Ecnebi Fesadı
Batı emperyalizminin demokrasi diktası fesat çıkarmaktan başka nedir?
“Onlara: Yeryüzünde fesat çıkarmayın, denildiği zaman, «Biz ancak ıslah edicileriz» derler.
Şunu bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir, lâkin anlamazlar.”
Bakara 12-13
Batı Suriye’de ne istiyor? ABD, Vietnam’a komünizmin yayılmasının önüne geçmek için yaptığı müdahale ile aynı temelli bir yaklaşım ile mi Suriye’ye bakıyor? Amaç insanlık hakları, demokrasi ve özgürlük mü?
Mısır’da darbe olduğunda, insanlık hakları, meşruiyet ve özgürlükler çiğnenirken demokrasi hayranı batı ne yaptı? Mısırlı insanların sokaklarda hak arayışlarını neden görmediler? Darbe sonrasında azılı demokrasi savunucusu ABD Mısır’a maddi yardımda bulunmadı mı? Darbeci Sisi’yi Avrupa kırmızı halılarda karşılamadı mı?
ABD Irak’la savaşırken, tüm dünyanın gözünün içine bakarak yalan söyledi. ABD’nin kimyasal silah bahanesi yalandı, peki gerçek neydi? Irak’a demokrasi getirmek miydi?
İnsan haklarından kesin olarak taviz vermeyen batı, sözde Kürtlerin haklarını savunuyor. Daha dün Suriye rejimi altında yaşayan Kürtler kimlik dahi alamaz, devletin olanaklarından yararlanamaz ve insan yerine dahi konulmazken batı neredeydi?
ABD binlerce tır silah ve mühimmatı, Suriye’ye adalet ve demokrasi getirmek için mi teröristlere verdi?
ABD’nin İncirlik üssüne kayıtlı olan silahlar neden PKK’nın yuvalandığı mağaralardan çıktı? Bu silahlar nereye hukuk getirmek için PKK’ya verildi?
Zihinler bu sorulara cevap ararken Etyen Mahçupyan’ın yazısından direkt alıntı yapıyorum.
“…Batı dünyasında Türkiye’nin bir hukuk devleti olmadığı, Suriye siyasetinin ise tamamen Kürt odaklı olduğu kanaatinin yerleştiğini görüyoruz.
***
Kürt meselesinin temelde tarihsel geçmişten bugüne bir demokrasi konusu olduğunu düşünürsek,…”
Şaşkınlığın, şaşırmışlığın ötesinde, zihinlerin “paralel” bir evrene kitlendiğini ve oraya adeta hapis olduğunu görüyoruz. Bu satırlar, fitne ateşini harlamaktan başka nedir?
Etyen Mahçupyan’ın Suriye ve Kürt meselesine bu açıdan yaklaşması, Batının bize yönelik ithamlarını güçlendirmekten, bizi uluslararası alanda zor durumda bırakmaktan başka ne işe yarar?
ABD ve Batı sadece sonuçları kendilerine çıkar sağlayacaksa demokrasiyi savunur. Eğer bir yerde demokrasi kar getirmeyecekse, yalan söyler, huzursuzluk ve savaş çıkartır. Birbirine düşman iki gruba gizliden silah satar, sonra kenara çekilip çatışmalarını izler. Kaos çıkartır. Sonuçta akan kanda yıkanır da gene de yitip giden yaşamları, çiğnenen insan haklarını görmez.
Çünkü ABD ve Batının önceliği kendi çıkarıdır, demokrasi, insan hakları, adalet ve hukuk gibi değerler sadece kendi çıkarlarına hizmet ediyorsamakbuldür.
Eğer muasır medeniyetlerin seviyesi bu ise, ben neden kendi çıkarlarımı düşünmeyecekmişim?
Eğer batının sözde savunduğu değerler, benim ülke bütünlüğüme ve bağımsızlığıma tehdit oluşturuyorsa neden batı ile aynı cephede olayım?
ABD ve batınındünya üzerinde çıkardığı fesada neden ortak olayım?
Bebek, Çocuk, Genç ve İnsan İstismarı! Yaşamların ve Bedenlerin İstismarı!
Konu biliniyor, yakın zamanda gündeme gelen bebek istismarı. Kim yapıyor, neden ve nasıl yapılıyor, hangi vicdan ile yapılıyor açıklayamayız! Yapılan bu vahşet, kelimelerin tanımlamaya aciz kaldığı bir durum. Cezası ne olmalı?
Asalım mı? Asmakla olmaz, öyle bir ceza vermek gerekir ki bu vahşeti gerçekleştirenler, binlerce kez ölmeyi yeğlesinler.
Kısırlaştıralım mı? Kısırlaştırmak yetmez, öyle bir ceza vermeli ki, insanlığa bu ihaneti yapanlar insan yaratılmamış olmayı, yok olmayı yeğlesinler.
Toplumdan tecrit edelim mi? Yetmez, öyle bir cezası olmalı ki, böyle bir pisliği düşünenler bile, cezası akıllarına geldiğinde acıdan ve korkudan titremeli.
Tartışmasız bir şekilde öyle bir ceza vermeliyiz ki böyle bir acı topraklarımızda yaşanmasın.
Bu vahşete tepki gösterirken, toplumun hassasiyeti bebeklerin ve çocukların istismarına karşı bu denli yüksekken, istismarın her türlüsünü lanetlemeyelim mi? Onlar konuşulmasın mı, tartışılmasın mı?
Kendi bedenlerini reklamlarda çırılçıplak şekilde sergileyerek para için istismar edenleri yazmayalım mı? Kadını ve kadının bedenini sahip olduğu para ve güç ile kullananlara karşı aynı hassasiyet ile tepkimizi göstermeyelim mi? Otomobil fuarlarında, çamaşır reklamlarında, ürün tanıtımlarında sadece satılacak ürün dikkat çeksin diye kadını her gün istismar edenleri konuşmayalım mı? Bunlara karşı bir yaptırım uygulanmasın mı?
Bebekteki can, gençlerdeki ve yetişkinlerdeki de can değil mi?
Kadını ve kadın bedenini maddeleştirerek, toplumun şehvetini yönlendirip kar elde etmede bir araç olarak kullananlar, masum mu?Kadınlarımızı kullanarak toplumumuzu çürütmeye çalışan ahlaksızlar, onursuzlar, paraya tapan insanlık katilleri cinsiyeti istismar etmiyor mu?