Öyle bir gün gelecek ki; kafirler, aç kurtların leşe saldırdıkları gibi size saldıracaklardır. Sahabe sorar: ”Biz o gün sayıca az mı olacağız Ya Rasûlallah?”  ”Hayır! Aksine sayınız fazla olacak. Ama selin önündeki çer çöp gibi olacaksınız.  Üstadım yüreğinize sağlık. Onlar (Ulu Camide toplananlar) şuurlu müslümanlrdı. Henüz iyice soğumamış Osmanlı ocağında ısınyorlardı. Biz laik atmosferde buza kesmişiz. Bu insanlardan bir......olmaz. Çer_Çöp sokaklarda havlar dururlar. Allah ümidiizi yitirtmesin

Selamün aleyküm kıymetli arkadaşlar daha önce değişik alanlarda paylaşım yaptım aynı duyguları bu alandada paylaşıyorum ilk önce şunu paylaşayım hocanın birisi CHP'yi analiz ederken kısa ve öz olarak Cehenneme Hazırlama Partisi benzetmesi yaptı ikinci olarak CHP Siyonizm den daha lânet bir kurumdur sebebi ise Siyonizm yahudi olarak biz Müslümanlara düşmandır CHP ise bizden gözükerek biz Müslümanlara geçmişte zulümde sınır tanımamıştır aynı zalim kâfir zihniyet devam etmektedir ayrıca sayın dışişleri bakanının haddini aşma diye CHP başkanını uyarması durumun vahametini ortaya koydu yazacak çok şey var ama zamanım yok Allah'a emanet olunuz

Selamlar. Bunların kafaları dışarıda, ayakları içeride, mankurtlaştırılmış, kendi Vatanını, milletini, ekonomisini yok etmeye çalışan yıkım ekibi. 5 inci kol faaliyeti de diyebilirsiniz. Bunlara çok yakışır. Şu soruyu da rahatlıkla sorabilirsiniz Siz bu ülkenin değil hangi ülkenin mensubusunuz? Yunanistan'ın, Selanik,in olabilir mi? Sabahat tayci siyonist olabilir mi?

Bir müslüman kendi yerli ve milli değerlerine! Yerli ve milli mallarına! Devletini milletini vatanını ve bu havayı soluyup ta bu havaya boykot çağrısı yapıyorsan? Sen milli ve yerli değilsindir.

Türkiye Tayyip Erdoğan sayesinde çok büyük gelişmelere imza attı bundan sonra da atacağına inanıyoruz CHP bunun önünden gel olamaz

Sebep kim olursa olsun ister muhalefet ister iktidar Türkiye'deki tansiyonun düşürülmesi ve hayatın normale dönmesi gerekmez mi

CHP'den ne bekliyordunuz tek parti döneminin artı bu partiden bu ülkeye hayır gelir mi hele onlar önce bir dinle ve dindarlarla bir barışsın

Türkiye ne zaman huzur ve istikrara kavuşsa bu CHP çomak sokuyor ve ülkeyi karıştırıyor

Bu CHP hakkında az bile yazmışsınız Türkiye'yi kaosa sürükleyen CHP oligar sisidir

Erken seçim yaklaşıyor

chp bir siyasi parti değildir,millete dilini dinini unutturmaya memur bir müessesedir. NF Kısakürek

ES selam üstadım Yüreğine sağlık düşüncelerimi söylediniz bugün CHP gerçekten kırmızı kitaba girecek ülke ve millet düşmanıdır 560 milyar uçmuş hiç söz eden yok kendi şikayerçilerini kendilerine şikayet ediyor bu kadar geri zekalılık bu kadar olur vesselam

Bu CHP denen parti var ya İsmet inönü'den beri zalim

Düşüyorum da CHP yi ölçüp biçiyorum ne salata olur ne cacık değişmeye niyetli değiller elleme öyle kalsınlar

CHP zaten Müslümanların parasıyla kurulmuş bir parti Cumhuriyet döneminde Pakistan ve ortadoğu ülkeleri Türkiye'de hilafet kalkınsın diye para gönderdi Mustafa Kemal de o parayla Bir kısmıyla iş bankası'nı kurdu bir kısmı ile CHP. CHP'nin iş bankası'ndaki hissesi oradan geliyor

Zor dostum zor

Kılıçdaroğlu nu" hafız é bile ettiniz ." bütünleştirici" imiş ! Yav Erdoğan ın anasına küfreden , her türlü yalan, iftira eden CHP yi PKK ya yaklaştıran adama mı bütünleştirici. idi ? sahi bunu derken bildiğin halde mi ,saf olduğun için mi, yoksa sempati duyduğun için mi ?

