• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Parti kapatma da aynı, yolsuzluk iftirası da aynı: Erbakan/Erdoğan!

28 Şubat 2021
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Muhabbet hep aynı..

Dindar insanları suçluyorlar..

Mürteci ilan ediyorlar, vuruyorlar ha vuruyorlar..

“Bunlar din istismarcısı..” diyorlar..

Siyasetten men etmeye çalışıyorlar..

İktidardan düşürmeye çalışıyorlar.

“Bunların aslında hiçbir liyakatleri yok. Dini söylemlerle, halkı aldatıyorlar, iktidar oluyorlar. Din istismarına izin vermeyeceğiz” diyorlar..

Siyaset öncesinde de siyasete girdikten sonra da tüm hayatı ile dini yaşadığını ispat eden insanlara, “Takıyye yapıyorsunuz. Sizin aslında dindarlıkla ilgili bir derdiniz yok” diyorlar..

Adeta, insanların kafalarını yarıp, içindeki niyetleri görüyorlarmışcasına, hakaret üstüne hakaret ediyorlar..

Dün Erbakan’a böyle saldırıyorlardı..

Bugün de Erdoğan’a.

Ama süreç içinde..

Erdoğan iktidara gelince, “Belki Erbakan’a sahip çıkarak, Erdoğan’ı indirebiliriz” diye düşünüp, Erbakancı kesildiler..

“Erbakan yerli ve milli idi” dediler..

Başbakan iken, “Dini istismar ediyor.. Oy toplamak için, dindar gibi görünüyor” dedikleri Erbakan’a, son yıllarında sahip çıkıp, “Aslında samimi bir dindardı. O nerdee, bugünkü siyasetçiler nerde” demeye başladılar..

Erbakan’dan sonra, Erdoğan’ı başkan iken aynı suçlama ile muhatap ediyorlar..

“Aslında dindar değil.. Halkı kandırmak için öyle görünüyor. Dini siyasete alet ediyor” deme sırası, Erdoğan’a geldi..

Dün Erbakan’ın beynini okuyorlarmış gibi yaparken..

Sonra kendilerini tekzip edip, “Milli ve yerli bir liderdi” sözleri ile kendi iftiralarını yalanlarken..

Şimdi Erdoğan’ın beynini okuyorlarmış gibi, iftiralara başvuruyorlar..

Bu açıdan, 28 Şubat’ta ne yaşadıysak..

Bugün de aynısını yaşıyoruz..

Sadece suçladıkları isimler değişti..

Erbakan’ın partisini kapatıp, 5 yıl siyaset yasağı getirdiler..

Yetmedi, partinin bilmem hangi ilindeki, bilmem hangi ilçesindeki teşkilatının, elektrik faturasını kaybettiği (o yıllarda öyle internetten yıllarca geriye dönük olarak fatura falan çıkaramıyordunuz) için, elektriğe verilen para yerine bakkaldan aldığı peynir ekmek faturasını, “partinin gerçek harcaması olmadığı” iftirası ile suçlayarak..

Başbakanlık yapmış Erbakan Hocayı, “dolandırıcılık”tan mahkum ettiler..

Bir 5 yıl daha siyasetten uzaklaştırdılar..

Şimdi o Erbakan Hocaya, “Yerli ve milli idi, dürüst idi” diyorlar..

Erbakan’ın talebesi Erdoğan’ın partisine de aynı gerekçelerle kapatma davası açıp, siyasetten men etmeye çalıştılar..

Kıl payı Erdoğan kurtuldu..

28 Şubatçılar, hedefledikleri gibi, Erbakan’a yaptıklarının aynısını, Erdoğan’a da yapmayı başaramamış oldular..

Ama 28 Şubat kafası, dur durak bilmez..

Şimdi her türlü kirli ittifakı yaparak.

Hatta AK Parti’den makam uğruna atılanlarla işbirliğine soyunarak.

Abdüllatif Şener’lerle..

Abdullah Gül’lerle..

Ahmet Davutoğlu’larla.

Ali Babacan’larla..

Birlikte yol alarak, Tayyip Erdoğan’a da Erbakan Hocaya yaptıkları suçlamayı yapıyorlar..

Bakmayın siz, “128 milyar dolar buharlaştı” iftiralarının, siyasi söylem gibi dillendirilmesine..

Eskisi gibi, yargıda militanları görevde olsaydı..

Erdoğan’a da Erbakan’a attıkları iftiraları, yargı eliyle de atacaklardı..

Sadece siyasi söylem olarak değil, iddianamelere geçen isnatlar olarak, Erdoğan’ı suçlayacaklardı..

