Çünkü insanlar kuran Türkçe okuyup anlayınca ne kadar anlamsız şeylere inandıklarının farkına varıp dinden uzaklaştılar

Lozan Antlaşması üzerine yapılan tartışmalar, tarihsel gerçekliklerin ötesinde, ideolojik ve spekülatif okumaların odağı olmuştur. Yazıda dile getirilen "Lozan bir tapu senedidir" argümanı ve bunun "önceki Osmanlı yapısının tasfiyesi" ile ilişkilendirilmesi dikkat çekici ancak yanıltıcıdır. Lozan, savaş meydanlarında kazanılmış bir bağımsızlığın diplomatik tasdikidir. Mondros Ateşkes Anlaşması sonrası Sevr’i dayatan güçlere karşı milletin verdiği bir mücadele sonucu kazanılmıştır. Saltanatın kaldırılması, Cumhuriyet’in inşası için atılmış bir adımken, yazıda iddia edildiği gibi “devletsiz” bir pozisyon değil, ulusal bağımsızlığın temel taşıdır. Osmanlı Devleti’nin, kapitülasyonlar ve borçlarla bağımlı hale gelmiş bir yapıdan başka bir şey olmadığı ortadadır. Lozan ile bu prangalar çözülmüş, modern Türkiye’nin temelleri atılmıştır. “Muahede-i hafiyye” iddiaları ise somut belgelere dayandırılamayan, tarihin karanlık noktalarına atfedilmiş söylentilerdir. Hilafetin kaldırılması ise dini bir makamın siyasi otorite üzerindeki tahakkümüne son vermiştir; bu, bir bağımlılık değil, bir özgürleşme hareketidir. Hilafetin kaldırılması, İslam’ı baskı altına almak için değil, dini siyasetten ayırarak halkın özgürlüğünü sağlamak amacıyla yapılmıştır. Yazıda dile getirilen "Türkçe ezan, camilerin ahır yapılması, İslam’ın milli bir din haline getirilmesi" gibi iddialar, dönemin zorlukları ve uygulamalarını bağlamından koparan bir bakış açısını yansıtmaktadır. Evet, Türkiye modernleşme sürecinde laikliği benimsemiştir; bu, İslam’ın ruhunu değil, onun siyasete alet edilmesini engellemiştir. Bugün, Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde camilerimizin dolup taşması, ezan seslerinin her köşe başında yankılanması, Türkiye’nin İslam’la bağlarının ne kadar güçlü olduğunun bir göstergesidir. Bu süreç, Lozan’ın ve Cumhuriyet reformlarının sonuçlarının doğru okunması gerektiğini gösteriyor. Cumhuriyet döneminde bazı camilerin müzeye dönüştürüldüğü ya da kapatıldığı bir gerçektir. Ancak bu uygulamaları, devletin dine baskı politikası olarak görmek yerine, dönemin ekonomik, sosyal ve mimari ihtiyaçları bağlamında değerlendirmek gerekir. Ülkenin bugün her köyde, her mahallede camiler inşa edebilme gücüne erişmiş olması, Türkiye’nin Cumhuriyet reformlarını toplumsal refah ve maneviyatla dengelemeyi başardığını gösterir. Lozan’ı kesilmesi gereken bir düğüm olarak görmek, tarihi yanlış okumaktan öteye gitmez. Bu antlaşma, Türkiye’nin uluslararası sahnede bağımsız bir aktör olarak tanınmasının belgesidir. Bugün milli kimliğimizi koruyor ve dinimizi özgürce yaşıyorsak, bu, Lozan’ın sağladığı bağımsızlık zemininde mümkün olmuştur. Türkiye’nin geleceği, geçmişini karalamaktan değil, bu geçmişten ders çıkararak ilerlemekten geçer. Her türlü yeniliği, özellikle de laiklik gibi milli kimliğimizi güçlendiren unsurları doğru anlayarak, güçlendirmeliyiz. Lozan, bir pranga değil, bağımsızlığımızın tapusudur ve bu gerçeği tarih değil, milletin kendisi yazmıştır. Selam ve dua ile. Hayırlı Cumalar...

fransız gavurunun laikliğini, avrupanın kanunlarını getirdiler ..ALLAHIN kanunlarını kaldırdılar..EZANI TÜRKÇELEŞTİRİRKEN HAYDİ NAMAZA diyemediler..aynen ARAPÇA bıraktılar..millet namaza gider diye korktular..şimdi bunlar ortaya çıkınca hazmedemeyip kuduruyorlar..