Sayın yazar Kenan Evren % 90 a yakın oy aldı. Reis'in % 52 si neki....

Bu ülke ne Turplar gördü geçirdi. Hesap soracak da hırsız onunda kırıklığı var o yüzden bişey çıkmaz bu ülke yahya Demirel'in, cavit Çağlar'ın özalların iski'lerin tuncay mataracı nın ne yolsuzluk ve ihaleye fesatlıklarını gördü de kimse birgün bile hapiste yatmadı. Fırsat bulan Beytülmaldan kılıf bulup bulup soyuyor. Nasıl adalet varsa anlamadım kimse de birbirine şikayetçi olmuyor. Milletin a...na koyduk diyen müteahhit hâlâ devletten ballı ihale alıyor. Amerika'ya ihlas finans Merkezi'nin bavullar dolusu parasını çalarak kaçıp sığınıp amerikan vatandaşı olan Enver ve mücahit Ören e bugün türki devlette milyar dolarlık enerji ihalesi verdirildi. Soygunu rahat yapmaları sağlandı aman ha türkiye gazetesinde aleyhte yazı yazma yeter mi deniliyor. CHP'li muhalefet de daha gelmeden bu kadar para yemeyi becerebiliyorsa sen düşün yarın iktidara geldiğinde nereleri satmaz? Allah korkusu yoksa korkacaksın. Kabahat bizde biz seçiyoruz bu hırsızları. Turpun kabahatin büyüğü bizde elimizle gözümüzü çıkarıyoruz.

Bunlar katıksız İngiliz dölleri

CHP geliyor bu çabaniz ondan degilmi Hiç kimse merak etmesin korkulu ve cele faydası yok

Ben yıllarca CHP'ye oy verdim lakin gelinen noktada gördüm ki bizim CHP bırakın iktidar olmayı bir sonraki dönem muhalefette bile kalamaz

CHP kafası hiç değişmez okumuş da cahili de aynıdır

Sayın yazar cehape din adına siyaset yapmıyor ve dindarlık vasfını da sahiplenmiyor. Onun için yaptıklarını pek de kale almam.

