25 Aralık 1977: Erdoğan Tuna'nın vefatı (Şehid)
Onlar; ülkemizde ve dünyada yaşadıkları dönemlere çalışmalarıyla, eserleriyle damga vurup iz bırakıp gittiler. Bugün; Şehid Erdoğan Tuna'yı hayırla yâd ediyoruz.
1956 Yılında Gümüşhane’nin Şiran Kazası Telme Köyü’nde dünyaya gelen Erdoğan Tuna, 1977’li yıllarda “Bu bozuk düzenin kahredici illetleri dururken, Müslümanın gülmeğe vakti asla olamaz” diyerek ifadelendirdiği; bozuk düzenle olan mücadele azmini, daha küçük yıllarda yakalamıştı. Şehidin muhterem babası Hasan Tuna; şehid oğlunun daha ilkokul yıllarında bile, ibadetlerini aksatmadığını, günlük işlerde çok gayretli ve becerikli olduğunu ifade ediyordu.
Erdoğan Tuna kendi isteği doğrultusunda Gümüşhane İmam Hatip Okulu’na kaydolur. Orta kısım 1. sınıftayken, girdiği bölge yatılı imtihanını başarıyla kazanarak, Trabzon İmam Hatip Okulu’na geçer. Zaman zaman oğlunu ziyaretlerinde babasının dikkatini çeken şey; oğlunun sürekli ve çok okumasıdır. Çocukluk arkadaşı ve İmam Hatip Zarif Hoca da, şehid Erdoğan Tuna hakkında “Erdoğan çocukluk yıllarında çok gayretli, cesaretli, ibadetlerini hiç aksatmayan, tatil dönemlerinde köyüne geldiğinde tebliğ faaliyetlerinde bulunan ve çok kitap okuyan bir genç” diye anlatıyordu.
Erdoğan’ın baba evindeki odasını ziyaret edenler, kütüphanesinde o yıllardaki yayınlanmış olan, tercüme ve telif, İslamcı Gençliğin okuması gereken tüm kitapların bulunduğuna şahit olurlar. Trabzon İmam-Hatip Lise’sini bitiren Erdoğan Tuna, Tekirdağ’da İmam Hatipliğe başlayarak düşüncelerini hayata aktarma ameliyesinden asla geri durmaz. İmam-Hatiplik yaparken girdiği üniversite sınavında, Edirne’de bir fakülteyi kazanır. İmamlık tayinini de Edirne’ye yaptırarak, bir taraftan imamlık yapar, diğer taraftan da fakülteye devam eder.
Erdoğan Tuna mizacı gereği fakültede de İslami faaliyetlerden geri durmaz. Kısa zamanda çalışmaları meyvelerini vermeye başlar. Rejimin yandaşı, o dönemin kavmiyetçileri, Erdoğan Tuna’nın bu İslamcı çalışmasından rahatsızlık duyarlar. Erdoğan Tuna’yı susturmak için önce tehditler savururlar. Erdoğan’a yaptıkları her türlü tehdidin, bir faydası olmadığını anlayınca; onun fani vücudunu ortadan kaldırmaya karar verirler. Elli altmış kişilik bir grup ile Erdoğan’ın yalnızlığını da fırsat bilerek, grup halinde saldırırlar ve on dört yerinden bıçaklarlar. Hastahaneye kaldırılan Erdoğan Tuna, çevre illerden ve kazalardan kan aranmasına rağmen, kan zamanında bulunamaz ve 25 Aralık 1977 günü kan kaybından hastahanede şehid olur.