• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Erdoğan: Derdimiz mezhepçilik değil, İslâm

Yeniakit Publisher
2015-08-01 08:15:00 - 2015-07-31 22:21:06
Erdoğan: Derdimiz mezhepçilik değil, İslâm

Endonezya’da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda Müslüman olduğunu söyleyen, fakat farklı mezhepten olduğu için ülkemdeki terör mücadelesinde ateist olanları dahi savunanların olduğunu gördüğümüz bir dünya var. Böyle bir yaklaşım tarzını görüyoruz, ama lafa geldiğinde, ‘Müslümanız’ diyor ama öbür tarafta terörist, aynı zamanda ateist olan örgütleri bu mezhep farklılığından dolayı savunanları görüyoruz. Öyleyse bunlara karşı uyanık olmak zorundayız” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’de yaşanan ve Türkiye’yi doğrudan tehdit eden olaylar üzerinden, ülkemize yöneltilen, kimi zaman iftira seviyesine varan haksız ithamlardan fevkalade rahatsız olduklarını belirterek, “Biz, en başından beri, Suriye başta olmak üzere tüm Ortadoğu’da huzurdan, barıştan, refahtan başka bir şey istemedik” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Endonezya’daki resmi temaslarına Milli Güvenlik Enstitüsü’nü ziyaret ederek başladı. Erdoğan, burada, Enstitü öğrencilerine Türk Dış Politikası konulu bir konferans verdi.

Ziyaretinde gösterilen samimi misafirperverlik için Endonezyalı mevkidaşına ve tüm Endonezya halkına şükranları sunan Erdoğan, konferans için de Endonezya Milli Güvenlik Enstitüsü yönetimine teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerek Türkiye’nin bölgesinde gerekse dünyada, tarihi gelişmelerin yaşandığı kritik bir dönemden geçildiğini, Türkiye’nin güney sınırlarında, Suriye ve Irak’ta fitili ateşlenen çatışmaların, giderek genişleyerek tüm dünyayı etkisi altına almaya başladığını, Filistin’de, Libya’da, Mısır’da, Yemen’de kardeş halkların çektiği acılarla, bir huzur denizi olması gereken Akdeniz’in, dünyanın en sorunlu bölgesine dönüştüğünü vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin etrafındaki tabloya rağmen bölgesel ve küresel düzeyde barışın, huzurun, işbirliğinin güçlenmesi için gayret gösterdiğini, mücadele ettiğini dile getirerek, “Ülkemizin ekonomik, sosyal, siyasi ve fiziki güvenliğini hedef alan tüm tahriklere karşı kararlı ve dirayetli bir duruş sergiliyoruz. Bölgemizde yaşanan sorunların mezhepçi ve ayrıştırıcı kışkırtmalarla diri tutulduğu, gerektiğinde tırmandırıldığı da açıkça ortadadır. Bu kışkırtmalar bazen, Suriye örneğinde olduğu gibi, halkının meşru taleplerine kulak vermeyen rejimlerden kaynaklanabiliyor. Bazı durumlarda ise yaşanan iç karışıklardan yararlanarak kendilerine nüfuz alanı oluşturmaya çalışan diğer devletlerin izledikleri politikalar, sorunları derinleştirebiliyor. Mezhepçi ve ayrıştırıcı politikaların uygulanma şekli, yöntemi ne olursa olsun, maalesef sonu hep daha fazla kanla, daha fazla gözyaşıyla, daha fazla acıyla bitiyor” değerlendirmesinde bulundu.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

“DÜNYA 5’TEN BÜYÜKTÜR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünya 5’ten büyüktür” diyerek Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde reform yapılması gerektiğini uluslararası platformlarda dile getirdiğini belirterek, “Zira BM Güvenlik Konseyi’nin 5 üyesi tüm dünyada belirleyici konumda, yani o  5 ülkeden bir tanesi ne diyorsa o oluyor. Eğer bir konuda ‘hayır’ diyorlarsa o iş olmaz. Peki dünyadaki 200’e yakın ülke bunlara mahkum mu? Şu anda mahkum. Çin’den geliyorum, Çin Devlet Başkanı ile de bu konuları konuştuk. BM Güvenlik Konseyinde bir reformun olması gerektiğini, Sayın Şi baktım o da kabul ediyor. Bunu diğer ülkelerinde kabul etmesi gerekir. Biz, Birinci Dünya Savaşı şartlarını artık düşünemeyiz, o günün şartları farklıydı. Bugün güncellemek suretiyle tüm düydaya BM üyesi ülkelerin orada adil bir şekilde temsil edilmesi gerekir” dedi.

