 2025 Cumartesi gününe rastlıyor. Yani bu yıl da Aşure kazanları Temmuz sıcağıyla birlikte kaynayacak.
2025 Aşure Günü Takvimi
Muharrem Ayı Başlangıcı: 26 Haziran 2025 Perşembe
Aşure Günü (10 Muharrem): 5 Temmuz 2025 Cumartesi
Aşure Günü Neden Bu Kadar Önemli?
“Aşure” kelimesi, Arapçada “on” anlamına gelen “aşara” kökünden gelir. Hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem’in 10. günü, birçok ilahi olayın gerçekleştiği gün olarak kabul edilir. İslam inancına göre bu kutsal günde yaşanan bazı mucizevi olaylar şunlardır:
Hz. Nuh’un gemisi karaya oturmuş, tufan sona ermiştir.
Hz. Musa, Kızıldeniz’i yararak kavmini Firavun’un zulmünden kurtarmıştır.
Hz. Yunus, balığın karnından kurtulmuştur.
Hz. İbrahim, Nemrut’un ateşinden sağ salim çıkmıştır.
Hz. Yusuf, yıllar sonra babası Hz. Yakup’a kavuşmuştur.
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) de bu günü oruçla geçirmiş ve Müslümanlara oruç tutmayı tavsiye etmiştir. Rivayetlerde, bu orucun bir önceki yılın günahlarına kefaret olabileceği belirtilmiştir. Bu sebeple hem dini hem kültürel yönüyle Aşure Günü, Müslüman toplumlar için manevi bir temizlik ve paylaşım fırsatı sunar.
Bereketin Tenceredeki Hâli: Aşure Nasıl Yapılır?
Aşure, sadece bir tatlı değil; farklı tatların aynı kazanda buluştuğu, hoşgörünün ve birliğin simgesi haline gelmiş bir gelenektir. Farklı evlerde farklı tariflerle pişirilse de özü aynıdır: Paylaşmak!
Malzemeler:
1 su bardağı aşurelik buğday (bir gece önceden ıslatılmış ve haşlanmış)
½ su bardağı haşlanmış nohut
½ su bardağı haşlanmış kuru fasulye
6–8 adet kuru kayısı (küçük doğranmış)
4–6 adet kuru incir (doğranmış, bekletilmiş)
¼ su bardağı kuru üzüm
½ su bardağı ceviz, fındık, badem gibi karışık kuruyemiş
1 su bardağı toz şeker (isteğe göre artırılabilir)
1 çay kaşığı tarçın
1–2 adet karanfil (kısa süre kaynatılıp suyu kullanılabilir)
1 dilim limon veya birkaç damla limon suyu
Süslemek için: Nar taneleri, kuş üzümü, ceviz, tarçın
Hazırlanışı:
Önceden haşladığınız buğdayı derin bir tencereye alın ve üzerine bolca sıcak su ekleyin.
Ardından haşlanmış nohut ve kuru fasulyeyi ilave edin. Karışımı kısık ateşte kaynatmaya başlayın.
Küp doğranmış kuru meyveleri ve yıkanmış kuru üzümü ekleyin. Malzemeler iyice yumuşayana kadar pişirin.
Şekeri, karanfil suyunu ve limon suyunu ilave edin. Karışım kıvam alana kadar ara ara karıştırarak pişirin.
Ocaktan aldıktan sonra kaselere paylaştırın. Üzerini kuruyemiş, tarçın ve nar taneleriyle süsleyin.
Soğuduktan sonra servis yapın. Dilerseniz ılık da tüketebilirsiniz.
