bende size bi anımı anlatayım 3. eşim evlendikten çok geçmeden çocuk odasına girip kapıyı kilitleyip polisi aramış.evden uzaklaştırma aldım.ne olduğundan haberim yok yani.ifadesini okudum emniyette.aman Allah ım ben ne gaddar ne cani adammışım .beni 5.kattan aşağıya atmakla tehtit ediyor demiş.şaka yapmıştım halbuki.önceki eşlerimede yapmıştım bu şakayı .işte zengin olmak için yapıyor kadınlar.benden boşandı.400 tl nafaka ödüyorum.ben sürünürken o bu 400 tl ile krallar gibi yaşıyor.hayatım mahvoldu.karardı.güneş doğmuyor benim için battı.bu kadın hakları kafamı fena bozuyor.devletten cesaret alıp zengin oluyor kadınlar bizim çocuk nafakamızla.biliyorum o çocuk hiçbirşey yemez imez.bu kadın biriktiriyo kesin

Size yaşadığım bir örnek vereyim; 2. eşim ile evlendikten çok geçmeden 5 ay kadar sonra evden uzaklaştırma aldım. Nasıl mı? Ufak tefek fikir ayrılıklarımız oluyordu, ancak birinde ben bile anlayamadım, çocuk odasına girip kapıyı da kilitledikten sonra polisi arayıp, eşim beni 6. kattan atmakla tehdit ediyor demiş, haberim yok yani... polis geldi kapıyı açtım ve durumdan öyle haberdar oldum. Polis eşliğinde önce devlet hastanesine, sonra polis merkezine götürüldük. Karımın oradaki ifadelerini okuduğumda "aman Allah'ım dedim, ben ne gaddar, ne cani insanmışım ya" dedim kendi kendime, öyle yalan beyanlarda bulunmuş ki anlamak mümkün değil. Ramazan ayı, önce 10 gün devamında 30 gün evden uzaklaştırma aldım. Sonuç boşanma aşamasındayız, aynen yazıdaki gibi, evden uzaklaştığım 40 gün içindeki evin kirasını, elektriğini, suyunu, doğalgazını da ben ödedim, ne bir özel eşyamı alabildim ne de ev eşyamı. Evlenirken kullandığım 60 bin TL kredi borcu bana kaldığı gibi, 20 tl civarı tutan takılar da gitti tabiki, ve şimdi tekrardan ev eşyası alarak ( oturma grubu, halılar, perdeler, beyaz eşyalar, yatak, tv vs. kendime göre 2+1 de yaşayabileceğim yeni bi hayat çiziyorum) yeni bir borç batağına sürüklendim. Mahkeme devam ederken dosyaya sunduğum kredi borçlarım, kredi kartları borçlarım, malum diğer ödemelerim sonra maaşımdan kalan 100 TL bile değilken, bunu belgeleriyle ispatlamama rağmen tedbir nafakası ödüyorum; Ne kadar biliyor musunuz: aylık 1000 tl, bir sene oldu sayılır mahkeme devam ediyor, ve inanıyorum ki bir de tedbir nafakasının artırımı davasıyla yüzleşeceğim. Her ay eksi 1000-1200 tl ile gidiyorum, borç borç, ne eş dosta yüzüm kaldı ne de bankaya gidecek durumum. Bu 1000 tl tedbir nafakasını sadece eşe ödüyorum, çocuk yok, düşünebiliyor musunuz? Bu durumda ben çileden çıkmayım da napayım. Aslı astarı olmayan bir beyanla ne hallere düştüm siz şahit olun. Yalan yazıyordur diyenlerin üstüne olsun bütün ahlarım. Kadın kısmı şeytanlaşırsa cellatları çoğalır bu böyledir malesef, çünkü o cellatları da şeytan idare etmeye başlar, öfke, kin, nefret, intikam hırsı her şeyi yaptırır. Düşünmüyo değilim bazı şeyleri, yapar mıyım? .... kendimden zerre kadar emin değilim.

