Yepyeni bir Diyanet İşleri Başkanı
Yepyeni bir Diyanet İşleri Başkanı
İDRİS GÜNAYDIN
Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Ali Erbaş, 8 yılını doldurarak görevinden ayrıldı. Yerine İstanbul Müftüsü Prof. Safi Arpaguş atandı. Hayırlı olsun. Ali Erbaş’ı da şu ayetle uğurlayalım: “Ve gul rabbi edhılni müdhale sıdgin ve ehrıcni muhrace sıdgın vecalli min ledünke sultanen nasiira: Deki rabbim beni gireceğim yere her işe girerken doğruluk ve içtenlik üzere girmemi, bitireceğim her işten de doğruluk ve içtenlik göstererek çıkmamı sağla. Bana katından yardımcı bir güç ver.”
Tarihe şöyle bir göz atacak olursak şunu görürüz: Kanuni Sultan Süleyman dönemi, Osmanlının en güçlü olduğu dönemdir. Mimar Sinan ki; efsanedir; o dönemde yetişmiştir. Ebussuûd ki efsanedir; Kanuni döneminde iş başına gelmiştir. Barbaros Hayreddin ki efsanedir; Yavuz zamanında da yaşadıysa da Kanuni zamanında ünlenmiş ve meşhur Preveze Deniz Savaşı Kanuni döneminde olmuştur.
Sokullu Mehmet Paşa gibi Sadrazam o dönemde yetişmiştir.
Prof Ali Erbaş, Recep Tayyip Erdoğan döneminin DİB başkanlarındandır. Onun için Diyanet camiasında ve dini hizmetler sahasında devrim niteliğinde işler yapmıştır. Tabii güçlü iktidar, güçlü lider ve güçlü bürokrat. Dikkat ederseniz güçlü MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve İbrahim Kalın da bu zamanın bürokratlarıdır. Güçlü kuvvet komutanları da öyle… Güçlü liderler, bürokratına da güç verir.
Ali Erbaş’ın şu yaptığı iki şey, diğer tüm yaptıklarına bedeldir: 4-6 yaş grubu çocuklara kreş açmak, hutbelere yeni bir soluk getirmek…
Yeni DİB başkanı Safi Arpaguş’tan da birkaç beklentim olacak.
l Her caminin yanına çocuklara eğlenmek için imkânlar ve alanlar ölçüsünde salıncak, kaydırak vs. koymak. Ama sadece şehirde değil, en ücra köyde de bunu sağlamak.
l Her caminin yakınına; olmazsa bir yer satın alınarak oraya ücretsiz bilardo masası, dart, benzeri eğlence aletleri koymak. Bu da gençler için.
Yedi yıl Almanya’da bulundum. Almanya’daki Müslümanlar bu konuyu çözmüş. Hiç namazla, abdestle ilgisi olmayan gençler oraya geliyor ve oyun oynuyor. Bir süre sonra o genç, derneğin gençlik koluna giriyor, bilahare de dernek yönetiminde görev alıyor.
Genci kazanmanın yolları ne ise ona yönelmelidir.
l Yeni başkana tavsiyem: bundan önce bir proje başlatıldı fakat söndü: Her imam, on genç ile ilgilenecekti. Ben o projenin çok iyi düşünüldüğüne inanıyorum. Sönmesinin sebebi aksaklıkların gözden geçirilmemesidir. O proje mutlaka hayata geçirilmelidir fakat şöyle: Her genç veya çocuk aynı zamanda öğrenci olacağına göre her imam on öğrenci bulacak, aynı zamanda o on gence, hayırseverleri ikna ederek burs bulacak ve burs verecek. O gençlerle haftalık zoom üzerinden yarım saati geçmeyecek dersler yapacak ve ayda bir toplanacak. Böylece o gençleri kazanmış olacak.
l Yeni başkan mutlaka bir sayıştay yapmalı, bu sayıştay gerekirse İlahiyatlarla birlikte yapılmalı, üç gün sürmeli, en aykırı ve radikal düşünceye sahip olanlar da davet edilmeli. Burada Kur’an, Sünnet, Muaviye, Hz. Ali, Kerbela konuları, bazı hadis olduğu iddia edilip toplumu irite eden söylemler, bazı hoca namlı kişilerin söylediği İslam Kelam ve Akaidine aykırı gelen söylemler mutlaka masaya yatırılmalıdır. Siz de onları sabırla dinlemelisiniz.
Sayın başkan! Teravih Namazlarında camiler boşalıyor. Türkiye’de nüfus artarken camiler boşalıyor. Cuma namazında ise doluyor. Bunları düşünmeniz gerekir. Bunlara bir çözüm bulmanız gerekir. Çoğu ilahiyatçı veya İHL’li tanıdığım, Teravih Namazı sekiz rekât deyip evinde veya cami dışında bir mekânda kılmaktadır. Bunları görmezden ve duymazdan gelemezsiniz.
Sayın Ali Erbaş, Diyanet’te hizmetin çıtasını yükseltti. Orada bundan sonra görev yapmak daha fazla başarılı olmayı gerektirir.
Elbet, Türkiye’de kendisi cami cemaati olmayan bir grup, Ali Erbaş’ı çok tenkit ettiler. Hatta onların suyuna kapılıp tenkit eden bizim camiadan da insanlar oldu.
Hâlbuki Diyanetin bundan sonraki tarihi, Ali Erbaş’tan önce Ali Erbaş’tan sonra diye zikredilecektir.
Türkiye’nin daha fazla dindarlaşmaya ihtiyacı var. Dindar insanların ülkeyi nereye getirdikleri gözüküyor. Sarhoşlar ülkeyi meyhaneye çevirirlerken ayıklar kâşanelere boyuyorlar. Vesselam.