Yüce Rabbim Yüce İslam dinine hizmeti yaşama kaynagı olrak gören ve bunların uygulanması ögretilmesi yayılması için çalışan tüm mümin ve müminelerden rabbim razı olsun Sayın Cumhurbaşkanımız'ında rabbim yar ve yardımcısı olsun amin

Istanbul sözleşmesinden sadece bakanlari sorumlu tutup o bakanlarin emir eri olan sayin Cumhurbaşkanimizi sorumlu tutmamak adaletsizlik ve sayin Cumhurbaşkanimizida putlaştirmak degilmidir...

galubela da verilen iman sözleşmesi;"La ilahe illallah''kelime i tevhid sözüdür.saygılar.

Şevkicim, sen bu işleri bırak yoluna bak.... 

Allah Peygamber millet maneviyat diye diye zinayı fuhşu meşru hale getirdiniz.

Hocam Allah razı olsun, ellerinizden öperim. Duanıza amin diyorum.

Aile bakanlıği, İstanbul sözleşmesi,toprak koruma kanunu aile ve toplumun altına koyulan bir pımi çekilmış bonbadır. toplumü uzun vadede YÖK eder. Saygılarla.

Hocam: bu dönem,Müslüman gibi görünenler, İslama öyle zarar verdiki İslamdan konuşani kimse dinlemıyor? Adalet olmayan yerde şeytan gezer.

Hocam: 20 / 30 sene önce bu sistemi yerden yere vururdunz,bugün ne değıştıda,Tayip Erdoğani ve akp göklere çıkariyorsün? Türbani sebest etmekten başka ne yaptıler. Avrupa uyum yasaları altinda,İstanbul sözleşmesinde,kendi adamlarini kaydırmada,yolsuzlukta vs topluma ve İslam dinine telafisi mümkün olmayan hasarda başka ne verdiler? diyeceksinki yolyaptiler, hastane, adlıye, hapıshane vs yaptıler. ailesi ,ahlaği bozulmüş toplum yolu ne yapacak? Hoşça kal.

Şeytani şirk düşüncelerini sayarken demokrasiyi saymamanızı anlamadık hocam her demokrat müminmidir

