Dünya genelinde çocuklarda yüzde 5 ila 7 oranında görülen Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, Türkiye'de yüzde 10-12 seviyelerine ulaştı.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), çocukluk çağında en sık rastlanan nörogelişimsel rahatsızlıklardan biri olarak öne çıkıyor. Türkiye’de yapılan araştırmalar, DEHB’nin dünya ortalamasından daha yaygın olduğunu ortaya koyarken, uzmanlar bu durumun hem genetik hem de çevresel faktörlerle bağlantılı olabileceğini belirtiyor.
Diyarbakır Memorial Hastanesi'nde Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Uzm. Dr. İbrahim Zeyrek, dikkat eksikliği ve hiperakaktivite bozukluğunun çok önemli bir hastalık olduğunu ve çocuklarda sık görüldüğünü söyledi. Başvuruların en başında dikkat eksikliği ve hiperakaktivite olan çocuklar gelmekte olduğunu belirten Dr. Zeyrek, dikkat eksikliği ve hiperakaktivite bozukluğunun nörogelişimsel, nörodavranışlar ve beyinle alakalı biyolojik bir hastalık olduğunu ifade etti.
Bunun sık olarak karşılarına çıkmakta olduğunu kaydeden Dr. Zeyrek, "Dünya genelinde yapılan çalışmalarda sıklığı yüzde 5 ila 7 arasında tespit edilmiştir. Ülkemizde yapılan bir araştırmada bu yüzde 10 ile 12 civarı olarak tespit edilmiştir. Dikkat eksikliği ve hiperakaktivite bozukluğu için 9 kriterden 6'sının uyumu durumunda çocukların uzman hekimler tarafından kontrol edilmesi gerekiyor. Doğuştan gelen nörogelişimsel bozukluktur. Çocukta o hastalık varsa muhakkak ortaya çıkacaktır. Bu, ailenin uyguladığı yöntemler ile alaka bir eksiktik değil" dedi.
Davranışsal bağımlılıkların ergenlikte daha fazla olduğunu ve depresyon riskinin daha fazla olduğuna dikkat çeken Zeyrek, "Kaygı bozukluğu daha fazla atar, çocukların benlik saygısı azalır onun için sürekli dışlanırlar. İnternet ve oyun bağımlılığı ve çocuklar riskli eylemlere geçebilirler. Yenilik arayışları fazla olduğu için riskli davranışlara kayabilirler" ifadelerini kullandı.
