Sayın MEB ım sakın İNTEGRALİ lise müfredatından kaldırmayın.İNTEGRAL de sonsuz küçük kavramı bilimin bir sıçrama noktasıdır.Sonsuz küçük kavramı nesillere öğretilmez ise nesiller soyut düşünme yolunda çok önemli bir avantajı kaçırmış olurlar.Aslında üniversite sınavlarında matematikten yalnız fonksiyon, limit , türev ve integral sormalıyız.Tüm İngilizce öğretmenlerini lisede toplayalım, haftada 8 ders İngilizce okutalım, üniversite sınavlarında İngilizce matematik gibi ağırlıklı olsun.Evlatlarımız üniversite sınavlarında faiz problemi, hareket problemi çözeceklerine İngilizce öğrensinler.Eğitimi IQ dağılım eğrisine göre düzenleyelim.6.sınıfta yapacağımız bir sınavla ortalaması 3 ve yukarı olanlar liseye, [2,3) olanlar mesleki eğitime, 2 den az olanlar çıraklık eğitime aktarılmalıdır.Ortaokul ve liselerde çocuklarımıza dil öğretiminde okuma parçaları değil kitap okutarak dil ve anlama kazandırmalıyız.Aceleye getirmeyelim , bir yıllık bir eleştirileri takip imkanı verilsin.İmkanı olan bu bilgileri MEB bakanımıza iletsin.

Ah ali osman bey, ilk okul servisi çekiyorum inanın İstanbul dan kaçtım burası anadolu diye ama maalesef kız olsun erkek olsun ağızlarında bir küfürler var ki bu yaşıma kadar bırakın konuşmayı duymadım bile ki bu çocuklar bizim geleceğimiz mi hafazanAllah bunlar olsa olsa küfrün maşası olur ki biz bunlardan birde büyüğe saygı bekliyoruz ört ki ölem bu durumlar için söylenmiş olsa gerek yol verdiğimiz yaya elinde telefon ile kırıtarak geçiyor insanlık edesi bile gelmiyor merhametimizide çaldı bu nesil ümitvar olmak lazım zira müslüman ız amma işimiz çok zor bı yüzden Allah'ım içimizdeki beyinsiz sefihlerin yüzünden bizi helak etme dua mız vird imiz oldu vesselam

Ali bey,Newtonu ve Edisonu anladım da Bach'ı anlamadım ne alakası var?Bizim istedigimiz ve bize lazım olan;Egitimin Milli olması.

Yeni müfredatı uygulayacak öğretmenleri ne zaman yetiştirdik? Eski sistemde yetiştirilmiş öğretmenlere birden bire yeni kavramları öğrenmeyi, anlamayı ve anlatabilmeyi ne zaman öğrettik? Matematik müfredatındaki türevin pekiştirilmesi integral kavramını uygulamalı olarak öğretmekle yapılır. Her durumda, teoriyi azaltıp teorinin uygulamasını gerçek hayattaki örneklerle anlatmak ve öğrencilere yaptırmak güzel bir yaklaşımdır. Bunu bir üst seviyede üniversitelerdeki matematik derslerinde yappmayı planlamak da gerekir.

Sebep-sonuç ilişkisini kuran ve olaylara eleştirel bakan kişi nihayetinde dini olay ve ayetlerede aynı mantıkla yaklaşacaktır.Dolayısı ile bundan en fazla "tevhit" dini olan Müslümanlık zarar görür.Onun için eğitimde reform gibi yenilikler mutlaka Diyanetle birlikte götürülmelidir.(belki o zaman diyanet işleri başkanının neden "arapça "bilmediği halde o göreve getirildiği analitik düşünen kişiler tarafından sorgulanır....

Bu konu o kadar önemli ve bir o kadar da karışık ki ! Hem gelip geçen bütün bakanlar bu işi habire kurcalayıp durdular ki adeta çorbaya döndü! Aslında bu konuda söylenecek çok, pek çok şey var , sanki biraz da aceleye getiriliyor . Neler içerdiğini bilmeden de ne söylenebilir ki ! En önemli konulardan birisi de egitim boyunca sağlam bir ahlaki altyapı kazandirabilmektir.

