• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Muhammet Kutlu
Muhammet Kutlu
TÜM YAZILARI

Ya İstanbulluların kişisel verileri yabancıların eline geçtiyse…

01 Mayıs 2025
A


Muhammet Kutlu İletişim:

Ya İstanbulluların kişisel verileri yabancıların eline geçtiyse…

Muhammet Kutlu

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçlarından başlatılan soruşturma sürüyor.

İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında ikinci dalga operasyonda da 3 ilde düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 52 şüpheliden 18'i tutuklandı. İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa ve Murat Ongun’un eşi Gözdem Ongun dahil 4 şüpheliye ev hapsi verildi. 

Kamuoyunun soruşturmaya ilişkin bildikleri, gizlilik kararı alınana kadar medyanın ulaşabildiği bazı belge ve ifadelerle sınırlı. 

CHP cenahı, İmamoğlu ve yakın mesai içinde bulunduğu şüphelilerin tutuklanmasını adeta şova çevirirken, bu gizlilik kararından da sonuna kadar yararlanıyor. 

Benim şahsi kanaatim, dosyadaki gizlilik kararı kalktıktan sonra ortaya çıkacak belge ve bilgilerle taşların yerine oturmaya başlayacağı yönünde. 

Ben, şu ana kadar medyaya yansıyan, ancak önemi henüz yeterince kavranamamış olan “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” suçlamasına ilişkin düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. 

Bilindiği gibi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması dosyasına, gözaltındaki şüpheliler Murat Ongun ve Serdal Taşkın arasındaki İstanbulluların kişisel verilerinin ele geçirilmesine ilişkin konuşma kayıtları da girmişti. 

Soruşturma dosyasına giren ses kaydında, gözaltındaki şüpheliler İBB Başkan Danışmanı ve İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun ve Kültür A.Ş. Eski Genel Müdürü Serdal Taşkın arasındaki konuşmada, Ongun'un sahibi olduğu “Reklam İstanbul” firması aracılığıyla İstanbul'da yaşayan vatandaşların kişisel verilerinin ele geçirildiği bilgileri yer alıyor. 

Ongun'un ses kaydında, “Ben İstanbul'u bileyim, bunun bana ticari bir geliri olmayabilir. Kullanmayayım, açmayayım kimseye. Ben kendi içimde kullanayım. Finansal olarak değil de öbür anlamda olabilir, o da bir yatırımdır. Ben DMP'yi (Veri yönetimi platformu) yalnızca müşteriye mal satmak anlamında değil. İki anlamda da istedim” ifadelerini kullandığı görülüyor. 

Taşkın'ın DMP ile ilgili konuşmasının ardından Ongun, “Şimdi biz ticari bir iş yapmak için girmedik bu işe. Biz bu işe bir siyasal mesele olarak girdik. Sonuçta yürüyen bir sistem var yani ve bunun da bir para kazanması lazım” ifadelerini kullanıyor.

Ses kaydının sonunda Taşkın'ın, “Google yüzde 32 komisyon alıyor. Biz global ajansla yüzde 10'luk bir anlaşma yaptık. O bile o düzeyde değil. Biz şu anda global anlamda en güzel ticari anlaşma yaptık. Ya benim korkum ne biliyor musun? Şimdi bir bankada biz yaşadık. Bankaya DMP kurduk. BDDK, DMP aldığını duyunca geldiler falan bayağı bir görüşmeler falan. Bir şekilde BDDK hiçbir şey de anlamadığı için bir şekilde medya diye yutturduk geçti. Ama BDDK bir anda şey oldu. Bu kişisel veriler şey oldu. Az daha bankaya 50-60 milyon ceza verecekti” dediği dikkat çekiyor. 

Öte yandan soruşturma dosyasına, firari şüpheli Emrah Bağdatlı'nın, İstanbul'da yaşayan vatandaşların kişisel verilerini ele geçirdiği, İBB'de de bu verilerin kullanıldığı iddiasının girdiği biliniyor. 

Konuya ilişkin görüşünü aldığımız uzmanlar, İngiliz bir firmanın DMP yazılımının kullanıldığı operasyonda, İsrail’e yakın uluslararası bilişim şirketleri ile temasta olunduğunun anlaşıldığına dikkat çekerek, İBB’de kurulduğu savcılıkça belirtilen İmamoğlu Suç Örgütü’nün (İSÖ), içinde askeri, emniyet, istihbarat, kritik savunma sanayi çalışanlarının da bulunduğu İstanbullulara ilişkin ev, iş yeri adresleri, kişisel ilgi alanları, gittikleri yerleri gösteren tüm verileri yabancılara vermelerinin ülkemiz için çok ama çok ciddi güvenlik zafiyetine neden olacağına dikkat çekiyorlar. 

İşte işin en can alıcı noktası bu. Eğer bu bilgiler yabancıların eline geçtiyse, olacakları düşünmek bile istemiyorum. 

Bu veriler, bir kişinin günlük rotasını ve rutinini bütün ayrıntılarıyla gözler önüne seriyor. Yabancı istihbarat örgütleri eğer bu verileri ele geçirmişse, rahatlıkla kritik kurumlarda çalışanlara suikastlar düzenleyebilir, özel hayatına ilişkin zaaflarını kullanarak onları devşirip istedikleri gibi kullanabilir. 

Böyle bir şey olduysa, düşmanların ülkemizin en önemli ve en kalabalık şehrini, insanlarıyla birlikte avucunun içine alması kaçınılmaz. 

Halkın bir kesimi İmamoğlu ve adamlarının götürdüğü iddia edilen milyarları mesele etmiyorsa da ülkemizin ve vatandaşlarımızın en mahrem bilgilerinin yabancı devletlerin eline geçmiş olabileceği ihtimali bile herkesin dehşete kapılmasına yeter de artar bile. 

Dua edelim, bunu da yapmamış olsunlar.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Geriden takip

Memleketin tüm bilgileri yanılmıyorsam birkaç kez ifşa oldu zaten. 

Bedri

Böyle bir olasılık var maalesef,pandeminin yani covid 19 hastalığının yaşandığı yıllarda ben Alo 153'ü arayıp kişisel bilgilerimi paylaştım!Benim gibi binlerce onbinlerce yüzbinlerce istanbullu aradı,arama sebebine gelince sebebini şimdi hatırlamıyorum ama bu zorunluydu!Yani sen endişelerinde haklısın abi hazır ekrem teröristi içerdeyken savcılarımız bunun hesabını sorsun ona!
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23