İslam Sözleşmesini Kuranı Kerim Tanımlar! Bakara Suresi: Hani meleklere, "Adem için saygı ile eğilin" demiştik de İblis hariç bütün melekler hemen saygı ile eğilmişler, İblis (bundan) kaçınmış, büyüklük taslamış ve kâfirlerden olmuştu. ﴾34﴿” Araf Suresi : Andolsun, sizi yarattık. Sonra size şekil verdik. Sonra da meleklere, "Adem için saygı ile eğilin" dedik. İblisten başka hepsi saygı ile eğildiler. O, saygı ile eğilenlerden olmadı. ﴾11﴿ Allah, "Sana emrettiğim zaman seni saygı ile eğilmekten ne alıkoydu?" dedi. (O da) "Ben ondan hayırlıyım. Çünkü beni ateşten yarattın. Onu ise çamurdan yarattın" dedi. ﴾12﴿ Allah, "Şimdi in aşağı oradan. Çünkü senin orada büyüklük taslamak haddine değil! Hemen çık! Çünkü sen aşağılıklardansın" dedi. ﴾13﴿ Şeytan dedi ki: "(Öyle ise) bana insanların tekrar diriltilecekleri güne kadar süre ver." ﴾14﴿ Allah da, "Sen süre verilenlerdensin" dedi. ﴾15﴿ Şeytan dedi ki: "(Öyle ise) beni azdırmana karşılık, yemin ederim ki, ben de onları saptırmak için senin dosdoğru yolunun üzerinde elbette oturacağım." ﴾16﴿ "Sonra (pusu kurup) onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından sokulacağım ve sen onların çoğunu şükreden (kimse)ler bulamayacaksın." ﴾17﴿ Allah dedi ki: "Yerilmiş ve kovulmuş olarak çık oradan. Andolsun, onlardan sana kim uyarsa sizin, hepinizi cehenneme doldururum. ﴾18﴿ "Ey Âdem! Sen ve eşin cennette kalın. Dilediğiniz yerden yiyin. Fakat şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa zalimlerden olursunuz." ﴾19﴿ Derken seytan, kendilerinden gizlenmis olan avret yerlerini onlara açmak için kendilerine vesvese verdi ve dedi ki:(Öyle ise, yasak agacin meyvesinden yiyin ki melek olasiniz yahut cennet'te ebediyyen kalasiniz)" Rabbiniz size bu agaci ancak, melek olmayasiniz, ya da (cennette) ebedi kalacaklardan olmayasiniz diye yasakladi." ﴾20﴿ "Şüphesiz ben size öğüt verenlerdenim" diye de onlara yemin etti. ﴾21﴿ Bu sûretle onları kandırarak yasağa sürükledi. Ağaçtan tattıklarında kendilerine avret yerleri göründü. Derhal üzerlerini cennet yapraklarıyla örtmeye başladılar. Rableri onlara, "Ben size bu ağacı yasaklamadım mı? Şeytan size apaçık bir düşmandır, demedim mi?" diye seslendi. ﴾22﴿ Dediler ki: "Rabbimiz! Biz kendimize zulüm ettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz." ﴾23﴿ Allah dedi ki: "Birbirinizin düşmanı olarak inin (oradan). Size yeryüzünde bir zamana kadar yerleşme ve yararlanma vardır." ﴾24﴿" Şimdi Bundan ne anlıyorsunuz? Şeytan Yüce Allah ile konuşuyor! Yani şeytanın Yüce Allaha inanmaması gibi bir durum söz konusu mu? Hayır! Yani Yüce Allahın varlığına ve birliğine inanıyor. Yüce Allah ile konuşuyor! Peygamberler dışında insanoğlunun hangisi Yüce Allah ile konuştu? Meleklere inanmıyor mu? İnanıyor. Şeytan Meleklerle birlikte. Hatta melekleri gözü ile görüyor! Diğerleri? Kitaplara, peygamberlere, ahret gününe, kaza ve kadere de inanıyor. Şeytan cenneten kovuluyor çıkartılıyor! Cennete cehenneme inanmaması gibi bir durum da sözkonusu değil! Hatta Hz.Adem ve Hz.Havvayı kandırmak için cennete giriyor, Hz.Adem ve Hz.Havva’ya vesvese veriyor! Cenneti de bizzat gözü ile görüyor! İmanın bütün şartları tamam. O halde İmanın bütün şartlarına inanmak şeytanı kurtarmadığı gibi insanı da kurtarmaz! Bakın ayetin devamına dikkat edin! “ Dediler ki: "Rabbimiz! Biz kendimize zulüm ettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz." ﴾23﴿ “ Yani neymiş? İman yetmezmiş! Yüce Allaha boyun eğmek varmış! Hata yapar isen af dilemek varmış! KASDEN VE BİLEREK ALLAHIN EMİRLERİNE KARŞI GELMEK VE BUNDA ISRAR ETMEK (hata yapar emirlere karşı gelir ise hatasından dönüp pişmanlık gösterip Yüce Allahtan af dilenmesi istisna) ŞEYTANIN HZ.ADEME SECDE ETMEMESİ İLE EŞDEĞERDİR YANİ HA BU KİŞİ HA ŞEYTAN. Kasden ve bilerek Allahın emirlerine karşı gelmek şeytanın secde etmemesi ile eşdeğerdir! Kuranı Kerimin her yerinde kurtuluşa erenleri “İMAN EDENLER VE SALİH AMEL İŞLEYENLER” olarak tanımlıyor! Yani neymiş sayın yazar? İmandan başka Salih amel de lazımmış. Şimdi şunu söyleyebiliriz! Ameli şartlar (Allahın emrettiklerine uymak, nehyettiklerinden kaçınmak) yerine getirilmeden imanın şartları da bir işe yaramaz!