• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hüseyin Öztürk
Hüseyin Öztürk
TÜM YAZILARI

Ersin Nazif Gürdoğan (1)

21 Ağustos 2024
A


Hüseyin Öztürk İletişim: [email protected]

 

Gül alırlar, gül satarlar,

Gülden terazi tutarlar,

Gülü gül ile tartarlar,

Çarşı pazarı güldür gül. Ümmi Sinan Hz.

Merhum Ersin Nazif Gürdoğan ağabeyin ruhu şerifine birer Fatiha göndererek başlayalım söze. Kendisine Ümmi Sinan’ın yukarıdaki dizelerini şiar edinmişti.

Kitaplarında ve konuşmalarında bu dörtlüğe çok rastlanır. Tabii esas beslendiği kaynaklardan birisi de “Bizim Yunus” idi.

Kabri şerifinin orada olmasını da bu sebeple vasiyet etmiş olsa gerektir. Dünyada görmediği Yunus ile belki ahirette birlikte olabilmek düşüncesiyle böyle istemiştir. Rabbim rahmetiyle muamele eylesin.

Erzin Nazif Gürdoğan ağabeyin adını ilk defa 70’lerin sonunda Mavera Dergisi’nin çıkarıldığı yıllarda duymuştum.

Rahmetli Erdem, Rasim, Akif İnan ağabeyler kendisine seslenirken; “Nazif” diye hitap ettikleri için ön adını ve soyadını sonra duymuştum.

İlk duyduğum haliyle söz edeyim. Nazif ağabey; yürüyen, yaşayan, yazan, konuşan bilgeliğini; merhamet, hoşgörü ve sevgi yağmuru ile daima bereketlendirirdi.

Öyle bir bilge idi ki, kendimce iki dünyayı amentü çerçevesinde neşvünema eylemesi, “Görünmeyen Üniversite”den beslenmesi ve aldığı dualar ile hayat yolculuğuna başlamasıydı.

Mehmet Zahid Kotku Hz.lerini anlattığı “Görünmeyen Üniversite” kitabı, sadece Nazif ağabeyin değil, imanı ile aklı arasında tam mutabakat sağlayan, kırk ölçüp bir biçen bütün bir akademi camiasını etkilemiş ve nice güzel insanlar yetişmiştir o üniversiteden.

Bugün Cumhurbaşkanımız Erdoğan başta olmak üzere devlet-millet hesabına hak ve hakkaniyet ölçüsünde söz sahibi olan yöneticilerin pek çoğu, bu üniversiteden mezun olmuş, bu kitaptan çok istifade etmişlerdir.

Nazif ağabey, ömrünün bir anını bile boşa geçirmemiş, şahit olduğum her anında tek derdi, millet-devlet bütünleşmesi ve Batı’ya muhtaç olmadan ayakta durmamızdı. 

Kendisiyle İstanbul’da ve çeşitli seyahatlerde birlikte olduk. Nereye gitmişsek bir sevgi seliyle karşılaşırdı. Birlikte olduğu insanları tanısın veya tanımasın, sanki çok ezelden tanışıyorlarmış gibi öyle muhabbet ederdi ki, insanın dizinin dibinden ayrılası gelmezdi.

Siyasete hiç girmek istemedi ama Ak Parti ve Tayyip Bey’in bu ülkenin son şansı olduğuna inandığı için Ak Partinin kurucuları arasında yer aldı.

Kim olursa olsun, yardım ve iyilik onun hayat felsefesiydi ve bu felsefesinden hiç vazgeçmedi. Yolda rastladığı yabancı bir kimseye bile iyiliği dokunurdu.

Türkiye’yi ve dünyayı tanıdı, Batı ile Doğu arasında mükemmel analizler yaptı. İslam dünyası ile Batı arasındaki dengenin nasıl çözüleceğine dair eserler yazdı, konuşmalar yaptı, panel ve konferanslarla “İlle de İslam dünyası ve Türkiye” tezini daima dillendirdi.

Ezcümle Nazif ağabeyden:

“Alan el değil, veren el olmak gerekiyor. El açan insanlar değil, el açılan insanlar olmak gerekiyor. Alan ellerin itibarı olmaz”.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Nahit sazoglu

Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah

Nazif, adı ve kızı

Nazif'in ön adı yoktu. Tek adı vardı Nazif, Nazif Gürdoğan. Ersin Takma adıydı. Kızını Los Angeles'de okuttu. Kızı mimar oldu. Gregers Tang Thomsen ile evlendi.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23