Çok faydalı bir teşhis bir metin

Osmanlı denen şahıs ne yazdığını sende bilmiyosun anayasının ilk 4 maddesini oku öyle cvp ver boş yapma

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan in da ifade ettiği gibi eğer biz bu İsrail'in nefes borusunu kesip durdurmazsak adam önüne geleni biçecek

Kriz, savaş,deprem hepimizin genlerini bozdu. Değiştik, hepimiz

Allah sonumuzu hayreyleye. Ben yakın gelecekte bir kurtuluş goremiyorim

Bu dünyanın derdi bitmez. Müslümanlar zor sınavdan geciyor

Kahramanmaraş platformu olarak Bugün de şiddet temalı bir çalışma oldu. Olaylara dikkat çekerek yapılması gerekenleri sıralayan ve uyaran hanım kardeşlerimize ve programa destek veren tüm arkadaşlara teşekkür ederiz. Yıl boyu Gazze destek mitingine bekliyoruz

Allahu Teala'nın emirleri ve peygamber efendimizin sünneti seniyesi baş tacı edilseydi bu durumlar başımıza gelmezdi çocuklarımızı Biz yetiştiriyoruz şeytan ve uşakları elimizden alıyor veyl olsun

hepimizin bildiği gibi İslam'ın ilk tebliğ yıllarında ekran diye birşey yoktu..hatta Osmanlı döneminde de yoktu..artık var.. ve sayı olarak Müslümanlar çoğaldı camiler çoğaldı şimdi ilim ehline soruyorum mesela mihrabın üst kısmına bir ekran koymak caiz midir daha açikcasi camiyi yapmışsın alttan ısıtma sistemini yapmışsın koltukta taşınan portatif sandalyeler hazır iyi güzel de fakat sanki bir soruyu sormayı unutmuşsun camiye gelenler arasında işitme engelli insanlar olabilir mi.. onlar da imamın dudak hareketlerini okusun mu deniliyor acaba..gerçi ekran koymak caiz ise buradaki evet cevabı yine unutulmus gözüken o soruyu hatırlamış olmaya yetmez zannediyorum çünkü camilerimizde diyelim ki olanak sözünü duymak ihtimali öyle az ki.. böyle olunca ekranda olanak yazma ihtimali de zayıf.. hatta hoca efendinin tam da bu konudan bahsettiğini düşünelim değerli müslümanlar olan kelimesi uydurmadır bunu kullanmayalım dediğini düşünelim oysa işitme engelli olan kişi o sesi duymaz duymadığı için de hangi dudak hareketi ve hangi ses iptal diye bir soru onun dünyasında yoktur hangi harf iptal sorusu vardır öyleyse o an imam bir tercihte bulunmuş oluyor i harfi yerinde kalsın m de kalsın de kalsın vesaire.. oysa içinde kal hecesini oluşturacak harfler mevcut olan olanak kelimesi gayette bereketli gözüküyor..topragi işaret eden tek hece..

Bugün hepimizin tek bir derdi var o da ailenin toplumsal çözülme ile karşı karşıya olması Allah muhafaza büyütüp yetiştirdiğimiz gençlerimiz evlatlarımız deist oluyor ateizme yöneliyor bunun bir çaresini tezel'den bulmamız gerekiyor yoksa Ortadoğu saran kasırga bize doğru gelecek

peki sayin yazar size göre dünden bugüne küfür cephesinde değişen bir şey var mı onların tabii ki tek amaçları var bu nesli kendilerine benzetmek

Cumhuriyetin ilk yıllarından bu yana bir asimileştirme politikası var sonuçta dinsiz nesil yetiştirme projesi tutarken İsrail'de Ortadoğu'da büyük bir ortadoğu projesini hayata geçirmenin peşinde Amerika'da terör devleti kurmayı planlıyor anlayacağınız dört bir tarafımız terör sarmalı ile kuşatıldı

Bugün ailelerde bir çözülme olduğu ve gençliğin kurtuluşu başka adreslerde aradığı bir gerçek Ama unutmasınlar ki İslam'dan başka Kurtuluş yolu yoktur

