Gazetemiz okurlarından Necdet Dinçer / İstanbul 'Türk ve Kürt kökenli Aileler arasında kavga gördünüz mü?' başlıklı yazısını bizimle paylaştı.
Halkın Demokrasi ve Özgürlük Partisi ve Kürt kökenli kardeşlerimize siz de bilip de bilmemezlikten geldiğiniz, Hazreti Musa Aleyhisselam döneminden başlayan Yahova’nın emri, ‘böl savaştır parçala yönet’ sistemiyle başlayan din ve liderlik savaşları, asırlardır devam ediyor. Günümüzde de devam ediyor ve edecek. Bu güne kadar nice devletler, imparatorluklar, medeniyetler gibi aynı sistemle Osmanlı İmparatorluğu Medeniyeti çökertilip parçalatılıyor. Güzel Anadolumuz işgal ediliyor. Esareti hazmedemeyen Türk ulusu Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının önderliğinde bin bir zorluklarla 19 Mayıs 1919’da bağımsızlık ve özgürlük meşalesini yakıp, Anadolumuzun ortak sahipleri Türkler, Kürtler, Çerkezler, Alevisi, Sünnisi, yaşlısı, genci, kadın erkek yıllarca omuz omuza verip bir kardeş gibi savaşıp yedi düvele isgalci devlet güçlerini Anadolumuzun bağrına engin denizlerimizin karanlık derinliklerine gömüp, 29 Ekim 1923’de T.C. Devletini ilan ediyorlar. Siyonistler birlik beraberliği bozmak için, böl savaştır, parçala yöntemini devreye sokup dost görünüp yardım ediyor Kürt ve Çerkez kökenli kardeşlerimizi kışkırtıp eline silap verip dağa gönderiyor. İkinci asra girdik benzer kavgalar devam ediyor. En son adı PKK oldu. 50 bine yakın kardeş kanı aktı, ülkemizi bölemediler. Bölmek için teröriste ve hamisi partinize desteğe devam ediyor, yıllardır uzatılan dost elini tutmadınız. Ayrılmak için taviz üstüne taviz istediniz son uzatılan dost elini tutmuyorsunuz. Öcalan’ın masalını okudunuz. Siz de “bu andan itibaren desteğimizi kesiyoruz. Kardeş kardeşin kanını akıtmasını istemiyoruz, inin dağdan” diyemediniz. Şimdi size bir dost ve kardeş olarak soruyorum, 1- Terör örgütü hariç, Türk ve Kürt kökenli Aileler arasında kavga gördünüz mü 2- Okuma yazma istediğimizde siz Kürtsünüz okuyamazsınız diyen bugün kimse var mı? 3-Bölgenize okul, hastane, yol, su elektrik ayrımcılığı en azından bugün için vyapılıyor mu? 4- Devletin getirdiği elektrik yol, su, okulu yakıp yıkan, dağdaki çocuklarınıza engel oldunuz mu? 5- Binlerce Kürt kökenli öğretmen, polis avukat, hakim, savcı, doktor, subay, general, millet vekili, bakan, kuvvet komutanları siz Kürt kökenlisiniz bu unvanlara layık değilsiniz diyen oldu mu? 6- Aynı suçu işleyen Türk ve Kürt kökenlilere sen Türksün suçsuzsun sen Kürtsün suçlusun diyen oldu mu?
7-Çocuklarınızın eline silah verip dağa gönderilirken onun eline silah değil kalem, dağ değil okul yakışır diyen oldunuz mu?
8- Dağdaki çocuklarımıza sizin yeriniz eviniz; dağlar mağaralar değil, baba ocağı, ana kucağıdır dönün yuvanıza dediniz mi?
9-Dağdaki teröriste bizim Askerimiz dediniz vatanını milletini seven binlerce Kürt kökenli kardeşimiz Türk kökenli Türk Askeri ile cephede olduğunu terörle mücadele eden evlatlarınızı unuttunuz haksızlık ettiniz. 10- Siyonistlerin telkinlerine kandınız.
Kirli vaadlerle Irak, Filistin, Afganistan, Pakistan, Suriye’nin ne hale getirildiğinden ders almadınız. Kurunun yanında yaşların da yandığını görmediniz. Asırlardır T.C. Devletini bölemediniz, bölemezsiniz, Kürt kökenli kardeşlerimizle Türklerin arasında bir sorun yok Bir asırdır iç içe kardeş gibi yaşamaktayız.
Sorun siz siyasetçilerde, aldatılmış eli silahlı teröristlerde, son care zararın neresinden dönersen kârdır. Görevimiz ortak vatanımızda dostça, kardeşçe yaşamaya devam edip güzel yurdumuza namert eli değdirmeden sahip çıkmaktır. Kalın sağlıcakla, huzurla.
