Beşeri ideolojilerin felaketlerinden, Allah’ın rahmetine sığınalım!
Beşeri ideolojilerin felaketlerinden, Allah’ın rahmetine sığınalım!
ŞEVKİ YILMAZ
Bizleri; Yeryüzünün en üstün ve en şerefli varlığı insan olarak yaratan, akıl nimetiyle donatan, sayısız nimetlerinin en üstünü Müslümanlardan kılan, kurduğu Dünya ve diğer Âlem sofrasında sayısız nimetleriyle yaşatan ve tüm nimetlerinin hesabını hepimize bir nefes yakın olan ölümümüzle başlayan Kabir Hayatımızdan itibaren Ahiret ’in büyük buluşma ve duruşma gününde soracak olan Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allah’ımıza hamd ve Eşsiz Önderimiz, Sevgili Resulümüz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Resul Efendilerimize, izinden gidenlere, Ehlî Beyti’ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Hocalarımıza, Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi olan Mümin kardeşlerimize, Din ve Vatan muhafızı Şehid ve Gazilerimize salat ve selam olsun!
Aile ve maliye; toplumun, iktidarların ve devletin ömrünü belirleyen iki önemli kriterdir!
Siyonit güdümlü Haçlı Seferleri ve işgalleriyle bin yıldır yıkamadıkları İslam Ümmetini ve Medeniyetini; çağdaşlık ve irtica maskeleri altında devletin kalbi olan aileden, midesi olan maliye’den ve aklı olan dış ve iç siyasetinden yıktılar!
Halen Siyonit odaklar tüm dünyada bu yıkım çalışmalarına var güçleriyle devam ediyorlar!
Ailenin ve devletin beyni olan Yüce İslam Medeniyeti’nin insana ve topluma hayat veren ilkeleri hayatımızdan koparıldı!
Asırlardır, “Her yol Kabe-i Muazzamalı Mekke-i Mükerreme’ye çıkarken” nicedir her yolu Vatikanlı Roma’ya bağladılar!
Devletler ve iktidarlar insanlar gibidir! Doğarlar, yaşarlar ve ölürler!
Ve onları insan gibi sağlıklı yaşatan aklı olan; dış ve iç siyasetinin, Hakk ve adaletle güçlü yönetimi, kalbi olan ailesinin; Hakk ve adaletiyle mutluluğu ve midesi olan maliyesi’nin Hakk ve adaletiyle sağlanan zenginliğidir!
Koskoca Osmanlı Cihan Devleti’nin yükselmesini (kapitülasyonlarla) ticareti batıya kaptırması durdururken, faiz faciası ile iktidara, idareye ve bürokrasiye hâkim Feminizm felaketiyle yıkıldığını asla unutmayalım!
Bu nedenle Faizizm ile Feminizm adeta tam bir Felaketizm rejimidir!
İdeolojilere dönüşerek toplumları faşizm, komünizm ve diğerleri gibi uçuruma sürüklemektedir.
Yıllarca genç Türkiye’mizi silahlı terörle yaralayan dış ve iç şer mihraklar; faiz ve haksız ağır vergilerle devlet millet kaynaşmasını önlediler!
Ve “Biri yer biri bakar, kıyamet ondan kopar!” acı gerçeğiyle; beraber üzülüp beraber sevinmeyi unutturdular!
Anayasamız Kur’an-ı Kerim’in Bakara Suresi 275-279 arası;
‘’275: Faiz yiyenler mahşerde ancak şeytanın çarptığı kimsenin kalktığı gibi kalkarlar. Bu, onların, ‘Zaten alışveriş de faiz gibidir’ demelerindendir. Oysa Allah alışverişi helal, faizi haram kıldı. Kime Rabb’inden bir öğüt gelir de faizcilikten geri durursa, geçmişi kendisinedir, onun işi Allah’a aittir. Kim faizciliğe dönerse, işte onlar cehennemliktir, onlar orada temelli kalacaklardır.
276: Allah faizi eksiltir, sadakaları bereketlendirir. Allah pek nankör olan hiçbir günahkarı sevmez.
277: İnanıp yararlı işler işleyenlerin, namaz kılıp, zekat verenlerin Rab’leri katında ecirleri vardır. Onlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.
278: Ey İnananlar! Allah’tan sakının, inanmışsanız, faizden arta kalmış hesabdan vazgeçin.
279: Böyle yapmazsanız, bunun Allah’a ve Peygamberine karşı açılmış bir savaş olduğunu bilin. Eğer tevbe ederseniz sermayeniz sizindir. Böylece haksızlık etmemiş ve haksızlığa uğramamış olursunuz.” Ayet-i Kerimelerindeki ilahi mesajlarıyla Allah’ımızın ve Resulümüzün “savaşırım” buyurduğu faiz; ülkemizde bilhassa sömürülen ve varlık içinde yokluk çeken tüm ülkelerde ekonomik kalkınmanın en büyük düşmanıdır!