Hocam; ağzınıza sağlık, çok doğru tespitler. Malesef bu zulmü besleyen de iktidar partisi.

Haykırmak isteyipte haykıramadıklarımızı dile getirmiş, tam isabet. istismara açık,haksızlıklara yol açan,aileleri dinamitleyen,daha fazla kadın cinayetlerine sebep olan bu kanunlar derhal değiştirimelidir yoksa Hükümet olarak bu vebalın altından kalkamazsınız. Oyalama değil ,en kısa zamanda icraat isziyoruz. Yazarımız ve Akit camiasınada böyle hayati önemi olan bir konuyu gündeme getirdikleri için Allah razı olsun,ecrinizi arttırsın diye dua ediyoruz

Sayın Davinci, ticari sır gereği kaç para kazandığını bilmediğin kişiye nafaka ödüyorsun.Kişisel verilerin gizliliği, özel hayatın gizliliği,uzaklaştırma kararları. Siz haklı durumda iken haksız duruma nasıl düşülür yaşamamışsınız. Sema Maraşlı hanımefendinin anlattığı gibi ki yorumlarda bir kaç kişi anlatmış.Şiddet ve bağlı gelişen kimsenin istemediği olaylar bu sebeplerden kaynaklı. Sebepsiz sonuç bir tek akıl hastalıklarında olur. O kişininde cezai ehliyeti yoktur.

Anlayamadığımız istanbul sözleşmesi ve toplumsal cinsiyet gibi uygulamalar açık bariz aile ve ahlak yapımızı bozmak için bu bariz belli ama hükmet neden bu konuda diretiyor onu anlamadık.REİSE açık açık sorup açık cevap alınmalı geçiştirme cevaplar kabul edilmemeli ...Bu işte bir iş var.

Kadınımız evlerini terk edince. İş hayatı vede dışarda gördüğü o sahte ilgi onu yanılttı.. Yarının kahramanlarını canı pahasına büyüten ve memlekete kazandıran annelerimiz evlerine dönmedikce yanliş devam eder. Gözden kaçan erkek degil evden uzaklaştırılan. Asıl kadınlarımız annelerimiz evlerinde degiller. Bir kactane katil hiç bizaman ailesini canı pahasına koruyan babaları temsil edemez. Milletizin erkegide kadınıda feminazi zihniyetinin esiri olmamalı. Buna muhatab olan yetkililerde gergini yapmalı.

Diline kalemine yüreğine sağlık bir erkeğin söyleyemediğini yada anlatamadığını çok güzel anlatmış yazmış.. teşekkürler..

Çok doğru ve hakikatli tesbitler inşallah mesaj gerekli yerlere ulaşır ve gerekli adımlar derhal atılır.. Sonuç olarak iyi veya kötü birşeye sebeb olmak, yapmak gibidir.. bunlara sebeb olanlara vebali yeterde artar bile...

Yazanlar doğru ama eksikler çok, bu yasalar sadece yasa tanıyanlar için insanın herşeyini alıp canından değerli olanları kacirirlarsa sonuç böyle dahada kötü olur, 10 yıldır çocuklarımı görmüyorum, suçluyum mağdurun ve cezam sürekli hapis , nedeni erkeğim, çocuklarım kaçırıldı, kanunlar sadece kadını koruyor, çocuklarım ailesiz yetim kaldı evim yıkıldı ve tekrar yıkılması kanuni, cezam hapis, nedeni erkek olmam, ben sabrediyorum çok şükür ama Allah alakası olan herkezi bildiği gibi yapsın , bu hayat nasılsa yaşanacak evde veya hapiste, peki sabredemeyenler olanlar kime azap olacak

"Kadınlar Emanettir" diyor sevgili Peygamberimiz.Bu anlayış yani emanet anlayışına( ki bu sahip olmak değil, "korumaktır") sahip insanlarımızın sayısı artmadan bunun önüne geçilmesi zor diye düşünüyorum

