• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

50+1’de revizyon siyaseti rahatlatır

Yeniakit Publisher
2023-11-21 10:55:00 -
50+1’de revizyon siyaseti rahatlatır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kimin eli kimin cebinde belli değil” diyerek cumhurbaşkanlığı seçiminde uygulanan yüzde 50+1 şartının değişmesi yönündeki çıkışını değerlendiren siyasetçiler, sistemde yapılacak bir revizyonun siyaseti rahatlatacağını belirttiler. Zillet ittifakının kurduğu masada oyu yüzde 1’i dahi bulmayan partilere bakanlık koltuğunun vaad edildiğini, MİT’in dahi pazarlık konusu yapıldığını hatırlatan siyasiler, yüzde 50+1 şartının kirli pazarlıklara yol açmaması için gözden geçirilmesi gerektiğini ifade ettiler.

Buğra Kardan  İstanbul

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde uygulanan yüzde 50+1 şartı muhalefeti yanlış yollara sevk ediyor. Bu şart karanlık pazarlıklara kapı aralıyor. Yüzde 50+1 oy oranını elde edemeyeceklerini gören irili ufaklı partiler ideolojilerini ve ilkelerini geri plana atarak kemikleşmiş oyu yüzde 25 olan CHP’yle masaya oturuyor. Ülkenin birliğinden ve bütünlüğünden yana olan, terör örgütünün yanında saf tutan, yüzde 1 oy alma ihtimali bulunmayan partilerin buluşmaları şaşkınlıkla karşılanıyor. CHP’nin yüzde 50+1’i yakalama adına proje partilere milletvekili sandalyeleri ve bakan koltukları taahhüdünde bulunması tepkilere yol açıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kimin eli kimin cebinde belli değil. Yüzde 50+1 şartı değişmeli” çıkışını haklı kılıyor. Yapılan eleştirilerde, “Yüzde 50+1 kuralı hilelere, terör örgütleri, yabancı ülkelerle el ele vermeye itiyor. Oyu yüzde 1’e varmayan partilere milletvekili ve bakan koltuğu vaat ediyor. MİT’i dahi pazarlık malzemesi yapıyor. Bu tür ittifakları önlemek için gözden geçirilmesi elzem” deniliyor.

Her parti girse sorun kalmaz

Akit’e konuşan gazeteci-yazar Murat Özer, yüzde 50+1 kuralının ideolojileri farklı partileri pazarlıklara ittiğini belirterek, şunları dile getirdi: “Yeni hükümet sisteminin en temel hususu yüzde 50+1 kaidesi olarak görülüyor. Bu kaidenin birtakım handikapları bulunuyor. Yüzde 50+1 birbirine benzemeyen pek çok yapının bir araya gelmesine imkân tanıdı, tanıyor. Çok tartışılan, tartışılacak bir konu. Bunu değiştirmek de kolay değil. Parlamento aritmetiğine baktığımızda anayasayı yenilemenin kolay olmadığını anlıyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yerine oturdu. Ancak siyasi ahlâka sığmayan pazarlıklar ve ittifaklar ise sorun. Bu seçimlere partilerin tek bir çatı altında girmelerini önlenerek aşılabilir. Mesela bütün partilerin kendi siyasal kimlikleriyle seçime girmeleri sağlanabilir. Ve bu yolla da ‘kirli ittifak’lar engellenebilir.

Terör iltisaklılar kapatılmalı

Hatırlanacağı gibi 2023 seçimlerinde küçük partiler CHP’nin listesinden parlamentoya girdiler. Bu devam edecek gibi görünüyor. Burada en önemli problem terörle iltisaklı partilerin kapatılmamasıdır. ‘Kimin siyaset yapıp yapamayacağı’yla ilgili düzenleme ortada kaldı. HDP’nin CHP’nin hayat verdiği ittifakın parçası olmasından söz ediyoruz. Terör örgütünün siyasi kolu, arka bahçesi olan bu partinin Türkiye’yi yönetmeye talip olmasının önüne geçilmeli. Anayasa Mahkemesi’nin yapısı yenilenmeli. Esas problem bu. Daha temel tedbir alınmalı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi oturmuş durumda. Terörle iltisaklı yapılar men edilirse sorun kalmaz.”