Ben yaptım oldu mantığı işe yaramıyor, dünyada eğitim dönüşüm geçiriyor, ne zaman akıllanacağız,

Onu bunu bilmem benim bu müfredattan anladığımı yaşanmış bir hikaye ile anlatacağım şöyleki bizim mahallenin imami Hasan hoca Osmancıktan pirinç getirip boş zamanlarında satıyordu kendisi de osmancıklı zaten yeni pirinç geldimi sorardım hep o da haci abi bu pirinç öncekinden biraz daha iyi derdi sonra o pirinç biter yenisi gelirdi onu da sorardım iyimi diye hoca yine haci abi bu öncekinden biraz daha iyi derdi ve terane böyle sürüp giderdi .Şimdi bizim milli eğitim de aynen öyle.

evvelki günlerde İsmet Berkan önemli bir yazı yazdı kızı sınavlara hazırlanıyormuş diyor ki kızımdan büyük olan oğlum aynı şu an kızımın yaşadığı aşamayı geçene kadar annesi gizli özneyi bulma edat yakalama uzmanı oldu şimdi aynı şeyleri kızım için yapıyor fakat hiçbir kalıcılığı yok çünkü o da unutmuş ben de unutmuşum diyor. Yani benim anladığım demek istiyor ki arkadaş bizim ekranlarımız kıyafet olarak şıklık yarışına girmiş fakat linç ile linç girişimini ayırt edemeyen linç ettiler diye haber sunan veya güvenlik görevlisinin çabaları yeterli kalmayınca diye Türkçeyi katleden hanımefendiler tarafından işgal edilmiş mi evet işgal edilmiş öyleyse bizim mesela çarpım tablosu ile edat keşfetmek arasında bir bağlantı var mıdır yok mudur tartışmasına girecek kadar lüksümüz olabilir mi işte bence Berkan haklı olarak bunu soruyor. Elbette insanların mesela yabancı dil öğrenmek için elverisli bir zemini olmalı fakat bu işkence nedir arkadaş kalıcılığı olmayan şeyi niye ezberletiyorsun eğer edat veya iyelik ekini bulmayı ne yapıp edip mesela dertli dertsiz birçok insan bir toplumda çalışan inşaat makinelerini görünce niye hanımdan fırça yemeyi bile göze alıp eve geç gider o makineleri seyreder düğünlerde niye silah sıkma yarışına girer en çok güldüğü siyah beyaz filmlere niye reyting rekorları kırdırır gibi sorular eşliğinde bir uyarlama yapamiyorsan bırak arkadaş bırak ezberletmenin faydası yok. Once çocuğa hangi ülkede yaşadığını hissettireceksin mesela şu unlem şu parantez şu unlem diyip geçiyorsun haydi bakalım bütün öğretmenler söylesin çocuklar sizce soru işareti dediğimiz işaret yeryüzünde bir yargı kararına konu olmuş mudur diye sorsun bakalım. işte o zaman bu memleketin hukuk tarihinde tek örnek olan bir gazetenin (akitin) mahkumiyet alması için noktalama işaretleri metnin dışındadır dışında olan bu işaretlerden suçluyu yakaladım diye ceza veren bir ülkede yaşadıklarını hissedecekler. Bir hakim evet yazıda suç yok fakat noktalama işaretlerinde suç var diye nasıl karar verebilir böyle bir ülke nasıl olabilir diye belki o zaman sormaya başlayacaklar.Bu arada noktalama işaretleri sahiden yazının dışında mıdır sorusuna cevap verecek birileride çıkar tabii noktalı virgüle noktayı baz alarak isim veriliyor da sıra soru işaretine gelince niye noktalı çengel denilmiyor sorusunu sorabilen kişiler varsa

Yeni müfredata uyumlu olarak Türkiye Ÿüzyılı programı adım adım ilerliyor.Ağaç yaşken eğilir misali anaokulundan başlayıp zirveye çıkana kadarkcilere ögretmenl tarafından milli ve manevi