Yazının giriş başlangıç bölümü mükemmel ancak bir de ne yapılması gerektiği noktası izaha muhtaç

Şiddet pandemisi gayet yerinde ve güzel bir başlık Çok teşekkürler sayın yazar konuyu da güzel işlemişsiniz

akp güzel şeyler yaptı ama maneviyat diye de bir şey kalmadı tabi tek suçlu akp değil ama cezalar caydırıcı değil, 22 yıl bitti cunta anayasası değişitirilemedi gitti

İSRAİL TERÖR DEVLETİNİN YANINDA YER ALANLARDA TERÖRİSTTİR,HAİNDİR,MAHZUNİ ŞERİFİFN DEDİĞİ GİBİ AMERİKA VE BATI KATİLDİR

ahh ahh, kendi derdimize ne diyelim, Gazze Lübanan ve Suriyeye ne diyelim, sanki kapıda üçüncü dünya savaşı var

üstat güzel konu seçmişsiniz. Türkiyede cezalar caydırıcı olmalı, yapanın yanına kar kalmamalı, çocuklarımızın güvencesi kalmadı

İzlemiyorum ama nezaket aktığını görüyorum

Eski yaşam biçimi niye değişiyor sayın yazar.. Toplum büyük bir şiddet sarmalı içinde debelenip duruyor...Kimse nedenlerine bakmıyor..Adalete güven yerlerde...Ekonomik, psikolojik ve sosyolojik nedenlerini göz ardı ediyoruz bence sayın yazar...Türkiyede şiddet dalgası gittikçe büyüyor ve okullara kadar inmiş...Hırsızlar, dolandırıcılar, magandalar, kara para aklayanlar, kadın ve çocuk tacizcileri, trafik, gıda teröristleri aramızda dolaşıyor...Niye mi, ADALET ÖLMÜŞ DE ondan...

Yazacak çok şey var da yazdımdı geri silindi geri yazmaya edindim. İktidarın ayını diyanet ve milli eğitim Bakanı burda baş suçlu.

Güzel tespitler. Çözüm her uzman el kendi alanı ile ilgili bir çalışma çözüm önerisi sunması gerekir. Sonra da tüm disiplin alanlarına uygun bir toplumsal eğitim enteğre oluşturmak gerek. İşin başarısı için ülkenin tamamı her kesmi görevini yapmalı. Herkes şikayetçi elini taşın altına koyan yok.

Güzel tespitler. Çözüm her uzman el kendi alanı ile ilgili bir çalışma çözüm önerisi sunması gerekir. Sonra da tüm disiplin alanlarına uygun bir toplumsal eğitim enteğre oluşturmak gerek. İşin başarısı için ülkenin tamamı her kesmi görevini yapmalı. Herkes şikayetçi elini taşın altına koyan yok.

Ben Türkiye'den toplumsal çöküşün başladığını düşünmüyorum üç beş sapığın hareketine bakarak böyle düşünmek yanlıştır

Maneviyattan her geçen gün uzaklaşan insan yerini katlediyor rica ederim Bir cezalar da yok nay sekler atatürkçü yasalarlz ancak bu kadar

Yıldıray Oğur güzel söylüyor ama dinlerin insanlar üzerindeki etkisinin bittiği tespitine kesinlikle katılmıyorum bir defa bu milleti ayağa kaldıracak olan yazarım diye ifade ettiğimiz sadece İslam dinidir İslam kanunlariyla ile ilgili merak etme

Daha düne kadar eşlerin birbiriyle güzel geçinir aralarında herhangi bir sorun olursa akıl insanlar araya giren barıştırırdı ne zaman ki polis işin içine girdi kadına söyledikleri esas oldu işte o vakit iş iradesinden çıktı

Sayın yazar sizce Türkiye'de toplumsal çürüme başladı mı başladıysa en çok hangi kesimleri etkiliyor

Şiddet konusu önemli Türkiye'de caydırıcı kanun yok. Adam suç işliyor serbestçe geziyor. Öyle kanun mu olur