Doğru CHP'nin PKK fan bir farkı yok

Her olayda Türkiye'nin karşısında yer alanlar neden anında Ekrem için toplandı? İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "suç örgütü liderliği", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık" ve " terör örgütüne yardım" gibi çok ciddi suçlamalarla gözaltına alınırken, her zaman Türkiye karşıtı kararlarıyla ortaya çıkan Avrupa Konseyi ve İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) İmamoğlu'na destek için acil toplanarak İmamoğlu ile tam dayanışma içinde olduklarını açıkladı, soruşturmaları kınadı. Her olayda Türkiye'nin karşısında yer alan ancak İmamoğlu'na yönelik soruşturmalarda hemen destek toplantısı düzenleyen Avrupa Konseyi'nin ve İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (HRW) geçmişlerini biliyor muyuz? Ya da  PKK için neler yaptıklarını? Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM), Türkiye'nin  mücadelesini eleştiren ve terör örgütünü meşrulaştırmaya çalışan raporları onaylamıştı. Örneğin, "Hukukun Üstünlüğü ve İnsan Haklarına Yönelik Büyüyen Bir Tehdit Olarak Ulus Ötesi Baskı" başlıklı raporda  toplumsal hareket olarak tanımlanmış ve darbe girişimindeki rolü görmezden gelinmişti. Ayrıca, 2013 yılında konsey meclisinde kabul edilen bir karar metninde, "terörle mücadele" ifadesi yerine "Türk devleti ile PKK arasındaki mücadele" ifadesi kullanılarak, PKK'nın terör örgütü niteliği göz ardı edilmişti. İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) ise bu süreci “siyasi bir baskı aracı” olarak nitelendirerek, Türkiye’de yargı bağımsızlığının giderek zayıfladığı yönünde açıklamada bulundu. HRW Türkiye Direktörü Emma Sinclair-Webb, İmamoğlu’na yönelik hukuki sürecin muhalefeti sindirme amacı taşıdığını belirterek, bunun demokratik değerlere zarar verdiğini savundu. HRW geçmişte Türkiye’nin terörle mücadele politikalarına sert eleştiriler yöneltmiş ve özellikle PKK bağlantılı teröristlere yönelik operasyonları "insan hakları ihlali" olarak değerlendirmişti. Balkan Insight gazetesinde yayınlanan bir rapora göre HRW, yurt dışında Türkiye karşıtı faaliyetlerde bulunan kişilere yönelik iade taleplerini ve operasyonları “baskıcı uygulamalar” olarak nitelendirmişti. Üstelik 2021'de Kenya'da yakalanan elebaşı Fethullah Gülen'in yeğeni Selahattin Gülen için ise Kenya'yı ayağa kaldırarak teröristin yakalanmasının hukuksuz olduğuyla ilgili kampanya başlatıldı. HRW’nin bu tutumu, Türkiye’nin ulusal güvenliğini tehdit eden terör örgütlerine karşı mücadelemizi baltalamaya çalıştığını ve terör örgütlerinedestek sunduğu yönünde tepkilere neden olmuştu. Bugün ise Avrupa Konseyi ve İnsan Hakları İzleme Örgütü(HRW) gibi terör sevici Türk düşmanı kurumların Ekrem İmamoğlu'na destek vermesi geçmişte  PKK lehine alınan kararlarla birlikte değerlendirildiğinde, İmamoğlu'nu destekleyenlerin terör örgütleriyle aynı safta durduğunu göstermektedir. Bu durum, İmamoğlu'nun da bu örgütlerle aynı safta yer aldığına dair açık bir kanıt teşkil etmekle birlikte kendisinin Türkiye aleyhtarı Küreselci-Liberal grupların bir projesi olduğunu da gözler önüne sermektedir. Sadede gelinirse, Bay Ekrem'e yapılan operasyonlardan dolayı halk kitlelerini manipüle ederek hukuka aykırıymış izlenimi yaratan CHP'nin ve bilhassa CHP seçmeninin sorgulaması gereken konu, Avrupa Konseyi ve HRW gibi PKK lehine kararlar alan Türkiye düşmanı kurumların neden İmamoğlu'na destek açıklamaları yaptığıdır.

