Nüfus, aile
Nüfus, aile
Recep Öncel
Nüfus bir ülke için önemlidir.
Ama Türkiye’de son yıllarda nüfus artışı olmuyor.
Durum, memleketin geleceği için ciddi bir sorun teşkil ediyor.
Türkiye’de nüfus meselesi artık bir kâbus olmaya başladı.
Bu gidişle ülkemizde yaşlı bir nüfus meydana gelecektir.
Nüfus artmazsa netice ne olur diyenlere, cevap veriyoruz;
‘Ekonomi için iş gücü oluşmaz.
Savunma için asker bulunamaz.
Türkiye’nin yaşama sansı ortadan kalkar’.
Geçmişte Türkiye’de hatalar yapıldı.
1965 yılında Nüfus Planlama Kanunu kabul edildi.
Türkiye’de hem devlet eliyle hem özel kuruluşlar marifetiyle nüfus planlaması fikri geliştirildi.
Vehbi Koç’un başında olduğu ‘Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı’ gibi kuruluşlar, ‘nüfus planlama düşüncesini’ empoze etti.
İktisatçı Malthus’un teorisine göre; ‘dünya nüfusu geometrik dizi şeklinde, buna karşılık ekonomik kaynaklar aritmetik dizi şeklinde artmaktadır. Sonunda gıda yetmeyecektir, tedbir alınmalıdır, deniliyor.
Hâlbuki bu kasıtlı ortaya konulmuş bir teoridir.
Biz yıllardır yapılan yanlışa dikkat çekiyoruz.
Ülkemiz de böyle görüşlerden etkilendi.
Doğum kontrolü yöntemleriyle nüfus azaltıldı.
Doğurganlık hızı düşürüldü.
Bugün orta yaşlı bir nüfusa sahip olduk.
Bize nüfusunuz artmasın dediler.
Ama Avrupa nüfus planlaması yapmadı,
Üstelik İsrail nüfus artışını teşvik etti.
Şimdi,
Nüfus ve yaşlanmayla ilgili olarak bir tespit daha yapmak gerekir.
İddia edildiği gibi doğum oranlarındaki düşüş, enflasyon sebepli değildir.
Yani Türkiye’de ekonomik problemler nedeniyle nüfus azalmıyor.
Dikkat ediniz,
Avrupa ülkelerinde doğurganlık düşük, ama ekonomi iyi.
Afrika’da doğurganlık yüksek, fakat ekonomi kötüdür.
Demek ki, mesele ekonomi değildir.
Mesele, dünyaya bakış acısıdır.
Mesele, düşünce sistemiyle alakalıdır.
Son yıllarda müstehcenlik arttı.
Sosyal medya kullanımı çoğaldı.
Memlekette, ahlaki yıkım var.
Kadın mahremiyeti ortadan kalktı.
Gençlere çağrı yapıyorlar.
‘Evlenmeyin diyorlar.
Doğurmayın diyorlar,
Sakın, anne olmayın diyorlar.
Sınırsızlığı deneyin,
Kimseye bağlı olmayın,
İstediğinizi yapın,
Özgürlüğü yaşayın, diyorlar.
Türkiye’de kültürümüze yapılan tecavüzler sonucunda üzücü olaylar yaşandı.
Çağdaş olduklarını söyleyen kadınlar toplantı yapıp ‘Tayyip bize karışma, istediğimizle sevişiriz’ dediler.
İlerici olduklarını belirten LGBT’liler onur yürüyüşü adı altında sapıklığı savundular.
Ne yazık ki, CHP böyle kendini bilmezlere hep destek oldu.
Yine televizyon dizilerinde ve sinemada, evlilik kötü, gayrimeşru ilişkiler iyi gösterildi.
Reyting uğruna, milletimizin kutsallarıyla oynandı.
Aslında yapılanlar kadına özgürlük değildir.
Bilakis küresel çetenin kadın istismarıdır.
Kadın-erkek beraberliği, sadece zevk almak noktasında değerlendirilemez.
Bizim inanç sistemimizde aile kurumu vardır.
Cenab-ı Allah, Kur’an-ı Kerim’de; ‘Servet ve oğullarınız dünya hayatının süsüdür. Ebediyet vadeden işler ise Rabbinin nezdinde sevapça daha hayırlı ümit bağlamaya daha da layıktır’. (Kehf 18/46) buyurmuştur.
Sevgili Peygamberimiz, Hadisi Şerif’te; ‘Evleniniz çoğalınız. Çünkü ben kıyamet gününde sizin çokluğunuzla iftihar edeceğim’, diyor. (Beyhâki VII/81)
Evlilikte esas olan unsur, nüfusun çoğalmasıdır.
Neslin devamını sağlamak, çok çocuk sahibi olmak tavsiye edilmekte,
Kıyamet günü, çokluğun iftihar sebebi olacağı belirtilmektedir.
Evlenmekten hedef; Allah ve Resulünü hoşnut edecek bir neslin yetiştirilmesidir.
Gönlü; millet, memleket sevgisi ile dolu olan bir nüfus, Allah’ı ve Resulullah Efendimizi memnun edecektir.
Bakın Cumhurbaşkanımız KADEM’de yaptığı konuşmada; “Türkiye’deki nüfus artış hızı düşüşüne dikkat çekti. Bu durum ülkemiz için savaştan çok daha fazla tehlikelidir” dedi.
Bugün Türkiye nüfusu 85 milyondur.
Mevcut doğurganlık oranı devam ederse, nüfusumuz giderek yaşlanacaktır.
Mesele üzerinde kafa yorulması gerekmektedir.
Sayın Erdoğan, ailelere en az 3 çocuk tavsiye ediyor.
Bazıları olayın farkında değiller.
Böyle bir hayati meseleyi bile sulandırıyorlar.
Kadın haklarıyla alakalandırıyorlar.
Yaptıkları iş, stratejik olarak hatalıdır.
Çok çocuklu aileleri, modern toplum anlayışına aykırı olarak görüyorlar.
Halbuki bu iş beka meselesidir.
Türk Milleti, kendini toparlamalıdır.
Türkiye’de nüfusun ciddiyeti anlaşılmalıdır.
Gelin, aile meselesinde seferberlik yapalım.
Gelin, ailenin önemini anlatalım.
T.C. Hükümeti aile kurumuna teşvik veriyor,
Nüfus artışı için tedbirler alıyor.
Gelin, yuvaları çocuklarla güzelleştirelim.
Günümüzde, ülkemizde nüfus ve aile konusunda faydalı çalışan sivil toplum kuruluşları var.
Şimdi onlara destek olalım.
İstanbul Aile Vakfı güzel işler yapıyor.
Memur Sen gayret ediyor, imza topluyor.
Bizler de ‘Aile Yapımızın, Kılık Kıyafet Özgürlüğümüzün, Anayasal Güvence Altına Alınması için’ imza vererek onlara yardımcı olalım.
Mesele, hayat memat meselesidir.
Bendeniz, Türkiye Büyük Millet Meclisini, göreve davet ediyorum.
‘Aile ve nüfus meselesinin, özel bir oturumla ele alınmasını’ istiyorum.