• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Yücel Kaya
Yücel Kaya
TÜM YAZILARI

Ölü deniz parşömenleri Hristiyan ve Yahudileri neden karşı karşıya getirdi?

10 Şubat 2025
A


Yücel Kaya İletişim:

Ölü deniz parşömenleri Hristiyan ve Yahudileri neden karşı karşıya getirdi? 

YÜCEL KAYA

Bir grup Bedevi çoban kaybolan bir keçiyi ararken rastlantı eseri mağaralardan birine girer. Çobanlardan biri olan Muhammed ez-Zib, mağaranın içinde büyük kil çömlekler bulur. Merakla çömleklerin içine baktığında, deri parşömenlere sarılı eski metinlerle karşılaşır.

Bulduğu bu yazıtların dünyayı sarsacak kadar önemli olduğundan haberi bile yoktur. Parşömenlerin değerini tam olarak anlamadığı için bunları önce Bethlehem'deki bir antikacıya satar.

Parşömenler daha sonra Süryani Ortodoks Başpiskoposu Athanasius Yeshue Samuel’in eline geçer.

Arkeologlar olaydan haberdar olunca bölgeye giderek 1947-1956 yılları arasında Kumran çevresinde sistematik kazılar başlatır.

Sonuç olarak, 11 mağarada yaklaşık 900’den fazla metin ve binlerce parşömen parçası bulunur.

Bu 20. Yüzyılın en büyük keşfidir.

PARŞÖMENLERİN ÖNEMİ

MÖ 100 ile MS 70 arası yazıldığı anlaşılan metinlerin İbranice, Aramice ve Yunanca yazılmış olduğu görülür.

Parşömenlerde Tevrat'ın (Tanah) En Eski Kopyaları: Yaratılış, Çıkış, Yeşaya, Mezmurlar gibi kitapların yanı sıra Yeşaya Kitabı'nın tam Kopyası özellikle dikkat çeken metinlerden biridir.

Bu, günümüze kadar ulaşmış en eski tam Tevrat metinleridir.

Bunun yanı sıra günümüzde olmayan Apokrif olduğu öne sürülen kitaplar da vardır. Bizim Hz. İdris olarak, Yunan mitolojisinin de Hermes olarak bildiği ve Tevrat’ta yer almayan Enok kitabı da bulunanlar arasındadır.

Parşömenlerde yer alan bazı metinler, "Doğruluk Öğretmeni" adı verilen bir figürden bahseder. Bu kişi Kur’an da anlatılan Hz. İsa’dır.

Mesih inancı, ahir zaman beklentileri, vaftiz uygulamaları ve günahların bağışlanması gibi kavramlar, Hristiyanlıkla ilişkilendirilen unsurların aslında Kumran cemaati gibi Yahudi mezheplerinde zaten var olduğu ortaya çıkar. Bu bilgiler bu günkü Hristiyanlığın temelini atan Pavlus inancına tamamen ters düşerken Kuran’da anlatılan Hz. İsa’nın getirdiği dinin doğru olduğunu tesciller.

HRİSTİYANLAR TELAŞLANIR

Katolik kilise bu parşömenlerin tamamını ele geçirmek dünyadan saklamak için her türlü yola başvurur ama İsrail parşömenlerden bazılarını Amerika’ya kaçırmıştır.

Kilise Yahudilere baskı yapmaya devam eder ve Hristiyanlıkla ilgili bölümlerin yayınlanmaması için çaba sarf eder. Ancak çabalar fayda vermez Yahudiler kendi kitaplardaki çelişkileri saklarken parşömenlerin Hristiyanları ilgilendiren bölümlerini İngilizceye çevirip yayınlar. İşte o zaman olacak olan olur.

HRİSTİYAN DÜNYASI SARSILIR

Parşömenlerde yer alan bazı metinler, "Doğruluk Öğretmeni" adı verilen bir figürden bahseder. Bu kişinin hayatı, öğretileri ve çektiği acılar, bazı yönlerden İsa'nın yaşam öyküsüne benzerlik gösterir.

Mesih inancı, ahir zaman beklentileri, vaftiz uygulamaları ve günahların bağışlanması gibi kavramlar, Hristiyanlıkla ilişkilendirilen unsurların aslında Kumran cemaati gibi (Esseniler) Yahudi mezheplerinde zaten var olduğunu gösterir. Bu durum, İsa’nın öğretilerinin ne kadar “benzersiz” olduğu sorusunu gündeme getirir.

Parşömenler, erken Hristiyanlık ile Yahudi mezhepleri arasındaki sıkı bağlantıları açığa çıkarmıştır. Bu durum, bazı Hristiyan çevrelerde Hristiyanlığın tamamen bağımsız ve ilahi kökenli olduğu fikrini sorgulatır.