Şiddetin her türlü düne karşı olmamız gerek. Haddinden fazla şiddet gayedeki hikmeti yok eder. Allah bizlere acidin

SÖZ BİTTİ Sağlık elden gidince herşey sona erdi Şekerden dolayı gözüm buslandı gitti Bitmez tükenmez bedenin habire derdi Konuşacak söyleyecek artık söz bitti Sağlığın gidince dağılır hepten pazar Güç kuvvet yoksa feriştah olsan ne yazar Azrail artık sana mezarını kazar Konuşacak söyleyecek artık söz bitti Sağlık bize en büyük olan bir sermaye Sağlık yoksada hayat yaşamın hikâye Bedende kalmaz hiç sorumluluk himaye Konuşacak söyleyecek artık söz bitti Sağlık gidincede koşsanda nafile Herşey beden terkeder kafile kafile Sırayla başlar dert keder sıkıntı çile Konuşacak söyleyecek artık söz bitti Organların birbirine geçmez hiç sözü Dağılmış harap olmuş bedeninde özü Kimse söndüremez içinde yanan közü Konuşacak söyleyecek artık söz bitti Ademi diyorki kalmadı hiçte tadım Sağlık gidincede herşey boşmuş anladım Azrail yaklaşıyor bakın adım adım Konuşacak söyleyecek artık söz bitti HALK ŞAİRİ ADEM KENGER SAYGILAR VE SEVGİLER

İYİLİĞİ EMREDEN KÖTÜLÜKTEN NEHYEDENLERE SELÂM OLSUN بِسْــــــــــمِ ﷲِالرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ Allahﷻ Şöyle Buyuruyor; Siz, insanlar için çıkarılmış En hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, Kötülükten men eder ve Allah’a iman edersiniz [Ali-İmran-110

Önümüzde hiç unutmamamız gereken, ama aksine, unutmak için ne lâzımsa yaptığımız büyük bir hakikat var: Ölüm. Bu gafletimizin en büyük devası ise şu hadis-i şeriftir: “Lezzetleri acılaştıran ölümü çok zikrediniz. Bu tavsiyeye kulak tıkamak akıl kârı değil. Zira göz kapamak hiçbir hakikati gizleyememiştir. Ölüme sırt çevirip yarını düşünmekten kaçan insanlar, kabre geri geri gitmekten başka bir şey yapmıyorlar. Akıllılık, ölümü unutmak değil, dünya yolculuğunun ölümle son bulduğunun şuuru içinde, onu imanlı olarak aşmanın yollarını aramaktır. Derdini unutan bir hasta kısa bir süre rahat edebilir. Ama bu gaflet, hastalığın daha da ilerlemesine yol açar. Bu kısa sefanın cefası çok uzun sürer. İmtihanları unutmak, öğrenciye, geçici bir eğlence fırsatı verebilir. Ama bu gafletin neticesi; sıkıntılar, çileler ve ıstıraplar olur. Sermayesini ölçüsüzce harcayan bir tüccar, bir süre aldatıcı bir sefa sürer. Ama bu sefanın sonu iflâsa varır.

Reis diyorki "ABD ve Avrupa ülkeleri akıl ve insanlık yerine ideolojik kaygıları önceleyerek İsrail’in soykırım ve tehcir siyasetine sessiz kalmışlardır. Dahası Gazze soykırımı Müslüman toplumlarını yöneten liderlerin maskesini düşürdüğü gibi, Batı dünyasında da taşları yerinden oynatmaktadır. Uluslararası kamuoyuna yiğitçe bir duruş sergileyen tek lider vardır, o da Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.

