• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

“Kasım’ı bekleyin” dedi, Kasım bitti, fatura bize çıktı!

01 Aralık 2022
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

 

Tarih 18 Ekim 2022 idi..

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu twitter mesajında şöyle diyordu:

“Yine tekrar ediyorum. Kasım ayını bekleyin. Bay Kemal’i bekleyin.”

“Bay Kemal’i” bekledik..

13 Kasım’a kadar bir açıklama yapmamıştı..

13 Kasım’da Taksim’de bir bomba patladı.

İkisi çocuk 6 sivil öldü..

Yeniakit.com.tr ertesi günü bir haber yaptı..

Haberde, patlama sonrasında sosyal medyadaki paylaşımlar konu ediliyordu..

Haberin spotu şöyle idi:

“CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 18 Ekim’de paylaştığı Twitter mesajında, ‘Kasım ayını bekleyin’ demesi, sosyal medyada, ‘Kılıçdaroğlu Taksim’de patlayacak bombayı kastederek mi Kasım’ı bekleyin dedi.’ yorumlarının yapılmasına sebep oldu.”

Haberde bir yanlış var mı?

Sosyal medyada o tartışma yalan mı?

Kemal Bey, “Kasım’ı bekleyin” dememiş miydi?

Paylaşımı da, sosyal medyadaki tartışmayı da, bombanın patlamasını da, Kasım ayında o güne kadar Kemal Bey’in herhangi başka bir açıklama yapmadığını da Akit mi kafasından mı uydurmuştu?

Hayır..

Hemen ertesi günü, CHP’nin grup toplantısında, Kemal Kılıçdaroğlu Yeniakit.com.tr’nin haber çıktısını bir eline alıp gösterirken, şu konuşmayı yaptı:

“Bu bir aparat. Toplumun kucaklaşmasını istemeyen, kin ve öfke kusan, her şeyden bir şeyler yapmaya çalışan, sarayın beslemelerinin oluşturduğu bir aparattır bu. Bu aparat ve bu aparatı kullananlar çok iyi bilsinler. Bu fotoğrafa koyduğunuz kişi terör örgütünün pusu kurduğu kişidir. Bu fotoğrafa koyduğunuz kişi başka bir terör örgütünün saldırı planladığı kişidir. Bu fotoğrafa koyduğunuz kişi ‘Bir terör örgütünü bitirme planı yapıyor’ diye utanmadan, sıkılmadan suçladığınız kişidir. Bu yalanlarınızın, hedef göstermenizin, beş para etmezliğinizin hesabını sormazsam namerdim.”

Şunu kabul ediyorum, Kasım ayının sonu gelmeden o haber yapılmış olduğu için, basın özgürlüğü açısından sorun olmasa da, Kemal Kılıçdaroğlu çıkıp da, “Kasım’ı bekleyin derken kasdettiğim konuyu, Kasım ayı içinde açıklayacağım” deme ihtimalinde, bizi gazetecilik açısından ters köşe yapmış olurdu..

Biz biraz eceleci davranmış durumuna düşerdik..

Ama dün itibari ile..

Kasım ayı sonlandı..

O günden sonrasında, Kemal Bey’in bir açıklamasını duyduk mu?

Duymadık..

18 Ekim’deki açıklamasının devamı mahiyetinde, “Kasım’ı bekleyin demiştim, işte şimdi o açıklamayı yapıyorum” diyerek, bir beyanatını duyduk mu?

Hayır..

O zaman nedir bu?

“Kasım ayını bekleyin” diyen sen..

Bomba patladığında, olayı bu yönü ile haberleştirip, sosyal medyadaki tartışma kamuoyuna aktarıldığında Akit’i tehdit eden sen..

Kasım ayının sonuna kadar, 18 Ekim’deki verdiği sözü tutup, bir açıklama yapmayan, yine sen..

Şimdi bu adamın hangi sözüne inanırsınız?

Fahri Kur’an öğreticilerini kadroya alacağı sözüne mi?

Başörtü yasağının iktidarları döneminde tekrar hortlamayacağı sözüne mi?

İktidarlarında basın özgürlüğünü sağlayacakları sözüne mi?

Hangi sözüne inanabilirsiniz?

Bu kişi, ülkeyi yönetmeye kalkıyor..

Tek başına da değil..

Arkasına 5 de partiyi almış..

6’sı birden, ülkeyi yönetmeye talipler..

Bırakın iktidara geldiklerinde, seçim öncesi yaptıkları vaadleri yapmayı..