Mustafa Armağan abim ne yapalım da tekrar bu Anadolu topraklarımızı hasretle beklediği İslam'la şereflendirelim. Bence öncelikle tahkiki imana sahip müslüman gardaşlarımızla vahdaniyetimizi sağlayalım. Gerisi gelir Allah'ın izniyle.

Kur'an in Türkçe okunmasını istemezler, çünkü söylenenler boş şeylerdir. Bunu insanların öğrenmesini istemezler.

Allah Celle Celalühü Tövbe suresinin 18 inci ayetinde #Allah’ın mescitlerini ancak Allah’a ve âhiret gününe inanan, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve sadece Allah’tan korkan kimseler gerçek mânada îmâr edebilir. Doğru yola ermiş olmaları umulanlar işte bunlardır.# Allah Zuhruf suresinin 74 -79 ayetlerinde: Suçlular ise şüphesiz cehennem azabında ebediyen kalacaklardır. Hiçbir zaman onların azapları hafifletilmeyecektir. Onlar orada ümitsiz kalacaklardır. Biz onlara zulmetmedik fakat onlar kendileri zalim idiler. O suçlular Cehennem zebanisine Ey Mâlik hiç olmazsa Rabbin canımızı alsın diye çağırışırlar. Màlik de siz bu azapta bekletileceksiniz derler. Allah şöyle der: Şüphesiz biz size dünyada Peygamber vasıtasıyla hak bir din gönderdik fakat bir çoğunuz bu Hak Dini sevmediniz. Buyurmaktadır

Kafirler için yaşasın cehennem! Bunları yapanların ateşleri bol olsun..

Gerekceye lüzum yok. Adamlar dine,bu millete düşman oldukları için pilanli çalışma yapmışlar.

Türk toplumu; ne Afganistan halkı, ne İran halkı ne de Arabistan halkıdır. Siz bugün bu yazılarınızı ve eğitiminizi Türkiye Cumhuriyeti sayesinde kazandınız unutmayınız.Cahil bırakılan Türk halkı bu günlere kolay gelmedi. Cumhuriyete emek vermiş ve ülkemize kazandırmış olanları minnet ve şükranla anıyorum.

Bu zihniyet( bugün gizlesede) sadece islam düşmanı. diğer dinlerle bir meselesi yok. Bunlara Allah cc. fırsat vermesin.Bunlara destek veren müslüman görünümlü beyinsizleride ıslah etsin. amin

Allah Celle Celalühü Tövbe suresinin 18 inci ayetinde #Allah’ın mescitlerini ancak Allah’a ve âhiret gününe inanan, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve sadece Allah’tan korkan kimseler gerçek mânada îmâr edebilir. Doğru yola ermiş olmaları umulanlar işte bunlardır.# Allah Zuhruf suresinin 74 -79 ayetlerinde: Suçlular ise şüphesiz cehennem azabında ebediyen kalacaklardır. Hiçbir zaman onların azapları hafifletilmeyecektir. Onlar orada ümitsiz kalacaklardır. Biz onlara zulmetmedik fakat onlar kendileri zalim idiler. O suçlular Cehennem zebanisine Ey Mâlik hiç olmazsa Rabbin canımızı alsın diye çağırışırlar. Màlik de siz bu azapta bekletileceksiniz derler. Allah şöyle der: Şüphesiz biz size dünyada Peygamber vasıtasıyla hak bir din gönderdik fakat bir çoğunuz bu Hak Dini sevmediniz. Buyurmaktadır

Dini hayattan koparanlarin Camileri amacindan saptiranlarin ,Osmanliyi yikanlarin.Duzenini kaldiranlarin .Yazisini degistirenlerin.Cehennem atesleri kabir azaplari bol olsun.