Özellikle Havarilerin öğretileriyle Kumran yazıları arasındaki paralellikler, İncil’in orijinalliği üzerine tartışmalara neden olur.

Hristiyanlık için kutsal olan bazı metinlerin aslında daha önceki Yahudi geleneğinden türediği gerçeği, Hristiyanlar için rahatsız edici olur.

TANRI VE MESİH ALGISI

Parşömenlerde yer alan metinlerde iki Mesih figürü (biri kral, diğeri rahip) anlayışına rastlanır. Bu, Hristiyanlıktaki tek Mesih anlayışından farklıdır ve Mesih kavramının tarihsel çeşitliliğini gösterir.

İsa’nın ilahi doğası ve benzersizliği üzerine kurulu Hristiyan inancının bu metinlerle yeniden değerlendirilmesi, bazı teolojik hassasiyetleri tetikler.

Ölü Deniz Parşömenleri, doğrudan Hristiyan inancına karşı bir saldırı niteliği taşımasa da, erken Hristiyanlık tarihi, kutsal metinlerin gelişimi ve İsa'nın öğretisinin kökenleri hakkında yeni sorular ortaya çıkarmıştır.

Geza Vermes’in “Ölü Deniz parşömenleri kitabında parşömenler yayınlandıktan sonra Vatikan’ın tamamen karıştığını ve bazı kardinallerin Hristiyanlıktan ayrıldığını yazar.

HRİSTİYANLARDAN KARŞI ATAK

Ölü Deniz Parşömenlerinin yayınlanmasından büyük yara alan Vatikan, Yahudilerden intikam almak için karşı bir hamle yapar.

Ünlü oyuncu Mel Gibson’ın yönettiği ve yapımcılığını üstlendiği "The Passion of the Christ" (İsa'nın Çilesi, 2004) filmini hatırlarsınız.

İsa Mesih’in çarmıha gerilmeden önceki son 12 saatini dramatize eden bu film, Yahudilerin ne kadar acımasız olduğunu anlatmak amacı ile Vatikan tarafından finanse edilerek Ölü deniz parşömenlerinin intikamını almak için çekilir.

Film, gösterime girdiği dönemde hem sanatsal başarısı hem de tartışmalı dini ve politik yansımaları ile büyük yankı uyandırır. Özellikle bazı Yahudi gruplar ve insan hakları savunucuları, filmin Yahudi karşıtı (antisemitik) temalar taşıdığı iddiasında bulunarak karşı saldırıya geçerler.

Filmde, İsa’nın çarmıha gerilmesinde sorumlu olarak gösterilen Yahudi din adamları ve kalabalık halk kitlesi oldukça acımasız, sert ve zalim bir şekilde tasvir edilir.

Özellikle Sanhedrin üyeleri (Yahudi Yüksek Konseyi) ve Kudüs halkı, İsa’ya yönelik düşmanlıkla resmedilirken, Roma valisi Pontius Pilatus daha anlayışlı ve hatta neredeyse İsa’ya sempati duyan bir figür olarak sunulur.

HRİSTİYANLAR MI YAHUDİLER Mİ HAKLI?

Ölü Deniz Parşömenlerindeki bilgiler iki dinin mensuplarını bir hayli hırpalamış, çıkan bu çatışmada Hristiyanlık ta Yahudilik te büyük yara almıştır.

SONUÇ OLARAK

Yahudilerin parşömenleri İngilizceye çevirip yayınlayarak bu günkü Hristiyanlığın değiştirildiğini, Tek tanrı inancının yerine Teslis inancının getirildiğinin açığa çıkartılması doğru bir harekettir. Yahudiler haklıdır çünkü Hristiyanlık gerçekten de değiştirilmiştir.

Vatikan’ın “İsa’nın Çilesi” isimli filmi Mel Gibson’a yaptırması, Yahudileri acımasız ve vahşi göstermesi de doğru bir harekettir. Hristiyanlar haklıdır çünkü Yahudiler gerçekten de acımasız ve vahşidirler.

PEKİ YA MÜSLÜMANLAR?

Müslümanlar, Hristiyanlar ve Yahudilerin inancını yerle bir eden “Ölü Deniz parşömenleri” için ne yapmışlardır?

Hristiyanlığın ve Yahudiliğin kutsal kitaplarının bize tahrif edildiğini anlatan yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’i destekleyen bu parşömenler için bir adım atılmış mıdır?

Belki de çoğu Müslümanlar “Ölü Deniz Parşömenleri” hakkındaki bilgiyi şimdi yeni öğreniyor. Maalesef!

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Âdil Şahid

Barnabas incili hep gündemde lakin bu parşömenler de dikkat çekici..Teslisden evvel tek ilaha inanmışlar imiş.

Zaman ihtiyarladıkça

Kuran gençleşiyor.. ne mutlu müslümanım diyene
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23