Şu an 18 Ekim’de verdikleri sözü bile hatırlamıyorlar..

Ki dün akşam saatlerinde..

Olur ya, “Son dakika golü yer miyim” diyerek, Kasım ayının son saatlerinde de tufaya düşmemek için, ısrarla Kemal Bey’in bir açıklama yapıp yapmadığını dakika dakika takip ettim..

“Kasım’ı bekleyin” diyen kendisi değilmiş gibi.

Kasım’da bu noktada bir açıklama yapmayan kendisi değilmiş gibi..

Şimdi de 3 Aralık tarihini veriyor..

“Ey Dünya! Gözlerimize bak. İyice bak! Seninle rekabet etmeye geliyoruz” diyerek, dikkat çekmeye çalışıyor..

Daha bir ay önce, Londra’daki -kendi tanımlaması ile- tefecileri ziyaret eden Kemal Bey, şimdi yürek yemiş, dünyaya sesleniyor..

Ve bir hafta önce Akit medya grubunu tehdit ettiğini unutmuş, yine özgürlüklerden bahseden şu mesajla göz boyamaya çalışıyor:

“Teknolojide, sanayide, eğitimde, insan haklarında, kadın haklarında, demokraside, özgürlüklerde, hayvan haklarında, çevrecilikte, iyi olan her şeyde seninle rekabet etmeye geliyoruz!”

Kemal Bey’in ve ekibinin dünya ile bu konularda rekabet etmesinin bizi rahatsız etmesi mümkün değil..

Ama şunu söylemesi lazım, “Helalleşiyoruz” derken, “Özgürlüklerde dünya ile yarışmaya geliyoruz” derken, “Demokraside yarışmaya geliyoruz” derken..

Akit’i göstererek, “Beş para etmezliğinizin hesabını sormazsam” tehditlerini nereye koyacaksınız?

Bizim kimseden korkumuz yok..

Kemal Bey ve ekibinden, 28 Şubat sürecinde korkmamışız..

Adalet Bakanlığı koltuğuna Seyfi dedeyi oturttukları dönemde korkmamışız..

HSYK’da siyasiler dışındaki 5 üyenin 5’inin de Kemal Bey kafasından adamlar olduğu dönemde korkmamışız..

Akit’in; onlarca ceza davasında sanık sandalyesine oturtulduğu TCK 312/2. maddeden kaynaklı yargılamalarda son noktayı koyan Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 5 üyesinden 4’ünün, özel atama sonucu, Kemal Bey kafasındakilerden oluştuğu dönemde korkmamışız.

Bugün mü Kemal Bey’den korkacağız?

HARAM ZIKKIM OLSUN

Kemal Bey’den korkmadığımızı belirtirken, ortağı Meral Hanım’ın dün sarfettiği şu cümleye de dikkat çekmemiz lazım:

“Yoksullukla mücadele için gelmiştiniz değil mi! Ayrımcılık yapmayacaktınız, yasaklarla mücadele edecektiniz! Yazıklar olsun size, haram olsun, zıkkım olsun, zehir olsun!”

Olay ne imiş?

İyi Parti, ilkokullarda kahvaltı desteği vermek istemiş, Demre’de başlatmış.. Milli Eğitim ise, okullarda siyasi parti propagandasını uygun görmemiş..

İP’ina amacı eğer öğrencilere kahvaltı ise, parti propagandasını yapmadan, Milli Eğitim’e bağışlarını yaparlar, olur biter..

Ama okulu karıştırmak için, parti logolu kahvaltılar dağıtmaya kalkarsanız, Milli Eğitim’in buna izin vermemesi gerekir..

Kaldı ki.. 

Demre Belediyesi; Melek Mosso, Fatma Turgut ve Özcan Deniz’e yüz binlerce lira verip konser düzenleyeceğine, ilçesindeki okullara belediye olarak yardım etseydi..

Etmiyor ve vücudu çıplaklara, PKK’ya destek çıkanlara konser verdiriyor, para aktarıyorsanız, ben size “Haram zıkkım olsun” diyorum.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

şüayıp

Mille belediyelrde vad ettiklerinin tutulmadığını görüp değerlendiriyor

Brhm

Kasımda bir açıklama yaptı Ali Bey. 3 Aralığı bekleyin dedi ya:) 3 Aralıkta da 1 Ocağı bekleyin diyecek muhtemelen. 1 Ocakta da yeni yılınız kutlu olsun deyip şirinlik yapacak bence.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23