Ha fil, ha eşek
Siz yazımı okurken, ABD Başkanlık Seçiminin sonucu da belli olmuş olacak.
Fillerin Trump’ı mı, eşeklerin Biden’ı mı, bu kocaman terör teknesinin dümenine geçmiş olacak, hep birlikte göreceğiz..
Dünyayı yağmalarken kanda yıkanan bu global korsan gemisinin kaptan köşküne, kimin fotoğrafının asılacağı, pek çoğunun merak konusu.. (Şahsen benim değil...)
Asılacak fotoğrafın, geminin misyonunu ve rotasını değiştirebileceğini uman safdiller var mıdır?.. Olabilir...
Hatırlayın, oğul Bush’tan sonra kaptan köşküne, kökleri Müslüman olan Hüseyin Obama çıkınca; dünyanın büyük bir kesiminde bayram edilip, kurbanlar kesilmişti.. (Bu noktada, “Erdoğan’la Macron çatışıyorsa Macron haklıdır” açıklaması yapan Birleşik Amerikan Emîrliği BAE’nin; köklerinin de kendilerinin de Müslüman olduğu iddia edilen Emîr’lerini hatırlatmama izin verin.)
Tekrar ABD’ye dönecek olursak, orada, derin devletin süzgecinden geçmeyen bir kimliğin, bırakın seçilmesi, aday adayı bile olabilmesi muhaldir..
Yine, seçilecek kişinin devletin temel siyasetini, ufak tefek makyajlar dışında, değiştirebilmesi de imkân dışıdır..
Devletlerin siyasetlerinin temel çizgisini, o devleti kuran “Kurucu İrade” belirler. Bu, kimi ülkede sermeye, kiminde aristokrasi, kiminde ise ordu vs. olabilir... ABD’de Kurucu İrade “Sermaye”dir.. Başkan, Pentagon, Kongre, CIA, FBI, bu temel siyasetin yürütülmesinde (Pratiğin teorisinde, zaman zaman çatışıyor olsalar da) her biri Kurucu İrade olan “Sermaye”nin emrindeki birer enstrümandırlar..
Hasılı, ABD dünya siyasetinin ana çizgisi, seçilecek hiçbir yeni başkanla değişmeyecektir.
Meselâ, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, kılcal damarlarına kadar nüfuz ederek, ABD adına kontrol altında tutacak, kontrolden çıkması halinde ise, darbe ve katliama kalkışacak şekilde yapılandırılan FETÖ’yü düşünün..
Temeli, CIA eliyle 20. yüzyılın ortasında atılan bu yapı; 21. yüzyılın 15 Temmuz 2016’sında, (Obama döneminde) askeri darbeye kalkışana kadar, ABD’de tam 11 Başkan değişti (Eisenhower, Kennedy, Johnson, Nixon, Ford, Carter, Reagan, Bush, Clinton, Oğul Bush, Obama)... Ama, dikkat edin, bu örgütün varlığı, yapılanması ve faaliyetleri en küçük bir sekteye bile uğramadı...
Kısacası ABD, seçilen yeni başkanıyla, o eski ABD olmaya devam edecek. Tabii onun Türkiye üzerindeki emelleri ve gizli siyasî girişimleri de...
Ne, ayakları üzerinde durarak yeni bir güç merkezi olmaya doğru giden Türkiye’den; ne de elebaşını pamuklar içinde muhafaza ettiği evlâdı FETÖ’nün Türkiye’deki kalıntılarından vazgeçmesi beklenemez...
Öbür yavrusu PKK’dan da öyle...
Anlayacağınız, yeni başkanla, yeni cephelerde ve yeni araçlarla, daha da kızışacak bir savaş bizi bekliyor...
Allah (cc) yar ve yardımcımız olsun...