Bu sefer “Gezi” neden Saraçhane'den çıkamadı? Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alındığı 19 Mart sabahı CHP Genel Başkanı Özgür Özel de, Saraçhane'ye koşmuş ve herkesi "direniş"e davet etmişti. Bunun ne demek olduğunu bilenlerin, "Halkı sokağa mı çağırıyorsun" uyarısına ise; inadına "Evet... Evet..." cevabı vermişti. Peki 6 gündür Saraçhane'de yaşananlar ne ifade ediyor? Sokak gösterilerinden, İmamoğlu'nun soruşturmasına nasıl bir etki beklendiğini bilmiyoruz ama toplananların da zaten "İmamoğlu" diye bir derdi olmadığını görüyoruz. Hatta; birçok CHP'li yöneticinin bile bu soruşturmayı canı gönülden desteklediğini, "Partideki enfeksiyon temizleniyor" diye sevindiğini biliyoruz. Bakın; "Tahmin ediyoruz" demiyorum! Mansur Yavaş'ı, "Paçavra" çıkışından sonra; DEM'den dilediği "özür" ile gibi buruşturup atan Özgür Özel'in, İmamoğlu vesayetinden kurtularak kazandığı özgürlüğünü, "6 Nisan Olağanüstü Kurultayı" ile tescilleyerek Külliye'ye yürümeyi plânladığını düşünüyorum. O halde, İmamoğlu soruşturmasının en çok kazananı Özgür Özel, neden sesi kısılıncaya kadar "Sokak... Sokak..." diye yırtınıyor? Canım, mafya liderleri bile kurbanının cenazesine çelenk gönderirken, Özgür bey, sebeb-i iktidarı için birkaç damla timsah gözyaşı dökmesin mi? Çok daha önemlisi, İmamoğlu'nun kirli çamaşırları ortalığa saçıldıkça, Özgür Özel'i CHP koltuğuna indiren paraşütün de "ne mal" olduğu görüleceğine göre, tedbir almasın mı? Yani, 19 Mart'taki başlangıcın nerelere ulaşacağını iyi bilen Özel; plânlı stratejiyi hemen devreye soktu: Yalandan bile olsa bir kere dahi "Temizdir" diyemediği İmamoğlu'na destek gerekçesiyle; bu soruşturmayı "itibarsız"laştıracaktı. Böylece, verilecek cezalara da kimse inanmayacaktı. Delilleri yok etmek için İstanbul'u, hatta bütün Türkiye'yi yakmayı göze alan Özgür Özel, sokakları karıştırırken ekonomiyi de batırmak için "resmen" çağrı yaptı. Utanmadan ABD Başkanı; Türk ve Müslüman düşmanı Trump'ın 2019'da "Türkiye sınırı aşarsa ekonomisini mahvedeceğim" tehdidini, CHP'nin Başkanı olarak bildiğimiz Özgür Özel de "Türk ekonomisini; hatta dış politikasını dibe batırma" şeklinde tekrarladı. Yetmedi; 28 Şubat'taki CHP zihniyeti aynen hortlatıldı. "Cuntacı taşeron" bulamadığı için "kamplaştırma" işini bizzat üstlenen Özel, "Sarçhane bülbülü" olmayan medya mecralarını; isim isim saydı ve "düşman" ilan etti. Kayda geçsin; TürkMedya ve diğerlerinin kılına halel gelirse, müsebbibi Özgür Özel'dir! Kahve markasından ev aletlerine kadar bütün "yerli" firmaları düşman ilan etmenin, Ekrem İmamoğlu'na ne faydası var? Ama aylardır uygulanan "Katil İsrail mallarına boykot" çağrılarına, "Ayıptır ya, o firmalar binlerce insanı istihdam ediyor" gibi sinsi gerekçelerle karşı çıkan CHP'nin, şimdi o firmaların yerli rakiplerini "boykot" etmesinin sebebini; müstemleke zekalı olmayan herkes anlayabilir! Her Türk vatandaşının gurur duyacağı TOGG'u "boykot" listesine almalarını da... 2013'TEKİ "GEZİ"Yİ AYNEN UYGULADILAR Peki Taksim'de, 4 adet ağacın yerinin değiştirilmesinden "Gezi Kalkışması" çıkaranların, çok daha kullanışlı olan "İmamoğlu'nun önü kesiliyor" gerekçesini es geçmesi mümkün mü? Zaten CHP, iflâh olmaz bir "Gezi"cidir. 2013'ten bu yana Kavala'ya ağıt yakıyor; yeni gezilerin hasretiyle yanıyorlar. Nitekim Özgür Bey, Saraçhane'deki "kar maskeli" karanlık niyetli anarşistleri savunmak için Vali'ye koştu, "Yüzlerini açsınlar da fişleyin; okuldan kışkışlayın; öyle mi" dedi. CHP korumasındaki militanlar, "Gezi" ayaklanmasını, her şeyiyle bugüne taşıdı. Hatta "sembol" yaptıkları PKK'lı "kırmızı kadın"ın yerine, "Ramazan tarifesi" uygulayarak "semazen" diktiler! Gezi'de AKM'yi, kirli sloganların ilan tahtası yapmışlardı, Şimdi ise hizmet yeri olan İBB binasını kullandılar. Başbakan Erdoğan ve ailesi için AKM'ye astıkları hakaretleri, şimdi daha iğrenç biçimde tekrarladılar! Gezi'de öldürdükleri iki polis niyetine polislerimize "asit" attılar; "balta" fırlattılar. İmamoğlu'nun kapı önüne koyduğu Canan Kaftancıoğlu, DHKP-C'li kankalarını sokağa çağırdı. Çünkü mesele İmamoğlu değil; daha anlamadınız mı? Nitekim Saraçhane'de 6 DHKP-C'li, 9 PKK'lı olmak üzere 12 ayrı örgüte mensup onlarca terörist yakalandı. Diğer illerde gözaltına alınanların ise yüzde 40'ı terörist çıktı. Unutmayın ki, bir damla idrarın bir testi suyu pislettiği gibi, yüzbinleri vandallaştırmak için birkaç terörist yeter! Gezi alkoliklerinin Dolmabahçe Camii'ndeki pisliklerini, mübarek Ramazan günü Şehzadebaşı Camii'nde, daha da pisleşerek tekrarladılar. Hatta CHP Mebusu İhsan Cebelibereket'in, Meclis kürsüsünden kustuğu; "Ölülerinin kemiklerini bile mezardan çıkarıp atmak lazım gelir" nefretini eyleme dökerek, ecdat yâdigârı mezarlara saldırdılar![1] BU SEFER NEDEN "GEZİ"YE ÇIKAMADILAR? Abarttığımı düşünüyorsanız, mevcut görüntü sizi yanıltıyor demektir. 