17-25 Aralık komploları ile hükümeti yıpratmaya çalışan, illegal dinlemeler yapıp, montajlı kayıtları internete sızdırarak darbeciliğe soyunan paralel yapının çökertilmesi için harekete geçildi. Siyasetçiler ve STK’lar, “Paralel yapı ile mücadelede taviz verilmemeli” görüşünde.
KORAY TAŞDEMİR / İSTANBUL - 17 ve 25 Aralık kirli operasyonları, tape sızdırmaları ile milli iradeyi ipotek altına almayı hedefleyen paralel yapı, milletin sert tokadı ile karşılaştı. Yerel seçim sonuçları, vatandaşın, paralel yapıya karşı hükümetin arkasında yer aldığını gözler önüne sererken, cemaatin etkili isimleri şimdiden geri adım atmaya başladı.
PARALEL YAPIYA ASLA TAVİZ VERİLMEMELİ
AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, Türkiye’de herkesin asli vazifesine dönmesi gerektiğini ifade ederek, “Eğer cemaat ben devleti ele geçireyim, ben paralel yapı kurayım, buradan insanları dinleyip şantaj yapayım derse bunlar yanlış şeyler olur” dedi. Özdağ, “Fetullah Gülen bu olaylar başladıktan sonra bizim bunlar ile ilişkimiz yok, bizim amacımız insan yetiştirmek, hükümet gereğini yapmalıdır, aramıza ajanlar sızmış olabilir diyebilirdi ama bunu dememiştir. Bence devletine ihanet edenlere karşı, milletine manipülasyon yapanlara karşı hukuk da siyaset de gerekenleri yapmalıdır. Asla taviz verilmemelidir” diye konuştu.
Paralel yapıyla mücadelenin Türkiye’nin bekası meselesi olduğunu kaydeden Özdağ, “Bu Türkiye’nin, demokrasinin bekasıdır. Yüzde 46 oy alındı. Bu ciddi bir oy oranıdır. Bütün olumsuzluklara, vesayetçi yapılara ve egemen güçlerin Türkiye’nin büyümesi engellemelere ve paralel yapının şantajlarına, montajlarına rağmen yüzde 46 oy almak, Recep Tayyip Erdoğan’ın gerçek bir lider olduğunu, AK Parti’nin de icraatlarının millet tarafından onaylandığını gösterir” şeklinde konuştu.
CEMAAT, GERİ ADIM ATTI
Gazeteci-yazar Zihni Çakır da, iki günden bu yana paralel yapı içerisindeki etkili isimlerden gelen mesajların ılımlı mesajlar olduğuna hatırlatarak, “Hüseyin Gülerce’nin dört madde üzerinde sıraladığı ‘Hata yaptık’ söylemleri yine cemaat medyasında kalem oynatan bazı isimlerin cemaatin hükümetin üzerine çok fazla gittiği yönündeki beyanatları, sosyal medyadaki cemaat kalemlerinin amiyane deyimle geri vites sayılabilecek söylemleri mutlaka birer mesajdır” dedi.
MİLLET, ‘PARALEL YAPIDAN HESAP SORULSUN’ DEDİ
Çakır; vatandaşların AK Parti Hükümeti’nin seçimden aldığı bu tarihi başarı ile paralel yapının hukuk dışı bir oluşum, ihanet şebekesi, Türkiye’ye yönelik bir casusluk operasyonunun adresi olduğunu söylediğine dikkat çekti. Başbakan Erdoğan’ın, milletten söz konusu karanlık yapı ile cemaat örgütlenmesi ile mücadele için verdiği söz karşılığında oy aldığını unutmaması gerektiğini ifade eden Çakır, “Başbakan’ın milletin iradesi sandığa tecelli ederken sandıkta verilen mesajı doğru okuması lazım. Vatandaş, AK Parti’ye bu yapıyı darmadağın etmesi için yetki verdi. Millet asla ve asla bu yapı ile uzlaşmak ya da bu yapının bugüne kadar sergilediği ihanetleri göz ardı etmek için yetki vermedi. O yüzden Başbakan’ın bu noktada geri adım atacağını, seçim meydanlarında söylediği ‘inlerine gireceğiz’ ifadelerinden vazgeçeceğini zannetmiyorum. Eğer vazgeçerse haliyle bizim de kendisine yönelik desteği ortadan kalkmış olur” diye konuştu.
BAŞSAVCILIK 15 SAVCI GÖREVLENDİRDİ
Öte yandan bünyesinde, “Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu” adı altında yeni bir birim kurulan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 17 Aralık ve 25 Aralık kirli operasyonlarını gerçekleştirenleri soruşturmak üzere 15 savcı görevlendirdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu’nun yayınladığı yeni talimata göre, terör ve örgütlü suçlarla ilgilenecek bu birimde İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Orhan Kapıcı ile İsmail Uçar, İrfan Fidan, Fuzuli Aydoğdu, Zafer Koç, Ercan Demir, Ekrem Aydıner, Adem Meral, Hasan Yılmaz, Mesut Erdinç Bayhan, Okan Özsoy, Gökalp Kökçü, Güngör Erkoç, Cumali Karakütük ve Yusuf Hakkı Doğan yer alacak.
