• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Yavuz Bahadıroğlu
Yavuz Bahadıroğlu
TÜM YAZILARI

Bu kaçıncı kurultay, bu kaçıncı ‘Yeni CHP’?

17 Ocak 2016
A


Yavuz Bahadıroğlu İletişim: [email protected]

Biliyorsunuz: 4 Ocak 2016 Pazartesi gecesi TRT Türk’te yayınlanan “Ne Oldu, Nasıl Oldu” isimli programım, Hürriyet yazarı Yalçın Bayer’in jurnallemesi sonucu, CHP yönetiminin kulağına gidince, fena halde celâllenmişler...

Beklerdim ki, program boyunca gösterdiğim belgelere ve CHP’nin geçmişine dair söylediklerime itiraz etsinler! “Öyle değil, böyle” diyerek belgelerini ortaya koysunlar. “Camileri satmadık, kiraya vermedik, yıkıma terk etmedik, banka ardiyesi, hatta CHP Merkezi yapmadık, ezanla, Kur’an’la uğraşmadık, din okullarını kapatmadık, din eğitimini yasaklamadık, dini kitapları toplatmadık, ders kitaplarında vahyi inkâr etmedik”...

“Cumhuriyet döneminin ilk partileri olarak ortaya çıkan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (kuruluş tarihi 17 Kasım 1924, kapatılma tarihi 3 Haziran 1925, Genel Başkanı Kâzım Karabekir Paşa), ile bizzat Atatürk’ün emriyle kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası’nı (kuruluş tarihi 12 Ağustos 1930, kapatılma tarihi 18 Aralık 1930, Genel Başkanı Fethi Okyar) biz kapattırmadık”...

“Ekmeği karneye bağlamadık, Atatürk’ün fotoğraflarını paradan-puldan kaldırmadık, milleti sefalette bırakmadık, tam tersine şu şu şu yatırımları yaptık, ülkeyi cennete çevirdik” deyin...

Tabii demediler. Diyemezler, çünkü belgeler ortada: 27 sene müddetle muhalefetsiz ve kesintisiz (birkaç kere de koalisyonlarla) ülkeyi yöneten CHP’nin bu ülkede dikili ağacı yok!..

Bunun yerine TRT’yi basmışlar. Görevlileri itip kakmışlar. Hakaretler yağdırmışlar. Sonra da Genel Müdür’ün odasını işgal edip, “Cami ağzıyla konuşuyorsun, Tayyip Erdoğan ağzı kullanıyorsun” gibisinden suçlamışlar... 

Ağızlarının payını almışlar, başka! Yalnız önemli bir nokta var: Bu münasebetle bir kere daha gördük ki, CHP eskisiyle, yenisiyle hep aynı CHP! Kendinden olmayana tepeden bakar, “Devlet benim, kimse beni eleştiremez” havaları atar, şiddet dili kullanır; bu yüzden de, Türkiye’de gerçekleşen ilk demokratik seçimden (14 Mayıs 1950) bu yana girdiği tüm seçimleri kaybeder...

Genel Başkanını yahut parti yönetimini değiştirmesi, sık sık “olağanüstü kurultay”lar (bu sebepten dolayı CHP’ye “Kurultay Partisi” da denir) toplaması bir işe yaramaz. Çünkü sorun genel başkan ve parti yönetimi sorunu değil, “beslenme sorunu”dur!..

CHP milletten değil, başka güçlerden beslenmeye alışmış! Zaman içinde, milletle aralarında “kan uyuşmazlığı” oluşmuş! 

Her kurultaydan sonra, “Yenilendik” mesajları verilmesine rağmen, bir türlü yenilenemiyor...

Genel Başkan değişiyor, parti yönetimi değişiyor, ama CHP “eski hamam eski tas” görüntüsüne çabucak dönüyor...

Yeni bir “Olağanüstü kurultay” yaptı...

Yine “Değiştik-yenilendik” mesajları verdi.

Bugüne kadar, “olağan”ı ve “olağanüstü”süyle her kurultaya “değişim” sloganıyla girdiğini, “Ortanın Solu”, “Anadolu Solu” gibi sloganlarda varlık aradığını, nihayet “değişim” uğruna “çarşaf açılımı” bile yaptığını, ama hiçbirinin CHP’nin derdine derman olmadığını biliyoruz.

“Başarı için her yol mübah” anlayışıyla yola çıksa da CHP’yi hiçbir yolun başarıya taşımadığını gördük.

Son kurultay da taşımayacak. Çünkü bir türlü değişemiyor. Genlerine işlemiş devletçi mantığı, statükocu yaklaşımı, askerci tavrı, dine mesafeli duruşu, dindara “irticacı”, kaymak tabaka dışında kalan halka tepeden bakışı ve sadece kendine demokrasi isteyen duruşu yerli yerinde kalıyor.

Bu işe, usta-çırak ilişkisi içinde öteden beri CHP’yi tutan “yoldaş” yazarlar bile şaşırıyor, ama yapacak bir şey yok: “CHP’den ne köy oluyor, ne kasaba!”

Her seçim sonrasında CHP’ye mazeret üretmekten ve her kurultay öncesinde: “Bu sefer tamam” havası basmaktan onlar da yorgun düştü...

Geçen kurultaya “Yeni CHP” sloganı eşliğinde girmişlerdi, ondan öncekine de...

Garip, ama bu kurultaya da aynı sloganla girip kurultaydan “Yeni CHP” çığlıklarıyla çıktılar...

Nasıl derin bir eskimedir ki bu, yenile yenile bitmiyor! Bir türlü yenilenemiyor! Bu yüzden de hep yeniliyor! 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23