• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Türkiye’yi kötüleyen bir “Bilim Kurulu” üyesi!

19 Mart 2020
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Ben bir tanesini yazacağım.

Siz daha başka benzer söylemlerle karşımıza çıkanlar için de uygulama yapabilirsiniz.

Üç gündür kendisini takip ediyorum..

Bilim Kurulu üyesi olmasına rağmen, Sağlık Bakanlığı’nın özverili çalışmalarına karşı, en hafif tanımlamasıyla, “moral bozucu” sözleri dikkatimi çekince, merak ettim, “hangi kafada”n?

Şöyle kısa bir araştırmayla, “sol kafa” olduğunu gördüm..

Yoğun gündem içinde, “şimdilik es geçelim” diye düşündüm.

Ama muhatabımız “moral bozucu” açıklamalarının dozunu gittikçe artırıyor..

Koronavirüs konusunda son yaptığı açıklama da, “Hong Kong, Singapur olma şansımızı kaybettik, tüm enerjimizi İtalya olmamaya harcamalıyız” şeklinde..

Hong Kong ve Singapur, koronavirüs ile mücadelede en başarılı ülkelerden..

İtalya da.. En başarısızlardan..

“En başarılı ülke gibi olamadık” diyen bir bilim adamı..

Daha ortada, Türkiye açısından çok olumsuz bir durum yok iken..

“En başarısız ülkeyi geçmeme” üzerinden söylem geliştirirse, sormamız gerekmez mi: “Senin bir ayarın yok mu, prof? Senin bir orta noktan yok mu? Bir en başarılıdan bahsediyorsun, ‘olamadık’ diyorsun. Sonra en başarısızı gösterip, ‘hedef  onu geçmemek’ diyorsun.”

Sol kafaya sahip olursanız. 

Erdoğan karşıtı iseniz..

Bilim Kurulu üyeliğine layık bulunup kabul edilseniz bile..

Karşıtlığınızı böyle gösteriyorsunuz, işte..

Nedir, beni bu sonuca götüren?

Muhatabımız Prof.  Alpay Azap beyin, sosyal medyadaki paylaşımları..

Kısa kısa örnekler vereyim..

Koronavirüs konusundaki değerlendirmelerinin, aslında ne kadar siyasi olduğunu, ne kadar fanatik bir Erdoğan karşıtlığından kaynaklı olduğunu, siz takdir edin..

“Kelle paça çorbası içmek koronavirüs infeksiyonunu önler mi?” şeklinde kendi kendisine sorup, cevaplamasını es geçelim..

Soru yakışıksız, bir defa..

“Kelle paça çorbası içmenin, koronavirüs infeksiyonu ile ilgili artı ve eksileri nedir” diye sorarsınız ve cevaplarsınız..

Anlarım..

Ama, sanki “kelle paça çorbası içenler, yakalandıkları koronavirüsü üç saatte atlatırlar” şeklinde açıklama yapan biri varmış gibi algı oluşturup, kendi kendinize “yok böyle bir şey” derseniz..

Dürüst bir açıklama yapmış olmazsınız..

Kelle paça çorbası, bağışıklık sistemini güçlendiriyor mu? Beyefendi de kabul ediyor ki, güçlendiriyor.

Koronavirüsün, bağışıklık sistemi güçlü kişilerdeki olumsuz etkisi, diğerlerine kıyasla daha az mı?

Daha az..

O zaman, işi magazinleştirip, “Kelle paça, koronavirüsü iyileştirmez” demenin ne alemi var?

İyileştirir diyen yok ki, böyle absürt bir konuyu açıp, kendi kendinize cevap veriyorsunuz..

Ama, biz “sol kafa”yı deşifre edelim ki..

Bunların bakış açılarının, ne kadar tek pencereli olduğunu göresiniz.. Ne kadar önyargılı olduklarını bilesiniz..

Bu profesör doktorumuzun, çok uzak değil, 12 gün önceki paylaşımını aktarıyorum:

“Pehlivan’a Silivri’de darp... Cezaevi savcılarını göreve davet ediyoruz”..

Pehlivan dediği, Barış Pehlivan. Libya’da şehid olan MİT mensubunun mezarının fotoğrafını yayınlayıp, yakışıksız ifadeler kullanan bir internet sitesinin yetkilisine, hayali bir saldırı üzerinden, destek veriyor, profesörümüz.