3-5 ağaçtan çok daha büyük bir motivasyonla başlayan tahriklerden, neden "Gezi" çıkmadığına birlikte bakalım: 1- Gezi'deki soytarılara karşı devletini; milletini savunması gereken bir Cumhurbaşkanı Vandalların mesajını almakla kalmamış, "Sen yarayı açık bırakırsan sinekler de üzerine konar" diyerek destek mesajı vermişti. Şimdi de, "Şiir okudu" diye hapse giren Erdoğan ile milletin canına okuduğu için için hesap veren İmamoğlu'nu aynı kefeye koydu, "Halkın iradesiyle seçilen belediye başkanlarına bu yanlışlar yapılmamalı" dedi ama artık "hariçten" gazel okuduğu için kimse umursamadı! Yani devlet, bu sefer "irade zaafı" yaşamadı; Gezi'deki gibi olayların gerisinde kalmadı; önceden tedbir aldı. 2- Gezi'de bilhassa sosyal medya tahrikleri ve kumpasları karşısında "amatör/yaya" kalan devlet, şimdi çok daha donanımlı ve dirayetliydi. Dezenformasyonu Önleme Merkezi belki de en yoğun haftasını geçirdi. Bütün yalanlar delindi, tahrik kumpaslarına anında cevap verildi. İzmir; Ankara vb. şehirlerde denediler ama bütün Türkiye'ye yaymaya güçleri yetmedi. 3- 28 Şubatı hortlatan fişlemelerin, rezil rüsva seviyede kalmasının sebebi ise, 1997'de CHP zihniyetinin tetikçiliğini yapan TSK yönetiminin, bugün aslî vazifesine dönerek milletin emrine girmesidir. Özgür Özel'in komutanlara olan öfkesinin, "Bir kenara yazdım" tehdidinin asıl sebebi de budur. 4- Şer cephesinin belini büken asıl eksiklik ise  desteğinden mahrum kalmasıdır. Taksim'de daha "masum" oturma eylemi sırasında, gösterici çadırlarını; içinde yatanlarla birlikte ateşe vermişlerdi. bütün Türkiye'yi yakan Fetullahçı müdürler, göstericilere yakın mesafeden 150 bin biber gazı fişeği; 300 ton boyalı su sıkan devletçi(!) polisler yok artık. "Herkesi tahrik edin, bütün Türkiye'yi cehenneme çevirin" talimatı veren haini de, bu hıyaneti aynen uygulayan polis üniformalı mankurtlar da sizlere ömür! 5- Bu sefer çok önemli bir eksik daha vardı. Özgür Özel'in bahtsızlığına bakın ki, Gezi'de; Taksim'e günler öncesinde kamp kuran Batı medyası, "I'm OK" diyen müttefikleri için kılını bile kıpırdatmadı. Çünkü Batı'nın da başı dertteydi ve Yaratanın hikmetine bakın ki; devası Türkiye idi! Aslında Özgür Özel, daha 15 gün önce Avrupa Parlamentosu'nda Türk yargısını jurnalledi ama hiçbir destek görmedi! Hâlâ imdat bekliyor olacak ki, Saraçhane'den "Nerede bu İngilizler" diye feryat etti. Zavallı... İngilizlerin, herkesi kullanıp çöpe attığını bilmiyor galiba. "Avrupa ülkelerinin bu dönemde Türkiye ile sürtüşmek istemediğini kabul etsek bile bütün Batı medyasının da aynı tavır değişikliği sergilemesi mümkün değil" diye mi düşünüyorsunuz? "Batı medyası, bir merkezden; bir düğmeye basılarak yönetilemez" mi diyorsunuz? İsterseniz, Yahudi işadamlarımızdan Jak Kamhi'nin şu ilginç hatırasını okuduktan sonra karar verin: "1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sonrasında başlatılan silah ambargosu Türkiye'yi rahatsız ediyordu; ancak Başbakan Bülent Ecevit, Barış Harekâtı'nın haklılığını dünyaya anlatmakta sıkıntı çekiyordu! 1975 yılında Ortaelçi Altemur Kılıç ve TÜSİAD Başkanı Feyyaz Berker başkanlığında oluşturulan bir heyetle ABD, Fransa ve İngiltere'de ikna görüşmeleri için görevlendirilmiştim. Fransa'ya gittiğimizde basın kuruluşlarının, Türkiye hakkında kötü bir atmosfer oluşturmaya çalıştığını gördük. Heyetteki işadamı dostum David Burla ile birlikte, Kuzey Afrika ve Fransa'daki Musevi cemaatinin liderliğini yürüten (Alman Yahudisi Rothschild Ailesinin Fransa sorumlusu olan) Elie de Rothschild ile buluşma ayarladık. Kendisine Türkiye'nin, asırlardır (Yahudiler gibi) baskı altındaki toplumlara nasıl yardım ettiğini ve 59 Müslüman ülke arasında İsrail'i ilk tanıyan devlet olduğunu anlattık. Verdiğimiz bilgilerden çok etkilenen Rothschild, (Fransa'daki Yahudileri organize eden bir dinî kurum olan) "Consistoire de France"in Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü'nü çağırdı ve 'Türkiye'ye karşı yürütülen menfi propagandayı durdurun' talimatı verdi. TV yayınları daha biz oradayken son buldu. Ertesi günkü gazetelerde ise Türkiye tamamen unutulmuştu! Hatta; Elie de Rothschild'in tavsiyesi üzerine İngiltere'deki Türkiye aleyhtarı yayınlar da bıçak gibi kesilmişti."[2] [1] TBMM Zabıtları, 3 Mart 1924, s. 66. [2] Jak Kamhi, Gördüklerim Yaşadıklarım, Remzi Kitabevi, İstanbul 2013, s. 231. Nuh Albayrak

