Her şeye muhalif
Her şeye muhalif
Ali Akben
Ülke menfaatine olan her şeye muhalefet edilirse ortada bir sorun var demektir. İktidar erkinin her icraatı doğru olmayabilir ki, bu gayet doğal.
Muhalefet partilerinin ve sivil toplum kuruluşlarının yapması gereken en doğal şey bu yanlışın doğrusunu gündeme getirmek ve toplum menfaatine bir sürece yardım etmek olmalı.
Çeyrek asra yaklaşan Ak parti iktidarında yanlışlar yapılırken ülkemiz menfaatine sayılamayacak kadar çok güzel icraatlar da yapılmıştır.
Küçük bir iğneyi bile kendine batırmaktan imtina eden toplumsal muhalefetin kocaman çuvaldızı iktidar erkine batırması hem hakkaniyetten hem de adaletten uzak olduğunu tüm açıklığı ile gözlemliyoruz.
Ak parti iktidarının ilk yıllarında gündeme getirdiği önemli bir konu vardı.
657 sayılı memurlarla ilgili bu yasayı düzeltmeye yönelik bu çalışma daha başlamadan bitirilmişti. Muhalefetin ana partisi toplumsal tepkiyi demokratik olarak yorumlamış ve bu çağdışı yasanın zerresine dokundurtmamış, bunu bir hünermiş gibi de sahiplenmişti.
O gün bu sahiplenme yerine birlik olup bu yasayı çağın gerçeklerine uygun hale getirseydi bugün yaşanılan “ben yaptım” oldular olmazdı.
Hafta başında bütçe görüşmelerinde, temininde güçlük çekilen bazı memurlar lehine maddi bir destek gündeme geldi. Ana muhalefet partisinin görevli elemanlarının tahriki ile trol ordusu harekete geçirildi.
Aman Allahım!
Sen misin bunu yapan. Memurlar için öyle sıfatlar türetildi ki, şaşmamak mümkün değil.
Cumhurbaşkanı teklifin geri alınması direktifini vermesine rağmen bir bardak suda fırtına koparan güruhun hışmı devam etti.
Son günlerin değişmez gündemi İBB’deki büyük yolsuzluk skandalı. Adam deveyi havudu ile götürmüş hiç mi hiç önemi yok. Adam yalan makinası, yalanı su gibi içmesi üzerine kimse eline su dökemez yine önemi yok.
Kirli adamın her gün yeni çıkan bir hünerini (!) örtbas edenlere bakıyorum, her şeye muhalif kesim böyle ciddi bir konuda sus pus. Adeta dut yemiş bülbül kesiliyorlar.
Her şeye muhalifler sadece kirli adamın herzeleri için değil, Gazze’de, Suriye’de zalim kasabın yediği herzelere de sus pus.
Savunma sanayinde ülkemizin kazanımlarına da sus pus.
Suspusçuların sosyal medya paylaşımlarında da aynı tutarsızlık var. Ülke menfaatine bir gelişme mi var suspus.
Ama ülkemizi zor durumda bırakacak herhangi bir durumla karşı karşıya kalındı ise yangına körükle gidilerek gâvurdan daha acımasız bir tavır sergileniyor.
Muhalefet etmeyi yüzüne gözüne bulaştıranların ortak özelliği diyebileceğim bir huyları daha var. Kahır ekseriyetinde aşağılık kompleksi hastalığı var. Biz yapamayız, gâvur yapar.
Aşağılık kompleksi hastalığı öyle bir savrulma sebebi ki, eğitimli eğitimsiz herkesi ayni seviyede alçalttığı için bu hastaların ağızlarından çıkanları kulakları duymaz.
At gözlüklü olmanın körlüğü ile görebildikleri üzerinden yanlış yorumlar yapmanın rezilliğinden bile habersizler.
Dünya hızla savaşa hazırlanıyor. Saflar netleşiyor. Ülkesini seven her yurttaş son yıllarda giderek daha netleşen bir gerçekliği görmeli. Hiç olmazsa gâvurun gördüğü kadarını görmeli ve gururlanmalı.
Bu haftalık da bu kadar.
Kalın sağlıcakla.