Kimin yanında olduğunu ispatlıyor.

Kimin yanında olmak istiyorsa olsun, önemli değil de.. 

Verdiği bilgi doğru mu?

Değil. 

Birçok sol sitede yayınlanan o iftira ile ilgili olarak Savcılık açıklama yapmıştı, “Bir saldırı yoktur” diye..

Ama profesörümüz, tek yanlı bilgi kaynağına sahip olduğu için. Karşı görüşleri okumadığı, kendisini tek merkezden öğrenmeye koşullandırdığı için..

Suçlamayı öğreniyor, paylaşıyor. Cevaptan ise habersiz..

Aynı profesörün, bir başka paylaşımı..

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’ın, “Namaz kılan insanlar kötülük yapmaz, hak yemez” hatırlatmasını alıp, alçakca bir yorum yapan kimliği belirsiz hesabı beğenip paylaşmış, koronavirüs için İtalya örnekli ahkam kesen profesör:

“Maraş katliamını yapanlar camiden çıktı. Sivas’ta aydınları katledenler de Allahu Ekber nidalarıyla namazdan çıkıp, otelde aydınları, çocukları, türküleri yaktılar.”

Türkiye’nin yekvücut olduğu bugünlerde, bir salgın hastalığa karşı, hepimizin birbirine kenetlendiği şu günlerde, yakılmak istenilen fitne ateşini görebiliyor musunuz.

Ne kadar tahrik dolu. Ne kadar at gözlüğü ile bakma sorunlu bir yaklaşım..

Geriye doğru gittikçe, kafa yapısı daha da netleşiyor..

Aslında bir bilim adamı ile değil, bir film adamı ile karşı karşıya olduğumuzu, daha net anlıyoruz..

“Fenerbahçe 5 puan kaybetti diye koro halinde ‘Ali Koç istifa’ diyorlar. 5 milyon Suriyeli kazandık, biriniz ‘hükümet istifa’ dediniz mi? Türkiye Cumhuriyeti Devleti 2 maç kadar önemli değil mi?

#AliKoçYalnızDeğildir”

Nedir bu kafa?

Nedir bu militanlık?

Bir bilim adamına, yakışır mı böyle bir söylem. Bir futbol takımını tutsan bile.. 

Kendini düşünmesen bile, titrini düşünüp, biraz frenlemez mi insan, kendisini..

Bu paylaşımdan sonra da, Fenerbahçe daha ne puanlar kaybetti..

Alpay Azap’ta bakış açısı değişti mi?

Mümkün değil..

Futbol bu.. Bilim değil ki.. Futbola tapanlar da.. Böyle yanılgı üzerine, yanılgı yaşarlar.

Ama önemli olan. Futboldaki yanılgılarını, bilimde de sürdürmeleri..

Nitekim de, bilimde de aynı yanılgılara imza attıkları için, bakın nasıl bir düz mantık sergilemiş:

“Erdoğan iktidara geldiğinde..! Biz 130 TL’ye 100 Euro alıyorduk. Bulgar’da 195 Leva’ya 100 Euro alıyordu. Şimdi biz 662 TL’ye 100 Euro alıyoruz. Bulgaristan yine 195 Leva’ya 100 Euro alıyor. Görüyorsunuz değil mi? Bulgaristan 18 yıldır yerinde sayıyor.”

Bir şey demeye gerek var mı? 

Gayrisafi milli hasıla, borç, kalkınma vesair onlarca değişken veri ile birlikte değerlendirilmesi gereken bir konuda, tek parite ile hüküm veriyor..

Eminim, koronavirüs konusunda da, aynı atgözlüğü ile konuşuyor..

Ki.. O yorumları yapabiliyor..

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

postacı

...

Alperen DELULAR

Kim seçmiş şunu kurula? İstanbul sözleşmesinin mimarları mı? Ne bu yaa! Bindiğimiz dalı kendimiz kesiyoruz sanki! Reis'imiz el atsın bu işe. Kuyusunu kazarlar Allah korusun! Taviz, denge...vs olmaz Devletimizin bekası söz konusu olduğunda. Yedi Düvel iç düşmanla iş birliği halinde,Reis'imizi Menderes, Özal merhumları yedikleri gibi yemek istiyor.Allah CC, Reis'imizin düşmanlarına fırsat vermesin, Devlet kadrolarına sızmış kriptoların alayının hakkından gelmemizi nasip etsin.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23