Salt çoğunluk yetmeli

AK Parti 23. Dönem Milletvekili Avukat Hüsnü Tuna da yüzde 50+1 şartının sıkıntılara neden olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Yüzde 50+1 şartı siyasileri etik olmayan davranışlara yöneltiyor. Esasında en çok oyu alan ismin seçilmesi daha demokratik olur. Böylece etik olmayan usullere, yollara tevessül edilmez. Yüzde 50+1’in ülkeye yük getirdiği de ortada. 14-28 Mayıs seçimlerine bakalım. İlk turda en çok oyu alan Sayın Erdoğan, yüzde 50’yi geçememişti. Doğal olarak ikinci tura gidildi, fuzuli harcama yapıldı. Burada ‘En çok oyu alan Cumhurbaşkanı seçilir’ kuralı olsa her şey ilk turda bitecekti. Yani yüzde 50+1 nitelikli çoğunluk olup seçilmeyi güçleştiriyor. Ahlâk dışı görüşmelere ve ittifaklara sebep oluyor.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

2. tur öncesi hile-i şeriyye vardı

14-28 Mayıs seçimlerinde aynı düşünceleri paylaşmayan, mecburen bir araya gelen siyasiler olduğunu gördük. Bu demokratik bir usul değil idi, hile-i şeriyye idi. Hatırlayın pek çok görüşme, pazarlık yapıldı. Dolayısıyla yüzde 50+1’den ötürü muhaliflerce hukukun öngörmediği ve meşru saymadığı yollara tevessül edildi, ediliyor. Ne yazık ki 14-28 Mayıs seçimlerinde ülkeyi bölmeyi amaçlayan terör yapılanmaları ve sözcüleri, darbe girişimlerinde bulunan FETÖ üyeleri, Türkiye’ye ekonomik saldırı planlayan dış odaklar birleşerek Kemal Kılıçdaroğlu’na yüzde 50+1 oy aldırmak için çalışıp çabaladılar. Sayın Erdoğan’ı tehdit eder mahiyette açıklamalar yaptılar. Hâliyle seçimler birdenbire Türkiye düşmanlarıyla hesaplaşmaya döndü. Ezcümle ortak paydaları olmayan örgütler ve siyasetçileri kirli pazarlıklara, ittifaklara sürükleyen yüzde 50+1 kuralının değişmesi gereklilik.”

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

HEP AYNI AYNI

BAK NE DEMIS CB NIZ: 8 Nisan 2017’de şöyle demişti: “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi Türkiye’nin önünde yeni dönem açacaktır. Eğer Türkiye’nin yönetimine sahipseniz, eskisi gibi yüzde 15 oyla başbakanlığa oturma şansınız yok. Milletin yarısından fazlasının gönlüne giremeyen artık iktidara gelme şansı yok. 16 Nisan’dan sonra artık bu işler öyle kolay olmayacak. Ana muhalefetin başındaki böyle bir imkanı elde edemeyeceği, kazanamayacakları için yeni yönetim sistemine karşı çıkıyorlar.” 5 Ekim 2019 tarihinde 50 artı 1 şartının rasgele bir tercih olmadığını söylemişti: “Cumhurbaşkanı seçilmek için yüzde 50 sınırının konulması rasgele bir tercih değildir. Gayet bilinçli ve vazgeçilmez bir kriterdir. Bu tartışmayı bir daha açmamak üzere kapatıyoruz.” 20 Ocak 2021 tarihinde 7. Olağan İl Kongrelerine canlı bağlantıyla katıldığı konuşmasında şöyle demişti: “Milletten demokrasinin kurallarıyla alamadıkları yetkinin, eskiden olduğu gibi gaspla kendilerine takdimini bekleyenler, hiç kusura bakmasınlar, daha çok beklerler. Yakın tarihimizin en köklü yönetim reformunu yaparak, milli iradenin üstünlüğünü tahkim ederek inşallah bu yolu tamamen kapattık. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde milletin yarısından fazlasının desteğini alamayan hiç kimseye artık ülkenin yönetimi teslim edilemez.” Şu da bir gerçek ki Erdoğan bütün bu açıklamaları yaparken bir yandan da kamuoyuna Erdoğan’ın 50 +1 şartından duyduğu rahatsızlık haberleri yansıyordu.

Ahmet Tunç

Durmak yok  .....
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23