"Öldüre öldüre ölen bir israil, Öle öle dirilen bir Filistin görecek dünya Folisin birgün mutlak özgür olacak

Allah cc nün zaman çizelgesine uymamak ölü bir hayattır.Sabah namazınızı kılın ve asla yatmayın. İlk vazife yapıldı;yiyin için neşelenin. İslam, hüzünlü surat değildir.Efendimiz sav "gülümsemek sadakadır"buyuruyor. Allah cc nün emirlerini yerine getirdikten sonra bir müslümanın en neşeli ve pozitif müslüman olması adeta cenneti seyrediyor havasında kendinden emin ve mutlu yaşaması,etrafına enerji saçması gerekiyor. Hüzünlü durmak, göz yaşları dökmek, lezzetli bir şeyi yememek, sütlü muzlu soğuk suyu içmemek gibi vs.Yaklaşımlar doğru değil, insanları sizden(İslamdan) uzaklaştırır.Bir insan Müslüman olmuş ise İslam o kişidir.O sebeple İslamın özünde olmayan,ümmet için maslahatı bulunmayan şeylerin tutuculuğunu yapmak bir fitnedir.Hatta Kur'anı Kerimde bu yönde dua ayeti vardır. رَبَّنَا لَا تَجْعَلْنَا فِتْنَةً لِلَّذ۪ينَ كَفَرُوا وَاغْفِرْ لَنَا رَبَّنَاۚ اِنَّكَ اَنْتَ الْعَز۪يزُ الْحَك۪يمُmümtehine 5 Özetim Müslüman neşeli olmalı,doğa ile iç içe olmalı,erken yatıp erken kalkmalı,paylaşmasını bilmeli;tıpkı Davut as gibi, hani o acıkınca sofraya mutlaka bir fakir ile otururmuştu ya. Allah 'ım candan samimi Müslüman kıl bizi.Hidayetini artır eksiltme.Kalp gözlerimizi açtıkça aç.

Zulmün yerli destekçilerini alenîleştirmek, ifşa etmek, yüksek sesle seslendirmek, zülfiyâre dokunmak nasıl olmalı? Bu da bizim imtihanımız, görevimiz değil mi? Bu işin bizden olanlar ve olmayanlar ayrımı olabilir mi? Görmezden gelmek, çekimser kalmak mesuliyeti kaldırır mı acaba? İçimizde olan zulmün destekçilerine nasıl bir tepki vermeliyiz?

Allah hayırlı olanı versin gungeçmiyor ki şiddet,katliam yaşanmasın. Gazze ve Lübnan'da olanlar cigerimizi yakıyor. Allah onların yardımcısı olsun

Selamün Aleyküm; Hayırlı sabahlar, Rabbim namazlarımızı ve dualarımızı kabul eyle; Her türlü âfâttan emin eyle; Filistinli kardeşlerimize yardım eyle, zaferler ihsan eyle, görünmeyen ordularınla tahkim eyle; Siyonistleri ve destekçilerini Kahhar ismi şerifinle kahretmeye, bizleri me’mur eyle Allah’ım. Amin… ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎ ‎

A‘râf 157. Onlar, ellerindeki Tevrat’ta ve İncil’de yazılı buldukları o elçiye, o ümmî peygambere uyarlar. Peygamber onlara iyiliği emreder ve onları kötülükten meneder; yine onlara temiz şeyleri helâl, pis şeyleri haram kılar. Ağırlıklarını kaldırır, üzerlerindeki zincirleri çözer. O peygambere inanan, onu koruyup destekleyen, ona yardım eden ve onunla birlikte gönderilen nura uyanlar, işte bunlardır kurtuluşa erenler. 158. De ki: “Ey insanlar! Gerçekten ben göklerin ve yerin sahibi olan Allah’ın hepinize gönderdiği elçisiyim. O’ndan başka tanrı yoktur. O hayat verir ve öldürür. Öyleyse Allah’a ve ümmî peygamber olan resulüne -ki o Allah’a ve O’nun sözlerine inanır- iman edin ve ona uyun ki doğru yolu bulasınız.”

Numan kurtulmuşun anayasa konuşması hiçmi canınızı sıkmadı yav Allah aşkına bunadamı sessiz kalacaksınız eeey akit yazarları

Hakikaten de çok zor bir durum. Şiddet şiddeti getiriyor neden böyle oluyor? Kadından ne isteniyor

Dilinize sağlık ne güzel izah etmişsiniz. Çocuklarımıza bile dehlimiz geçmez oldu. Sokaklar güvenilir olmaktan çıktı vesselam