CHP özellikle Kemal Kılıçdaroğlu’ndan sonra dine saygılı sol gibi kavramlarla dine saygılıyız görüntüsü veriyordu. Aslında bu görüntü, gecenin karanlığında kuzu postuna bürünmüş Çakal'lıktı, Ancak, bu son yaşanan gelişmelerden sonra Kurt sahaya indiğinde Çakalların nasıl kaçacak delik aradığında hep birlikte şahit olduk. Bence Çakal'ları tanıma adına çok hayırlı oldu. Siyasi çıkarları için öğrencileri tahrik edip sokağa dökmekten çekinmeyen sadece firmaların siyasi görüşlerini beğenmediği için boykot yapan, yurt çapında 2 Nisan’da Boykot yapmaya kalkan #chp özüne döndü. Bu öz; 5 Mayıs 1960 tarihinde, Ankara'da, Demokrat Parti aleyhtarı öğrencilerin yaptığı protesto eylemi 555K şeklinde tarihi kayıtlara geçen sivil itaatsizlik yürüyüşünün ana organizatörü olarak ortaya cıktı. #chp ’nin kamu kurumlarını hedef alması da yeni değil 1991 de SHP yani CHP'nin 30 vekili #trt'yi basmıstı. Tarih tekerrürden ibarettir. CHP değişmez bazen değiştik dese de gerçek yüzünü gizleyemez. Hani güzel bir ata sözümüz var, "Katranı kaynatsan olur mu şeker,Cinsini sevdiğim cinsine çeker." #chp' nin hali aynen böyle. Üstad Necip Fazıl Kısakürek seneler öncesinde #chp yi çok güzel özetlemişti; “CHP bir parti değil, Türk'e dinini, dilini ve özünü kaybettirmeye memur bir katliam müessesesidir.”