Türkiye Cumhuriyeti 29 Ekim 1923'te bir İslâm Devleti olarak kurulmuştur...Merak eden Kuruluş Anayasası'na (Kânûn-i Esâsî'ye) bakabilir...Bu devleti CHP falan da kurmuş değildir!!!1923'teki 2. TBMM'e muhâlif fikirlilere zâten pek geçit verilmemişti...29 Ekim1923'te Osmânlı bakiyesi üzerindeki henüz TBMM Hükûmet idâresi şekli Cumhûriyet'e tahvil ü tebdîl edilmiştir...Yani Hânedânlık'tan, bir âile idâresinden bütün bir milletin seçim yoluyla yani milletvekilleri vasıtasıyla teşkîl ettikleri kendi meclisi ve hükûmetiyle idâre usûlüne yani Cumhuriyet idâre tarzına geçilmiş oldu...

Laikçi yobazlar iyi okuyun bu yazıyı. Tabi rakı içip, heykel dikmekten zaman kalırsa.

HOCAM BİZLERE YILLARCA CEDDİMİZİ KÖTÜLEYİP,GÜNÜMÜZDE FİLİSTİNDE YAPILAN KATLİAMLARI GÖRMEZDEN GELEN, ZALİM SÖMÜRGECİ BATIYI, BİZLERE YILLARCA MEDİNİYET OLARAK ÖRNEK GÖSTEREN, EZİKLER, NE YAPARLARSA YAPSINLAR, ALLAH CC NURUNU TAMAMLIYACAK TIR....

Bugün de bunlar yönetime gelse aynı şeyleri yapmaktan çekinmeyecekleri gibi soykırımcı devletten aldıkları ilhamla daha beterini yapacaklarına eminim...

SAYIN HOCAM ALLAH SİZLERDEN RAZI VE DİĞER ARKADAŞLARDAN RAZI OLSUN BU LAİKLİK VE TÜRK MİLLETİNİN CHP TARFINDAN YAPILA DİN,,DİL VE ECDAD TARİHİNE DAYATMALARI GÜN YÜZÜNE ÇIKARMANIZIN SİZLERE MİNNATARİZ AMA BU YETERLİ DEĞİL BU GİBİ KONULARI ANCAK DAHA GENİŞ KAPSAMLI TV KANALI OTURUMLARLA TARTIŞILIR ÇÜNKÜ EMİN OLUN BU YAZDIKLARINIZA KİMSE ANLIYAMAZ ÇÜNKÜ 100 SENEDİR BU NECİP MİLLETE BEYNİNE VE ZİHNİNE SOYKIRIM YAPILDI VE BU GİBİ KONULARI ANLAMASI İÇİN TÜRK TOPLUMUNUN DİNDEN VE TARİHT EN GERÇEK BİR ALTYAPİSİ OLMASI GEREK AMA BUDA YOK ..SAYGILARILA,,,

1786 yılında inşa edildiği biline Gaziantep Nuri Mehmet Paşa Camii 1969 yılına kadar müze olarak kullanılmıştır. bu gözler de şâhittir.

ELİNE SAĞLIK HOCAM ALLAH C.C RAZI OLSUN ÖMRÜNÜZ BEREKET VERSİN İNŞALLAH AMİN. BAKAR GÖRMEZLER LERE NE GÖSTERSENİZ İNANMAZLAR.....PROJE ELEMANLARI DIR LAR DİNİ İSLAMA DÜŞMANLAR DIRLAR.....MÜSLÜMAN GORUMLU KAFİRLER ÇOKTUR....

Teşekkürler Mustafa Bey, CHP işte bu ! Şimdi soru şu: Böyle bir CHP ile işbirliği yapan dindar görünümlü partiler,cemaatlar vb gruplar Allah'ın huzurunda nasıl hesap vereceksiniz ?

Kur'an Türkçe okununca, insanlar hadisleri Türkçe okuyup anlayınca niye camiden ve dinden uzaklaşmışlar, orasını anlayamadım.