Anıt ağaçların, uzun ömürlerinden dolayı geçmişi geleceğe bağlayan değeri tartışılmaz zenginlikler olduğunu belirten Günaydın, "Bu ağaçlar destanlara, öykülere konu olmuş, yüzyıllar boyunca toplumsal olaylara, savaşlara, yangınlara, tarihe, kültüre şahitlik etmiş, sessiz tanıklardır. Bu ağaçların korunması hem genç beyinlerde soya bağlılık duygularını geliştirmekte hem de doğa sevgisi ve çevre bilincinin kökleşmesine aracı olmaktadır.

Bu nedenle bu özellikleri gösteren ağaçların öncelikle doğru tespit edilmesi ve anıt ağaç olarak tescillenerek koruma altına alınması önemlidir. Tabiat varlığı olan anıt ağaçların tespit, tescil ve ilan süreçlerini yürütme görevi Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’ne verilmiştir. Bu amaçla 19.07.2012 tarih ve 28358 sayılı 'Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelik' yayınlanmıştır. Bu yönetmelik doğrultusunda bu anıt ağaçlar incelenerek bölgemizdeki zenginlik acilen koruma altına alınmalıdır” dedi.