“BİZİM TEK DERDİMİZ VAR; İSLÂM, İSLÂM, İSLÂM”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam dünyasının önemli bir dönüm noktasında bulunduğunu, bunların başında mezhepçilik sorunu olduğunu ifade ederek, “İslam adına veya Müslüman kisvesiyle nefret uyandıran suçlar işleyen teröristler, en çok bu sorundan (mezhepçilik sorunu) nemalanıyor. Halbuki bizim inancımız, haksız yere masum bir insanı öldürmeyi tüm insanlığı öldürmek olarak gören bir barış ve merhamet dinidir. Bu anlayışı yeniden ihya edip, mezhep taassublarının üzerine çıkarmadıkça, yaşadığımız sorunların üstesinden gelebilmemiz zordur. Bizim Sünnilik noktasında, Şia noktasında veya farklı mezhepler noktasında böyle bir derdimiz yok. Bizim tek derdimiz var; İslam, İslam, İslam. İslam’a gölge düşürülmesini kabul etmem mümkün değil. Şu anda bütün bu yapılanlardan İslam yara almaktadır. Tüm Müslümanların bunu koruma noktasında görevi vardır” diye konuştu.

Terörün, kaynağına ve kimliğine bakmaksızın, hiçbir sebeple meşrulaştırmadan, kategorik olarak reddetme iradesini herkesin göstermek mecburiyetinde olduğunun altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bakıyorsunuz şu anda Müslüman olduğunu söyleyen, fakat farklı mezhepten olduğu için ülkemdeki terör mücadelesinde ateist olanları dahi savunanların olduğunu gördüğümüz bir dünya var. Böyle bir yaklaşım tarzını görüyoruz, ama lafa geldiğinde Müslümanız diyor ama öbür tarafta terörist, aynı zamanda ateist olan örgütleri bu mezhep farklılığından dolayı savunanları görüyoruz. Öyleyse bunlara karşı uyanık olmak zorundayız, duruşumuzu buna göre sergilemek durumundayız. Türkiye olarak yıllarca terörle mücadele eden, bu süreçte çok ağır kayıplar veren ülke olarak meseleye tüm boyutlarıyla vakıfız. Bugün de terörün her çeşidine karşı kararlı bir tavır ortaya koyuyoruz. Sadece son günlerde ülkemizde gerçekleştirilen operasyonların dahi, Türkiye’nin bu konudaki ilkeli duruşunu göstermeye yeterli olduğunu düşünüyorum. Suriye’de faaliyet gösteren yabancı savaşçılar konusunda Türkiye’ye yöneltilen suçlamalar tamamen haksızdır. Kendi vatandaşlarının terör örgütleriyle ilişkilerini takip eden, zamanında ve etkin müdahale gerçekleştirmeyen ülkelerin, tüm sorumluluğu Türkiye’nin üzerine yıkmaya çalıştıklarını görüyoruz” dedi.

“BİZ, TERÖRLE MÜCADELEMİZİ SONUNA KADAR SÜRDÜRECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz, terörle ve teröristlerle mücadelemizi, tek başımıza da olsak, sonuna kadar sürdüreceğiz. Diğer yandan, uluslararası terörizmle mücadeleye özel bir önem veriyoruz. Kuruluşuna öncülük ettiğimiz, Endonezya’nın da dahil olduğu Terörizmle Mücadele Küresel Forumu’nu daha etkin olarak çalıştırmak istiyoruz. Bu konuda, Endonezyalı dostlarımızla daha yakın işbirliği içinde olmak arzusundayız” diye konuştu.

ERDOĞAN, CUMA NAMAZINI İSTİKLAL CAMİİ'NDE KILDI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cuma namazını Endonezya’nın başkenti Cakarta’daki İstiklal Camii’nde kıldı. Erdoğan, Cakarta’ta Endonezya Milli Güvenlik Enstitüsü’nü ziyaretinin ardından dünyanın en büyük dördüncü camisi olarak kabul edilen ve Endonezya’nın simgelerinden İstiklal Camii’ne geçti. Endonez ve bazı Türk vatandaşlarının sevgi gösterileri arasında camiye giren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cuma namazını burada kıldı. Camideki İslami eserleri ve Kur’an-ı Kerimleri inceleyen Erdoğan, bazı Endonez vatandaşlarının isteğini kırmayıp, hatıra fotoğrafları çektirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, camiden ayrılırken, kendisine “hoşgeldiniz” diye seslenen Endonez ve Türk vatandaşlarını da el sallayarak selamladı.