CHP'nin Faşizmle flörtü epey eskilere dayanır Bakın 1934 yılında Mussolini İtalya'sından Faşist kızlar öğretmenleriyle beraber Türkiye'ye gezi düzenliyor, Cumhuriyet gibi sözde Faşizm aleyhtarı gazetelerin baş sayfalarında okurun gözüne sokuluyordu Cumhuriyet, 16 Ağustos 1934

CHP, MİLLET ALEYHTARI İŞLERİN KARARGAHIDIR; KAPATILMALIDIR Sokak terörü nedir Allah aşkına

Bakın CHP nediyor Genel Başkanımız Özgür Özel:"İşine geldiğinde oraya buraya sataşan, ‘Mandacı, himayeci’ diyen Erdoğan… Amerikan mandasının, Trump'ın himayesinin peşinde olduğun net olarak ortaya çıkmıştır.Ama bil ki yapılacak ilk seçimde seni elimizden ne Amerika ne de Trump kurtarır!" Sayın Şanlidağ, ne dersin bu CHP iktidar olabilir mi

Gazze, Han Yunus, Refah ve Gazze Şeridi’nin her bir karışı şu anda boğulmuş durumda... Âlim, muhterem Dr. Muhammed Ratıb en-Nablusî’den bize bir dua mesajı ulaştı. Bugün bu duayı yaymamızı rica etti. Biz de yayıyoruz. Herkesten bu duayı yüksek sesle okuyup Allah’tan gerçekten yardım dileyerek "Âmin" demesini ve bu duayı yaymasını rica ediyoruz. --- DUA: Ey dayanağı olmayanların dayanağı olan Allah'ım, Ey sığınağı olmayanların sığınağı olan Allah'ım... Ey zayıfların koruyucusu, helak olanların kurtarıcısı... Ey büyük umutların sahibi, ey Aziz, ey Cebbar, ey Kudret Sahibi... Allah’ım! Sana zayıflığımızı, acizliğimizi şikâyet ediyoruz. Allah’ım! Ey dualara cevap veren, ey korkanların emniyeti olan Allah... Gazze’deki kardeşlerimize yardım etmeni diliyoruz. Allah’ım! Gazze’deki kardeşlerimize yardım et, yardım et, yardım et. Allah’ım onların sıkıntısını gider, ferahlık nasip et. Allah’ım düşmana karşı oklarını isabetli kıl, sayıca az da olsalar güç ver, zaferi onların lehine çevir. Çünkü Sen her şeye kadirsin. Ey Celal ve İkram sahibi olan Allah’ım, Ey Hay ve Kayyum, ey Vedûd, Arş’ın sahibi, Ey başladığını yeniden başlatan, dilediğini yapan Rabbimiz... Allah’ım! Gazze halkına merhamet et. Onlara yardımını gönder. Onları bulutlarla gölgelendir. Meleklerinle ve rahmetinle onları sarıp kuşat. Af ve inayetinle onları koru. Onların sırtını güçlendir, kalplerine sebat ver. Onlara huzur, barış, güvenlik ve iman indir. Kalplerine nur, kulaklarına nur, üstlerine, altlarına, sağlarına, sollarına nur ver. Yâ Rabbi, Yâ Allah, Yâ Allah, Yâ Allah... Ey güçlü ve yüce Allah, Ey mazlumların yardımcısı, müminlerin velisi... Rahmetinle, affınla, cömertliğinle, kereminle, ihsanınla senden istiyoruz: Şehitlerini kabul eyle, hastalarını şifa ile iyileştir. Anneleri, dul kadınları, yaşlıları, yetim çocukları rahmetinle kuşat. Onların senden başka kimsesi yok. Yardımcısı da sensin, merhamet edeni de, vekili de sensin. Allah’ım zalimleri zalimlerle vur. Kâfirleri ve din düşmanlarını Gazze’den mağlup, yıkılmış ve helak olmuş şekilde çıkar. Zalimlerin birliğini boz, topluluklarını dağıt. Kim Gazze’ye düşmanlık ve nifak getirmek istiyorsa, onu paramparça et. Onları sayıca yok et, hiç kimseyi geride bırakma. Salât ve selâm Efendimiz Muhammed’e, âline ve ashabına olsun. --- Lütfen bu duayı yayabildiğiniz kadar yayın. Gazze halkından gelen bir istek üzerine, sadece bugün yayılmasını istiyoruz. Sayı önemli değil, herkes kendi çevresine ulaştırmaya çalışsın. Allah hepinizden razı olsun. – Dr. Muhammed Ratıb en-Nablusî

