TFF Yarsuvat’ı kabul eder mi?
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ‘başkanını’ seçmesi için geri sayım devam ediyor. Süreç kısaldıkça, yeni adaylar da belirlenmeye başladı. Bu isimler arasında en dikkat çeken, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı’nın son adayı, Galatasaray Kulübü Eski Başkanı Duygun Yarsuvat...
Yarsuvat’ın yapmak istediği ne? Futbolun en üst basamağı olan ‘Federasyonuna’ başkan olup yönetmek mi, yoksa yanlış olarak değerlendirdiği Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Göksal Gümüşdağ’ın ‘14 Kulüp olarak Türkiye Futbol Federasyonu’nun mevcut başkanı Yıldırım Demirören’e desteği’ni kırmak mı? Açıklamasına bakılırsa, sorunun cevabı ikinci şık. Yani Kulüpler Birliği’nin ortak desteğine karşı çıkma...
Geçtiğimiz dönem Galatasaray’da Başkanlık yapan Duygun Yarsuvat, deyim yerindeyse ‘sözünün eri’ olarak tanındı. Yarsuvat, kasım ayında başkanlığa aday olduğunda, adaylığının sürecini 7 ay olarak belirlemişti. Aynı başkan, takımı Şampiyon olacağını bile bile günü-saati geldiğinde bıraktı. Duygun Yarsuvat ismi, şimdi Galatasaray tarihinde ‘35. Başkan’ olarak yazıyor.
Şimdi sormakta yarar var; 1- Sayın Yarsuvat madem başkanlık hoşuna gitti, neden Galatasaray’ı ‘kısa’ sayılacak bir dönem yönetip, şimdi Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı’na aday oldunuz? Öyle ya madem federasyona katkının olmasını istiyorsun, bu desteği yönetimlere girerek de yapabilirsiniz. Sanırım hiç kimse buna hayır diyemez…. 3- Yine insanın sorası geliyor. Madem federasyonlar ‘özerk’ bir yapıya sahip, neden 14 kulübün, kendi federasyonlarını (TFF) ortak oy vermesine karşı çıkılıyor. 4- Diğer bir soru ise, aday olması için 60 oy toplayamaz, bunun karşı söylemi ‘Seçim olur, biz girmez isek kanun yoluna gideriz.’. Sayın Yarsuvat’ın buradaki söylemlerinden anladığımız ‘hukuku’ ne kadar bildiğine vurgu yapmak…
Açıklamalarının sonunda Galatasaray eski Başkanı ne diyor; ‘Beraber hareket ettiğimiz kişiler içinde her takımdan isim olmakta.’ Duygun Yarsuvat bu yaklaşımına karşın Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Göksal Gümüşdağ’ın, 14 kulüp ile harekete geçmeleri…
Bizim arkasında durduğumuz bir tezimiz vardı. Neydi o; ‘Sorunu ortaya koyduğunuzda, alternatifini sunmazsanız, o sorunu siz ikiye katlamış olursunuz… Evet, muhalefetin görevi iktidarın eksik bıraktığını tamamlamak. Diğer türlü, mevcut sistemi de kilitlemek anlamına geliyor. Ki sanırım bunu, Galatasaray’da ‘kısa’ da olsa başkanlık yaşamış ve o hayalini TFF’de sürdürmek isteyen Duygun Yarsuvat istemez….
CEZA ÜSTÜNE CEZA…
Kulüpler Birliği Vakfı, kulüplerin gelirlerini artırma düşüncesi ile ‘Süper Ligin Şirketleşmesi’ projesine imza attı. Gerçekleştirilen proje ‘para’ kaynaklı olunca da elbette ki, gelir olduğu gibi gideri de olacaktır. TFF’nin Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu kulüplere geçen sezon toplam 22 milyon 914 bin 331 ile ceza yağdırmış. Bu kulüp bütçelerinden Federasyona akan ‘sıcak’ para kadar, fair-play dediğimiz sportmenlik-centilmenlikten ne kadar uzak kaldığımızın rakamlarla izahıdır…
Rakamlar gösteriyor ki, Beşiktaş para ve tribün kapatma cezalarında ilk sırada…. Para cezası alan başkanlar da Trabzonspor Kulübü Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, futbolculara verilen para cezalarında ise Fenerbahçe ilk sırada yer alıyor.
Bu araştırmanın altına da bir not düşülmüş; ‘Ceza bedelleri futbol konusundaki projelerde kullanılıyor.’ Biz de ayrı bir not düşüyoruz; Bu demek değil ki ‘Takımların ceza alması teşvik edilmeli!..’ Ne dersiniz Türkiye Futbol Federasyonu’nun sayın başkan adayları…Bu tespitler sizin yeni projelerinize bir ipucu olsun.