Bu felaketizmin en ağırı da şeytani sosyal medyanın kasıtlı ve planlı yayınlarıyla Aile yuvalarını Feminizm hastalığıyla yıkıp ve nesillerimizi kumar, alkol, esrar, eroin vs. uyuşturucu zehirleriyle ve modanın rezil ve hayâsız teşvikleriyle bozarak, Ailelerimizi ve Devletimizi kalbimizden vurmaya devam etmeleridir!
Bir türlü kaldırılamayan faiz belası ekonomimizin ve midemizin hançeri, erkekle kadını, koca ile kadını birbirine düşman eden Feminizm felaketi ise kalblerimizin hançeridir!
Evinin yani yuvasının kraliçesi olması gereken ve yüce analık makamının sahibi “Kadına iş istihdamı” teşviki, “Kadının beyanı esastır” hukuksuzluğu ile aile barışını bombalayarak bin yıl yaşamadığımız hatta rüyamızda bile görmediğimiz kadına şiddeti, kadın cinayetlerini ve teşvik edilen boşanmaları bilinçli ve planlı bir şekilde artırmak istiyorlar!
Bu masonik dâhili ve harici mihraklara karşı gaflet uykusundan uyanıp mevcut hukuki/kanuni uygulamaların sebebiyet verdiği bu faciaları acilen, amasız ve fakatsız ivedilikle kaldırarak gerekli hukuki düzenlemeleri bir an evvel yapmalıyız!
Eskiden ana veya babası ölen evladlara yetim derdik!
Şimdi Feminizm belasıyla yıkılan yuvalar sebebiyle ana ve babası sağken yetim kalan nesillerimize ne zaman acıyacağız ne zaman?
Rusya’nın ve Çin’in bile yasakladığı dolandırıcı, yuva yıkıcı ve cinsi sapıklığı özendirici şeytani sosyal medyayı ne zaman topluma faydalı bir düzene sokacağız, ne zaman?
Erken yaşta evlendikleri için, nikahları, çocukları olmasına rağmen cezaevlerinde yatan mazlum ve mağdur gençlerimiz ne zaman serbest bırakılacaklar!?
Eşleri koca ve çocukları baba özlemi içinde feryadı figan ediyorlar!
Ekonomilerin baş belası faizi ve haksız vergileri ortadan kaldırmak, aileyi yıkan bataklığı kurutmak, aile mağdurlarına el uzatarak bu mazlumların dualarını alacak adımları hızlandırmak gerekiyor!
Bu Hakk ve adaletin tesisi vazifesinin hepimizin imani, insani ve vicdani görevimiz olduğunu asla unutmamalıyız!
Ezcümle;
Kimin ne dediğine değil, Allahımızın bizden ne ve nasıl hesab soracağına bakmalıyız!
Cumhurbaşkanımızın dediği gibi yeniden İslami Düzenin değişmez ve asla eskimez Naslarının helallerini helal, haramlarını haram kılarak hayatımıza oksijen yapmalıyız!
“Terörsüz bir Türkiye!” idealini inşa etmek istiyorsak, tarihçi ve sosyolog İbni Haldun’un “Güçlü Devletler güçlü milletlerden, güçlü milletler de temeli sağlam ailelerden meydana gelir!” gerçeğini SAĞLAM MİLLİ BİR AİLE, SAĞLAM MİLLİ BİR MALİYE, SAĞLAM MİLLİ BİR EĞİTİM VE SAĞLAM DÂHİLİ VE HARİCİ MİLLİ BİR SİYASETLE sağlamalıyız!
Allahımız; İsmi Azam-ı hürmetine
“Ey iman edenler! Allah ve Elçisi, bireysel toplumsal, kültürel, ekonomik, siyasi, ahlâkî yönlerden yeniden dirilişinizi sağlayacak bir konuda size çağrı yaptığında, bu çağrıya mutlaka uyun…!” (Kur’an-ı Kerim Enfal Suresi 24) ilahi mesajını nefsimizde, neslimizde aile toplum ve devletimizde uygulamayı acilen lütfetsin!
Ve kazançların bereketini çalan, iş yerlerini yıkan ve işsizliği artıran faizizim ve aile yuvalarını yıkan ve nesillerimizin geleceklerini yakan Feminizm Felaketizm’inden iktidarımızın ve muhalefetimizin ferasetli, basiretli ve iradeli milli kararlarıyla kurtarsın! Amiin.
Mutlu ve huzurlu yuvalarımızın, saygılı, edeb ve hayalı nesillerimizin, maddi ve manevi sahada güçlü devletimizin baş düşmanı Feminizim’le ve faiz mikrobunun ana yuvası kapitalizmle mücadele eden yiğitlere selam olsun!
Nefsimizde, ailemizde ve ülkemizde “İslam Sözleşmesi”nin uygulanması, Mukaddes Mescid-i Aksa’mızın, Filistin’imizin, Osmanlıcamızın özgürlüğü, tatil olması dileğiyle Cuma Bayramımız mübarek olsun. Selam, sevgi ve duayla...