Ellerine sağlık Sema hanım. Çok Güzel tespit etmişsiniz. Allah razı olsun. Kannlar aileyi korunmalı. Aileyi parçalamamalı. Aile ülkenin temelidir. Temel sarsılırsa ülke yıkılır gider.

katılmıyorum yalnız uzaklaştırma kararlarının cinayetleri önlemediği muhakkak.boş yere eşini şikayet eden de azdır. erkeklerin büyük bir kısmının gözü dönmüş. trafikte kaza yaptıktan sonra kaçı kavgaya tutuşmuyor. çoğunun psikolojik yardım alması şart.

Ondan sonra o sözleşmeye imza atan bakan italyadan siyonist nişanı ile taltif ediliyor ... sonra vatandaş neden bize artık oy vermiyor diye akp düsünüyor . Düşünsün bakalım

Çok doğru tespitler. Ancak bahsetmekten korkulan bir konu var. Erkek veya kadın eşini aldatır ve mahkemeye verirse ne olacak. Kadın ne söylerse doğru kabul ediliyor, ama erkek eşinin aldattığını ileri sürerse: Olmazzzzz belge getir. " Buyur mesajları var". Olmazzz sen bunları nereden aldın. Zina suç değil ki. İki kişi arasındaki özel konu , üçüncü kişiye bildirilmez miş. Adam karısının mesajlarını başka bir bilgisayar kurarak kopyalamış. Hakim kocaya para cezası verdi. Kız çocuğunu da anneye teslim etti (Gazete haberleri) Bu kanunlar bizim örf ve adetlerimize uygun değil. Avrupada belki başka erkeğe "Sevgilim, buluşalım" demek, mesaj atmak suç değil. Peki Ülkemizde bir koca karısının 500 tane iğrenç mesajını yakalarsa ne olur? Kanunlar kocanın haklarını korur mu? Avrupadan alınan kanunlara güvenebilir mi?

Bu sözleşmeyi çıkaranları Allah kahretsin. Daha ne bekliyorlar, aile can çekişiyor!

istanbul sözleşmesi daha geçen günlerde kabul edilmemişmiydi.15000 kadın son 10 yıl içinde öldürüldü.komadan çıkanları falan saymıyoruz tabi.150.000 kız ve erkek çocuğuna yapılan saldırı ve tecavüzlerde mi istanbul sözleşmesinden kaynaklı.ne sözleşmeymiş ama duyan mahallenin çocuklarına saldırıyor karısını öldürüyor demekki.bende yeni duydum gidip öldüreyim bari karımı.

YA RABBİ DUYDUN BU DUYDUKLARINA NASIL NAZAR EDİYORSUN allaha emanet olun

Sağlam itikat sağlam TEVHİD ile TAGUTSUZ ve şirk siz amel kadınıda erkeğide korur. Kadın kocasını öldürdü bir haber yapıldı. Koca karısını öldürdü bin haber yapıldı bin daha yapılır. Sakın sokakta fireniniz patlarsa kadın kedi ve köpeğe carpmamak için gayret gösterin gayret ettiniz kaza kaçınılmaz ise potansiyel suclu evli bir erkeğe carpabilirsiniz. Maazallah. Erkek haricinde ki bir kaza yargısız infaz edilirsiniz.

Artık karar verilmiş; aile, dindar bir hükümet eliyle ortadan kaldırılacak

Helal olsun. Tam kitabın ortasından konuşmuş....

Kadın cinayetlerinin artmasının nedeni popülist siyaset güden AKP ve onun içişleri bakanı S.S. dir. Feminist ler sözleşmeyi destekliyor ve kanlı para alıp keyif çatıyorsa Reis in vakıf başkanı kızı, AKP, SS ve Reis de mi kanlı parayı cebe indiren keyifçiler oluyor..sıkıysa