‘ASEAN’IN İÇİNDE ORTAK OLALIM'

CAKARTA - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “ASEAN’da Türkiye olarak bir diyalog ortaklığı değil, istiyoruz ki, biz de ASEAN’ın içerisindeki ortaklardan bir tanesi olalım, buna hazır olduğumuzu da ifade etmek istiyorum” dedi. Erdoğan, Endonezya’ya yaptığı resmi ziyarette, Cumhurbaşkanı Joko Widodo ile önce baş başa görüştü. Endonezya Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın verandasına çıkan Erdoğan ve Widodo, burada bir süre sohbet etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Widodo heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Erdoğan, daha önce 2006’da D-8 Zirvesi ve 2012’deki Bali Demokrasi Forumu dolayısıyla Endonezya’ya geldiğini anımsatarak, bu kez cumhurbaşkanı olarak Endonezya’da bulunmanın bahtiyarlığını yaşadığını söyledi. Erdoğan, Endonezya ve Türkiye coğrafi olarak ne kadar uzak olsa da Endonezya Cumhurbaşkanı Widodo ile görüşmelerinde kendisini ikinci evinde hissettiğini dile getirdi.

Türkiye ve Endonezya’nın ortak kültürel değerlere sahip, bölgelerinde siyasi istikrar ve refah merkezi olarak öne çıkan ülkeler olduğunu vurgulayan Erdoğan, iki ülke arasındaki ziyaretlerin, istişare ve işbirliği imkanlarının artırılmasının büyük önem arz ettiğini kaydetti.

“Değerli kardeşimle önümüzdeki dönemde her seviyedeki temasların daha da yoğunlaştırılması konusunda görüş birliğine vardık” diyen Erdoğan, görüşmelerin odak noktasını ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesinin oluşturduğunu belirtti.

Erdoğan, Türkiye ve Endonezya’nın Birleşmiş Milletler, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Meksika - Endonezya - Güney Kore - Türkiye - Avustralya Oluşumunda (MIKTA) dayanışmasının, ortak hareketinin söz konusu olduğunu ve bu uluslararası kuruluşlardaki birlikteliğin geleceğe çok daha kararlı yürümenin gereğini ortaya koyduğunu anlattı.

“SIKINTI SÖZ KONUSU DEĞİL”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmelerde küresel ve bölgesel meseleler hakkında da fikir teaitisinde bulunduklarını belirterek şöyle devam etti:

l “Şu anda 16 bin bu tür yabancı savaşçı ülkemize girememiştir, sınırlar onlara kapalı olmuştur. Bin 600’ü deport edilmiş, bin 300’ü yakalanmış, yurtdışına çıkarılmışlardır.” 

l “Eğer bugün ‘yabancı savaşçılar’ dediğimiz bu başlıkta Avustralya’dan Suriye’ye DEAŞ’a katılmak üzere gelen savaşçılar varsa bunu siz sadece Suriye kapsamında ele alamazsınız, Irak kapsamında ele alamazsınız. Endonezya’dan eğer bir yabancı savaşçı Suriye’ye DEAŞ’a gelebiliyorsa bunu dar kapsamda ele alamazsınız.”

l “Sorunların çözümü, el birliğiyle, müşterekler çerçevesinde bölge dışındaki aktörlerin de katılımıyla mümkündür. Biz, baştan beri Endonezya ile bu konularda görüşmelerimizi, istişarelerimizi yaptık, yapıyoruz. Aramızda bu konuda herhangi bir sıkıntı söz konusu değil. Bölgesel ve küresel istikrara katkıda bulunma noktasında politikalarımız örtüşüyor.”

Asya-Pasifik bölgesinin küresel ekonomideki ağırlığının giderek arttığına işaret eden Erdoğan, “Türkiye olarak biz de bölgeyle ilişkilerimizi geliştirmeyi hedefliyoruz. Endonezya, ekonomik büyüklüğü ve ASEAN içindeki lider konumuyla bizim için özel bir yere sahiptir. Onun için ASEAN’da Türkiye olarak bir diyalog ortaklığı değil, istiyoruz ki, biz de ASEAN’ın içerisindeki ortaklardan bir tanesi olalım, buna hazır olduğumuzu da ifade etmek istiyorum” diye konuştu.

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23