• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hüseyin Öztürk
Hüseyin Öztürk
TÜM YAZILARI

Bütün bu caniliklerin müsebbibi kimler acaba

10 Ekim 2024
A


Hüseyin Öztürk İletişim: [email protected]

 

Hemen her güne şeytanı bile şaşırtan caniliklerle uyanıyoruz.

Acaba bütün caniliklerin, eşkıyalıkların, arsızlıkların, hayasızlıkların, iffetsizliklerin, edepsizliklerin bilumum gayri insanı vahşetlerin müsebbipleri kimler olabilir?

Şurası kesin ki, bu soruların cevabı, canilikleri besleyenler tarafından verilemez, verilmek istenmez.

Çünkü onlar paraya, şana, şöhrete, konfora taptıkları ve tüm bu imkânlara kolay para ile kavuştukları için cevaplayamazlar.

Peki, böylesi imkânlara kimin sırtından kavuşuyorlar, kimin omuzlarına basarak yaşıyorlar, kimin vicdanlarını kirletip ahlaki ve insani zaafları yer ile yeksan ediyorlar?

Sorunun cevabı kişiden kişiye değişeceği için vermeyelim ve bazı şeyleri hatırlatalım.

Örneğin belli televizyonlarda her gün farklı diziler yayınlanıyor?

Şimdi bu dizilerdeki çarpık ilişkiler; dizileri çekenlerin, çektirenlerin, oynayanların,  seyredenlerin ailesinde meydana gelse, acaba seyrettikleri kadar zevk alabilirler mi?

Yine bu dizilerdeki sahnelerden etkilenmeyen insan olabilir mi? Eğer oluyorsa insan değil, ruhu ve duyguları olmayan başka şeydir.

Mesela sokaklar, haberler, okullar, evler bu dizilerdeki gibi giyinenler, konuşanlar, oturanlar, çalışanlar ve daha da tehlikelisi, onlar gibi rahat para kazanma uğruna hayatlarını mahveden kimselerle dolu değil mi?

Komik bir laf edeceğim ama. Ya “Türk aile yapısına (!)” uygun olmayan sinema filmleri?

Mesela yerli filmlerin hangisinde toplumun ahlaki değerlerine dair bir tek senaryo çekiliyor? Bir de Kültür Bakanlığı bu filmlere oluk oluk para akıtıyor!

Netice? Bugünkü halimiz!

Ya yabancı filmlerin hangisinde “insani kırıntı” yer almakta? Toplumu sürekli şiddete iten sınırsız bir güç pompalanmıyor mu?

Bir başka husus da şudur: Televizyonların para kazandığı tek alan reklamlardır.

Diziler ile gün boyunca aile içi şiddetleri ekranlara taşıyan, taşıdıkça da şiddeti daha da artıran görüntüler, seyredenleri hiç etkilemiyor mu?

Bir de sahi aynı hadiseler o programları yapanların ve yayınlayanların kendi ailelerinde meydana gelse acaba nasıl davranırlar?

Sosyal medyanın her türlü aracından zaten korkunç bir soysuzluk akıyor. Bu soysuzluğu görmemek ve aldırış etmemek nasıl bir insani meseledir anlaşılmıyor?

Şimdi bütün bu musibetlerin gençler ve her yaştan insan üzerinde hiç etkisi yok mu?

Ezcümle:

Sosyal medya ile dizilerin dizginlenmemesi daha çok caniliklere kapı aralayacaktır. Meseleyi “Kadına şiddet” başlığı altında toparlayıp, caniliklere yol açan dizi, film, reklam ve sosyal medyadan yayınlananlara ses çıkarmamak, toplumu aptal yerine koymak demektir.

Israrla ve inatla, toplumumuzdaki “mahremiyet” duygusunun yok edilmesi için diziler, filmler, reklamlar, sosyal medyanın kullanıldığı sahalardaki gayri insani tüm işler; denetimsiz, kontrolsüz, hukuksuz bir şekilde sere serpe yayınlandığı sürece, toplumdaki bu çarpıklığın ve caniliğin son bulması hayalden ibarettir.

İnsan doğmak başka şeydir, insan kalmak başka şeydir!

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Hüda partili

Yazdığınız bütün tespitler doğru ancak bu katl ve ahlaki yozlaşmanın sadece spontane ve sosyal doğanın gereği olarak değil,bir örgütlü,sistematik ve amaç-maksada binaen yapıldığıdır.Su istediği için öldürülen gencin meselesi sadece bir öldürme olayı değildir.2 yaşındaki bir sabiye yapılanlar da öyle.2 aydır çözülemeyen ve profesyonellik ve örgütlülük içeren Narin olayı da böyledir.Cinayetlerin çoğu sadece bir sinirli ve sarhoş halde işlenen cinayetler değil,yabancı istihbarat örgütlerinin de dahil olduğu bir medeniyetler çatışmasının tezahürüdür.

Kanber

KUR’AN BU GAFİLLERİ  yaratışa ve yaratılışa değil de evrime inananları İKAZ ETMEKTEDİR! “Andolsun biz, cinlerden ve insanlardan birçoğunu cehennem için yarattık. Bunların kalpleri vardır ama onlarla kavrayamazlar; gözleri vardır ama onlarla göremezler; kulakları vardır ama onlarla işitemezler. Onlar hayvanlar gibidir, hatta daha da şaşkındırlar. İşte asıl gafiller onlardır.” (Araf-179) Allah Celle Celalühü Furkan suresinin 43 ve 44 ayetinde "Ey Muhammed gördün mü arzu ve hevesini ilah edineni? Ona Sen mi vekil olacaksın? Yoksa sen onların işittiklerini veya düşündüklerini mi sanırsın? Onlar ancak hayvan gibidirler. Hatta tuttukları yol bakımından hayvandan da aşağıdırlar."
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23