• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Muharrem Güneş
Muharrem Güneş
TÜM YAZILARI

Suriye savaşıyla azalan ABD etkisi

26 Temmuz 2018
A


Muharrem Güneş İletişim: [email protected]

Temmuz ayının başlarında Suriye rejimi, İran ve Rusya’nın desteğiyle muhalifler açısından 2011’de ilk ayaklanmanın başladığı kent olması hasebiyle sembolik bir değeri olan güneydeki Dera kentine bayrağını dikerek zaferini ilan etti. Halep’in düşüşünden sonra Dera’nın da rejimin kontrolüne geçmesiyle birlikte muhaliflerin elinde kala kala bir İdlib kaldı.

İşin hazin tarafı ilk yıllarda düşmesi an meselesi olan Beşşar Esed rejimi İran, Hizbullah, Şii milisler ve Rusya’nın devreye girmesiyle son süreçte Suriye’de zaferini ilan etme noktasına geldi.

Öyle ki ilk günlerde bir grup gencin duvarlara “Halk rejimin düşmesini istiyor” yazıları yazmasıyla başlayan gerek siyasi analistlerden, karar alıcı devlet başkanlarından, stratejistlerden krizin gerçek anlamda bu noktaya gelebileceğine dair ciddi bir okuma ve öngörü duyulmadı. Herkes kolayca rejim değişikliğinin yaşandığı Tunus ve Mısır örneği üzerinden meseleyi tahlil etmeye çalışıyordu.

ABD menşeli Foreign Policy dergisi yazarlarından Steven A. Cook bölgeyi tümüyle, hatta Avrupa’yı birçok boyutuyla etkileyen bu çekişmenin iki büyük tarafı olan ABD ve Rusya’yı karşılaştırarak hangi tarafın kazançlı olduğuna dikkat çeken makalesinde Suriye’deki savaşta sona yaklaşıldığı bir süreçte, yeni Ortadoğu’da ABD’nin gerçek amacı ve yeri hakkında düşünmeye dikkat çekiyor.

Zira birçok kimse Obama’yı Suriye konusunda pasif davranmakla suçlayıp daha fazla karışıklığın baş müsebbibi olarak değerlendiriyordu. Ancak Trump’ın da Obama’dan farklı bir siyaset izlemediği süreç içinde açığa çıkmış oldu. Obama, Suriye’nin kontrolünü Rusya’ya terk ettiklerini açıktan söylemese de Trump bunu pek de gizleme ihtiyacı hissetmiyor. 

ABD’nin başından beri siyaseti, bölgeyi daha fazla nasıl istikrarsız bir hale getirebilme çabasıydı. Bunun için birbirine düşman aşırı uçların müdahil olmasına olanak ve ortam sağladı. İran’ın etkisini artırma ve silahlı terör gruplarının belli bölgelerde ve sınırda konuşlanmasını göz ardı etme bu planın bir parçasıydı.

Şimdilerde ABD Suriye’den çekilmeyi tartışıyor. Bu konuda da net bir kararının olmadığı anlaşılıyor. Çekilme isteğinin arkasındaki en önemli etkenin Washington’un Ortadoğu’daki pozisyonu için kayda değer bir maliyete dönüşmesi ve buna karşılık Suriye’deki rolündeki düşüş nedeniyle azalan etkisiyle istediğini tam olarak elde edememe sorunudur.

Yazara göre; ABD Irak’ta yaşadıklarını tekrarlamak istemiyor, fakat Suriye konusunda bıraktığı boşluğu şimdilerde Rusya cephesi doldurmuş durumda. Rusya Orta Doğu’ya daha iyi ve daha verimli bir ortak olarak kendini sunmayı başardı.

Ayrıca diktatör rejimler açısında sırtını güçlü bir lidere ve kendini terk etmeyecek bir güce dayaması gayet önemli bir konudur. ABD 30 yıl yatırım yaptığı Hüsnü Mübarek’e protestolar karşısında koltuğunu bırakma çağrısı yaparken, Putin 40 yıllık müttefiki Esad ailesini teslim olmamaya çağırdığı gibi devrilmemesi için her türlü imkânı sağladı. 

Mısır rejimi, Suudiler, Birleşik Arap Emirlikleri, İsrail ve diğerleri Esad’ı pek sevmeyebilirler, ancak Rusya’nın Suriye diktatörünün düşmesini engellemeye yönelik güçlü tepkileri kendileri açısında gayet etkileyici oldu.

Suriye, Rusya’nın yakaladığı bu fırsatla kendisini küresel bir güç olarak yeniden tanımlaması için odak noktası ve temel stratejisi haline geldi. 

İsrail, ABD ile birlikte önemli bir aktör olması hasebiyle sürekli Putin’le görüşmekte, Türkiye ve Körfez ülkeleri hâlâ liderlik için Washington’a baksalar da aynı zamanda çıkarlarını güvence altına almak için Kremlin’le görüşmeye, yardım istemeye ve alternatif anlaşmalar yapmaya başladılar.

Yazar Cook; Suriye savaşı sonunda oluşan yeni denklem ile böylece, ABD’nin Orta Doğu’da oyunun kurallarını kendisinin belirlediği daha az maliyetli bir Amerikan etkisi döneminin sona erdiğinin ve bölgede yeni güçlü aktörün Rusya olacağının altını çiziyor.

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23