Bugün temel hak ve özgürlükler noktasında, sinmiş gibi gözüken, “Kimsenin temel hakkını kısıtlamayız” diyenlerin, ellerine fırsat geçtiğinde, nasıl zalimleşeceklerini, 28 Şubat’tan çok iyi biliyoruz..

Bırakın “başörtü yasağı”nı, üniversitedeki imtihanına girmek üzere fakülte kapısına gelen kız öğrencinin peruğunun altında, başörtü var mı diye güvenlik odasına geçip, orda bakan bir gaddar zihniyetten bahsediyoruz..

Bugün iki tane başörtülü bayanı MYK’ya alarak, dindarların gözlerini boyamaya çalışıyorlar..

Başörtülü bayanı partilerine alıyorlar ama..

Sorsak, “28 Şubat hakkında ne düşünüyorsunuz? Askerin seçilmiş hükümete, ‘Kesintisiz eğitim yasasını çıkaracaksınız? Başörtü yasağını üniversitelerde, kamuda tavizsiz uygulayacaksınız’ deme hakkı var mıydı?” desek.

ne cevap verirler..

Aslında bizim sormamıza bile gerek yok..

Kendilerinin özeleştiri yapmaları gerekir..

“28 Şubat’ta yaptıklarımızdan dolayı pişmanız. Özür dileriz” demeleri gerekir..

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nda böyle bir pişmanlık emaresi var mı?

CHP’nin önceki genel başkanı Deniz Baykal’da böyle bir nedamet açıklaması var mı?

Yok..

CHP’li üst düzey yöneticilerde, bu yönde bir açıklama var mı?

Yok..

Hem o tarihlerdeki askeri vesayete laf etmiyorlar..

Hem de “Başörtü yasağını biz kaldırdık” diye efeleniyorlar..

Yasağı siz kaldırdı iseniz..

“Yasağı kim koymuştu”, açıklar mısınız?

Uzaylılar mı gelip, başörtü yasağını koymuştu?

İmam Hatiplere de bir sevecenler, bir sevecenler ki..

Sormayın gitsin..

İyi de bey amca.. İmam Hatiplerin orta kısımlarını kim kapatmıştı?

Ben mi kapattım?

CHP’nin yöneticilerine bakın.

Bir tanesinin oğlu, kızı İmam Hatip’e gitmiyor..

Din istismarını görün ki..

Lafa gelince, “İmam Hatiplerin önündeki engelleri biz kaldırdık” diyorlar..

Tam da Erbakan’a isnat ettikleri “din istismarı”nı, kendileri yapıyor..

Erdoğan’a yükledikleri “din istismarı”nın kralını, kendileri yapıyor..

Erdoğan’ın 4 çocuğu da İmam Hatip’e gitti..

CHP’nin içinde, 100’den fazla milletvekilinin içinde, çocuğunu İmam Hatip’e yollayan dört tane milletvekili gösterebilir misiniz?

Ki..

Ali Babacan’lar, Ahmet Davutoğlu’lar. Temel Karamollaoğlu’lar..

Tuzluğu alıp, Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanına koşuyorlar..

Şunu da hatırlatalım.

Sorun CHP’nin bir kişisinde, iki kişisinde değil..

Zihniyetinde..

28 Şubat’ın destekçilerinin hemen tamamı, asla ve kata CHP dışında bir partiye oy vermezler..

Dün de vermezlerdi.

Bugün de vermezler..

“Başörtü serbest olmalı” şeklindeki, din istismarı amaçlı söylemleri de kamuoyu önünde eleştirmiyorlar..

Kapalı kapılar ardında “Çok güzel gidiyor.. Devam edin.. Oyları toplayın, sonrasında hep birlikte tepelerine balyozlarla ineriz” diyorlar..

Allah şerlerinden emin eylesin..

Bu ülkeye bir daha 28 Şubat yaşatmasın.

Yaşatmak isteyenlere de fırsat vermesin.

Amin.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Mesut

28 şubatta darbe yapanlar laik kamalist faşist devşirme haçlı devamı chpkk degilmi ? , erbakan hocaya milyon tl çaldı diye hırsızlık iftirası ile hüküm veren zihniyet chpkk degilmi? , şimdi aynı şekilde erdoğana saldıran chpkk degilmi ? . Kuran düşmanı CHPKK ile iş tutmak dost olmak nasıl bir şey saadet partililer , davutoğlu, babacan gül cüler ? . Chpkk haçlı batının turkiyedeki MİSYONERİDİR .

Şuayıp

Cenabı hak yalandan .iftiradan. haseddan . iç ve diş duşmanların şerrinden korusun amin
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23