• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
İdris Günaydın
İdris Günaydın
TÜM YAZILARI

Bu haftaki hutbe ne demek istedi?

20 Ekim 2025
A


İdris Günaydın İletişim: [email protected]

Bu haftaki hutbene demek istedi?

İDRİS GÜNAYDIN

Diyanet İşleri Başkanı gelir, Diyanet İşleri Başkanı gider; lakin kim iz bırakır? Kim ki bir yenilik, farklılık getirmiş ise o iz bırakır.

Bundan önceki başkan, şu konularda taviz vermedi. Yeni farklı hutbe okutarak farklılığını ortaya koydu. Hutbeler ilgi çekti. Cemaat öbür hafta ne okunacak sorusunu sordu. Bu bir yenileşme idi. 4-6 yaş kursları açıldı. Müsait olan camiler şenlendi. 

Gayet yerinde bir karardı. Hutbelerde Kemalistlerin dayattığı niçin “Atatürk” geçmiyor ısrarına rağmen, Atatürk’ün bizzat kendi sözünü afişe ederek direndi. Bu da omurgalı bir başkan olduğunun tam boy resmidir.

Lakin iki konuya el atmadı veya atamadı. Birincisi kadınların da Cuma Namazına devam etmeleri konusunu ele almadı. Hâlbuki Kur’an-ı Kerim’de çok açık ve beliğ şekilde “Ya eyyühellezine amenu” denilmekte. Oradaki amenu ifadesinin diğer amenulardan farkı yok. Ey iman eden kadınlar ve erkekler demek. Lakin böyle iken kadınlar cumaya gitmiyor. Kur’an okumanın ölüye bağışlanması hususunda bir kaynak yok iken, Teravih Namazı kılmanın kadın ve erkeğe farziyeti konusunda ayet veya hadis yok iken, Ramazan gelince vaizler o konuyu kaç gece işlerler, lakin Cuma namazı kılmak kadına ve erkeğe farz iken bir cümle bile etmiyorlar.


Bu haftaki hutbede şöyle bir cümle geçti. “Hz. Peygamberin sünnetini anlamadan Kur’an’ı anlayamayız”  Neden Kur’an anlaşılmaz anlamak mümkün değil. Bazı ayetler dense daha şık olmaz mıydı? Ayrıca peygamberimiz devrinde kadınlar cumaya giderdi. Şimdi de o cuma ayeti yerinde duruyor, nesh edilmedi. Niçin kadınlar bundan mahrum bırakılıyor? 


Hani Mecelle’nin kuralı vardı: “Mani zail olunca memnu avdet eder”.

 Kadının gençliğinde olması mümkün olan engelleri olabilir. Hamiledir, küçük çocuğu vardır, evi ve çevresini bekleyecektir, kırsalda yalnızdır veya cami uzaktır; gelmeyebilir. Lakin bu illetler ortadan kalkmışsa, mani zail olmuşsa kadının cumaya gitmesini engelleyen amil yani memnu neden avdet etmiyor?


Bu tüm DİB başkanlarının vebalidir.  Bu yanlış derhal giderilmelidir. Yeni başkan bakalım sesimizi duyabilecek mi ve Ali Beyin dik ve onurlu durduğu konularda dik durabilecek mi?

Hem hutbede “Hz. Peygamberin sünnetini anlamadan Kur’an’ı anlayamazsınız” diyeceksiniz hem de hakkında yasaklayıcı bir hüküm olmadığı halde, hem de peygamberimizin devrinde sahabiye annelerimiz cumaya gidebildikleri halde, hem de hakkında Cuma Suresi /9. Ayette gözlerimizin içine baka baka Allah’ın ayeti olduğu halde kadınlar cumadan uzak tutulacak. Ramazanda Teravihe bir sel gibi akıp gelen kadınların yollarını kesen kim? 


Daha önce de yazdım: “Kadınlar vaaz ve hutbe dinlemeyince kadınların hocası yine kadınlar oluyor ve hurafe şeylerle kafaları doluyor”. Kadınlarımız mutlaka camiye, cumaya gitmelidirler.


Bir konu daha var: Cenaze olduğunda, bir kısım hanım da cenaze namazının kılınacağı yere geliyor, lakin namaza iştirak etmiyor. Söylenmiyor ki böyle konular. Vaizler fastankarani şeyler anlatıyor. Bunun vebali az mıdır?

Bilinen ve uygulanan şeyler için bir başkana gerek yok. Eğer iziniz olacaksa farkınız olmalı. Millet dininden vaz geçmiş değil.

Bir konuya da değinmeden edemeyeceğim: Önümde kıymetli arkadaşım ve Akit Gazetesi usta yazarlarından Yaşar Değirmencinin “ Hayat rehberi Peygamberimiz” kitabı var. Ne yalan söyleyeyim, ben bu kitabı üç kez okudum, yine okuyorum. Kitabı merak edenler okuyunca görürler. Bir yerinde şöyle bir olay anlatılıyor.  «Bir kere peygamberimiz abdest alırken arkadaşları O’nun kullandığı ve döktüğü suyu toplamak istemişlerdi.  Peygamberimiz ne için böyle yaptıklarını sorduğu zaman bunun sırf kendisine karşı hissettikleri  bağlılığın eseri olduğunu söylemişlerdi. Peygamberimiz onlara şöyle buyurdu: “İçinizde herhangi bir kimse Allah ile peygamberi sevmenin zevkini duymak istiyorsa  konuştuğunda doğru sözlü olsun. Kendisine emanet edildiğinde emanete ihanet etmesin. Başkalarıyla komşuluk ettiğinde komşusu kendinden emin olsun.”


Şimdi bu, burada dursun. İdrar güzellemeleriyle, deve idrarlarıyla, …ü şerif vaazlarıyla insanları kandıran zat, hangi peygamberden bahsediyorsun? Günümüz genci şu anlatılan peygambere mi inanır yoksa seninkine mi? Vesselam.


Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Erzincan'dan Salih

Talak suresi(nafaka konusu) ne zaman anlatıldı?Ben görmedim,duymadım.Vaaz olarak bile hatırlamıyorum.

Şizofren

şeye kadar okudum ..hutbeler ilgi cekti ..CEMAAT ÖBUR HAFTA NE OKUNACAK SİRUSUNU SİRDU...bir ..hayal dunyan cok genis..iki halisinasyon goruyorsun.bi doktora girun üc ..ben cami cenaatini değistireyim ..dört...nerde bu cemaat bi adres verde namazlari o cami cematiyle kilalim feyz alalim....iki sene boyunca tek cemaat gazzedeydi... digerleri nedir bilmiyorum idris abi..kolay gelsin..sende olmasan nasil aydinlanacagiz...espiri yaptim kizma...
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23