TRT, boykot paylaşımı yapan Aybüke Pusat’ı dizi kadrosundan çıkardı. Bence TRT, doğru olanı yaptı. TRT Genel Müdürü Prof. Dr. Zahit Sobacı, Aybüke Pusat’ın Teşkilat dizisinden boykot çağrısı ile ilgili paylaşımları gerekçesiyle çıkarıldığını duyurdu. Açıklamada TRT projelerinde yer alan kişilerin “ülkemizin ekonomisini hedef alan, siyaseti ve toplumu dizayn etme amacı taşıyan, milleti kutuplaştıran bir siyasi kampanyanın” parçası olamayacağı vurgulandı. Demişsiniz. Akşam teşkilatı izledik Aybüke rolünü devam ettiriyordu

Chp geliyor.desene.baksana herkes chp chp

Aylardır gazzenin sesi olan gazetecilerin çadırı hedef alındı. Şehidler var. Yaralılara dua edelim. Allah imtihanlarında gazze halkına sabır,biz ümmete feraset bahşeylesin.

Sayın yszar, siz İslami yönü olan bir gazetecidiniz. Allah razı olsun güzel konulsrafa deginiyorsunuz. Gazze konusunda yazın ne olur. Gazze bitiyor. Kudüs davası ölüyor

 Başlangıçta iyiler sorunlar da yemeye başladı

İbrâhim 38. Rabbimiz! Şüphesiz ki sen gizlediğimizi de açıkladığımızı da bilirsin. Yerde ve gökte hiçbir şey Allah’a gizli kalmaz. 39. Yaşlılığıma rağmen bana İsmâil’i ve İshak’ı armağan eden Allah’a hamdolsun! Şüphesiz rabbim duaları kabul edendir. 40. Rabbim! Beni ve soyumdan gelecek olanları namazı devamlı kılanlardan eyle; rabbimiz, duamı kabul et. 41. Rabbimiz! Hesap kurulacağı gün beni, anamı, babamı ve müminleri bağışla.”

CHP, cadı kazanı gibi kaynıyor. Gidişat kötü

CHP nin izlediği siyasetin toplumda karşılığı yok son yerel seçimde nasıl birinci parti oldu. Madem dediğiniz gibi bakanlar neden marketlerde gezmeye başladı. Peki sizce memleketin yüzde 80 inin yoksul bırakıldığı kapitalist ve sermaye dostu Ak parti politikalarının halkta karşılığı ne kadar. 2002 de milletin Erdoğan ile ilgili de tereddütleri vardı ancak deprem ve ekonomik sıkıntılar denemekten ne zarar gelire getirdi milleti. Kemikleşmiş oy da hikaye. CHP ve MHP barajı geçemedi bu ülkede halktan kopmamak gerek