SUMUD VE KORSAN İSRAİL
SUMUD VE KORSAN İSRAİL
Recep Öncel
Sumud; sürekli saldırılara rağmen yerinde kalmak anlamına gelir.
Küresel Sumud Filosu ise, İsrail’in Gazze şeridinde uyguladığı ablukayı kırmak için sivil toplum öncülüğünde denizden yapılan bir girişimdir.
Arapça’da kararlılık veya sarsılmaz azim anlamında, Filistin’de de zeytin ağacı bu kavram için kullanılıyor.
2025 yılında yapılan organizasyonla Sumud Filosuna; Sırbistan 1, Finlandiya 6, Norveç 6, İsveç 10, Yunanistan 26, Almanya 19, Hollanda 10, Belçika 4, Fransa 33, İngiltere 15, İrlanda 16, İsviçre 19, İtalya 48, İspanya 49, Portekiz 4, Tunus 28, Fas 7, Cezayir 17, Moritanya 1, ABD 22, Meksika 7, Brezilya 14, Uruguay 2, Arjantin 3, Bahreyn 2, Umman 1, Maldivler 1, Güney Afrika 7, Danimarka 1, Polonya 3, Lüksemburg 1, Litvanya 1, Çek Cumhuriyeti 1, Hırvatistan 1,Bulgaristan 1; TÜRKİYE 56, Ürdün 1, Kuveyt 2, Japonya 1, Malezya 27, Endonezya 1, Avusturalya 3, Yeni Zelanda 3 kişi, olmak üzere, 46 ülkeden 497 aktivist katılmıştır.
Katılımcılar; sivil toplum kuruluşları temsilcileri, doktor, avukat, gazeteci, sanatçı ve aktivistlerden meydana gelmektedir.
Bu Filo günümüze kadar Gazze’ye doğru yol alan en büyük filodur.
Küresel kararlık filosu yola çıkmış ve Akdeniz’de seyrediyordu.
Bu insanların amaçları; yiyecek, insani yardım, çocuklar için çikolata, balon götürmekti. Hepsi sivil silahsız insanlardan meydana gelmekteydi.
Bu insanlar barış ve ablukayı kırmak istiyorlardı.
Ama insanlığın umudu olan filonun temsilcileri, katliamcı İsrail tarafından alıkonuldu.
Böylece, İsrail’in unvanlarına bir yenisi daha eklendi, artık korsanlık yaptığı tescil olundu.
Önce Yunanistan açıklarında, filoyu dronlarla taciz etmişlerdi.
Son anda İtalya ve İspanya da koruma gemilerini çektiler.
Ve 1 Ekim 2025 akşamında İsrail, Sumud Gemilerine müdahale etti.
Siber saldırı gerçekleştirdiler. Sırayla gemilerde telefonlar kilitlendi. Kameralar kapandı. İletişim kesildi.
Neticede, değişik ülkelerden farklı aktivistler ve Türk vatandaşları rehin alındı, esir edildi.
Bunlardan Faır Lady teknesi yola devam ederek, Gazze karasularına girmeyi başardı.
Daha sonra bu tekneyi de müdahaleyle Aşdot limanına çektiler.
Bugün İsrail köşeye sıkışmış durumdadır.
Sumud Filosu, İsrail’i zor duruma düşürmüştür.
Yapılanlara Dünya’nın dört yanında, binlerce insan tepki gösteriyor.
Ankara, İstanbul başta olmak üzere, Türkiye’nin dört bir tarafında şehirlerde insanlar gösteriler yapıyor.
Bu tepkiler devam etmelidir.
Akdeniz’de yeni seferler düzenlenmelidir. Tarihin en büyük seferleri yapılmalıdır.
İsrail bu tepkiler karşısında, duramayacaktır.
Bütün dünya, bu katliama karşıdır.
Bütün dünyanın gözü önünde yapılan korsanlıkla, deniz hukuku ve insanlık ayaklar altına alınmıştır.
Müdahale edilen yer, uluslararası sular Gazze karasularıdır. İsrail’le alakası yoktur.
Bu insanların tek gayesi yardım götürmektir.
Netanyahu başta olmak üzere Siyonistler suçludur, cezalarını çekmelidir.
Hatta İsrail’e destek veren Amerika ve Trump suçludur.
Şimdi de Barış Planı vasıtasıyla, Gazze’yi silahsızlandırmak suretiyle teslim almak istiyorlar.
Kurulan tuzaklara düşmemek lazımdır.
Bu katillere fırsat vermemek lazımdır.
İsrail başaramadı ve başaramayacaktır.
Gönlümüz, kalbimiz, duamız; Gazze’dir.
Dua ediyoruz;
Allah’ım!
Nuh (as), Musa (as), İbrahim (as), Yusuf (as), Yunus (as) ve inananlara yardım ettiğin gibi,
Hz. Muhammed (sav.) Efendimiz ve ashabına yardım ettiğin gibi, Müslümanlara ve Gazze’ye yardım eyle.
Allah’ım!
Siyonist İsrail’i zelil eyle.
Ellerini kurut, gözlerini kör et, bu kâfirleri kahrı perişan et.
Bizler birlikteyiz. Hepimiz Gazze’yiz. Hepimiz Sumud’uz.
Yaşasın, nehirden denize özgürlük!
Bu arada, Dünya’da hiçbir devlet gerekli tepkiyi göstermedi.
Sadece Türk Devleti, onurlu duruş sergiliyor.
Gelişmeler üzerine, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı.
TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş, olayı kınayan açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, konuyla ilgili yaptığı konuşma da’ Sumud Filosuna haydutluğu lanetliyorum. Soykırımcı İsrail’in barışa tahammülü yok. Filistin’i yalnız bırakmayacağız’ dedi.
Görüldüğü üzere Dünya’da zulme karşı duracak güç, Türkiye’dir
Ama Türkiye’nin iç cephesini güçlendirmesi lazımdır.
Yıkıcı Muhalefetin ortadan kalkması lazımdır.
Siyonistlere anladıkları dilden cevap vermek lazımdır.
Not; 5 Ekim 2025’de İstanbul’da Ayasofya’dan Eminönü’ne büyük bir yürüyüş yapılacak, inşallah.
Okuyucularımızı katılmaya davet ediyoruz.