Kıbrıs’ta olanlar
Kıbrıs’ta olanlar
Recep Öncel
Kıbrıs Adasında çoğunlukla Rum ve Türkler yaşamaktadır.
Ayrıca Ermeni Maruni Latinler bulunmaktadır.
1571 yılından başlayarak Osmanlının adayı almasından sonra Türkler adada etkin oldular.
1974 yılında Yunanistan’ın yönlendirmesiyle Rumlar tarafından Türklere katliam uygulandı.
Ama Türkiye’nin Garantör Devlet olarak TSK ile Barış Harekâtı yapması sonucunda Türkler kurtarıldı.
Ecevit’in pasifliğine rağmen Erbakan’ın cesareti ve Türk Askerinin kahramanlığı neticesinde Kıbrıs’ın Kuzeyi hakimiyetimize geçti.
Eğer Ecevit harekâtı durdurmasaydı Erbakan adanın tamamını alacaktı ve bugün sorunlar karşımıza çıkmayacaktı.
Sonuçta fiili olarak Kuzey Kıbrıs Türklere ve Güney Kıbrıs Rumlara ait oldu.
Ve 1983 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kuruldu.
Şimdi KKTC’yi sadece Türkiye tanımaktadır.
Maalesef Batı Dünyası, Türk Dünyası ve Arap ülkeleri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanımıyorlar.
Ayrıca Türkiye Kıbrıs’a ekonomik olarak destek vermektedir.
Ülkemiz aynı zamanda yaklaşık 60 bin askerle Kıbrıs’ta güvenliği sağlamaktadır.
Kıbrıs Akdeniz’in ortasında stratejik konumuyla kıymetli bir adadır.
İktisadi anlamda değerli bir toprak parçasıdır.
Petrol ve doğalgaz açısından önem arz etmektedir.
Adada Rum ve Türkler arasında problem yıllardır çözülemedi.
Bu meselede, Batı taraflı davrandı.
Yunanistan ve Rumlar kötü niyet sergiledi.
Türkiye her şeye rağmen dik duruşunu muhafaza etti.
Çünkü, Kıbrıs bizim için değerlidir.
Kıbrıs kılıç hakkıyla alınmıştır.
Şehit kanıyla diyeti ödenmiştir.
Kıbrıs için fedakârlık yapılmıştır.
Bunca emeğe rağmen,
Kıbrıs’ta eğitim sistemi faydalı olamadı.
Milli ve manevi donanımlı insan yetiştirilemedi.
Bir hatıramı anlatmaya çalışacağım;
“Bizim Kıbrıs seyahatimiz olmuştu.
Lefkoşe ve Girne’yi gezdik.
Bir otelde kaldık. Kaldığımız otelde kumar oynatılıyordu.
Girne’de camiye gittik. Cami bomboştu, imamla birlikte toplam 3 kişi namaz kıldık.”
Son zamanlarda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde, üzücü hadiseler meydana geliyor.
Türkiye’deki din düşmanı batıcı zihniyet, aynı kafayı orada devam ettiriyor.
1-Geçtiğimiz günlerde, Lefkoşe İrsen Küçük Ortaokulunda bir provokasyona şahit olduk.
Bazı veli ve öğretmenler, başörtülü bir öğrencinin okula gelmesine engel olmaya çalıştılar.
Adeta 28 Şubat zihniyetini hortlattılar.
Kıbrıs’ta sol görüşlü bir eğitim sendikası var.
Bunlar bildik sözleri söylüyorlar.
Bize daha önce izlediğimiz filmi seyrettirmeye çalışıyorlar.
Yine aynı sloganları tekrar ediyorlar;
‘Yobazları, gericileri istemiyoruz.
İrticaya izin vermeyeceğiz.
Burası Afganistan olmayacak.
Kıbrıs laiktir laik kalacak.
Kıbrıs’ta din devleti olamaz’ diyorlar.
Şimdi soruyorum.
Neden, başörtüsünden rahatsız oluyorsunuz?
Neden, İslam’dan rahatsız oluyorsunuz?
Siz Müslüman değil misiniz?
Siz Türk değil misiniz?
Halbuki bir öğretmen, eğitimle ilgilenir.
Bir eğitimci, öğrencinin örtüsüyle meşgul olmaz.
Malum, Türkiye bu zihniyetten çok çekti.
‘Zina yapar, içki içer.
LGBT’ye özgürlük ister’.
Ama, başörtüsüne tahammül edemez.
Dikkat edin,
Sizin gerici dedikleriniz iyi eğitim alıyor.
Bu eğitimle, İHA SİHA yapıyor.
Ama siz hiçbir şey yapmıyorsunuz!
Şimdi ne enteresan, Türkiye’de birileri çıkıyor.
Hâlâ, CHP zihniyetini savunuyor.
Başörtüsü için, AK Parti ve Tayyip Bey’in yaptıklarını görmezden geliyor.
İnkâr ediyorlar.
Hem ayıp hem de günah!
Bu arada, Kıbrıs’tan bir haber geldi;
KKTC Bakanlar Kurulu, okullarda, kılık kıyafet yönetmeliğini onayladı.
‘Yönetmeliğe göre,
Liselerde inançlara tercihlere saygılı olunacak,
Ama, ortaokullara kısıtlama getirildi’.
İkaz ediyoruz, KKTC Millî Eğitim Bakanlığı irade göstermelidir!
2- Yine KKTC ‘de dikkat çeken bir şey daha var;
Kıbrıs, fuhuş merkezi oluyor.
Kıbrıs’ta, kumar almış başını gidiyor.
Kıbrıs’ta, uyuşturucu önlenemiyor.
Geçenlerde Milletvekili Derya Düğüş, KKTC Meclisinde konuşma yaptı;
‘Kıbrıs’ta mafya düzeni hâkimdir.
İnsan ticareti ve seks köleliği var.
Gece kulüplerinde kadın satılıyor.
Zorla fuhuş yaptırılıyor.
16 yaşında kız çocukları çalıştırılıyor.
Katalogla kadın pazarlanıyor.
Bunların internet siteleri mevcut.
VIP transferlerle iş yapıyorlar.
Bu bir insanlık ayıbıdır.
İnsan hakları ihlalidir’, dedi.
İkaz ediyoruz, KKTC İçişleri Bakanlığı irade göstermelidir!
3- Bir başka husus;
Kıbrıs’ta Yahudiler toprak satın alıyor.
İsrail yanlısı kişi ve kurumlar arazi topluyorlar.
Ayrıca gayrimenkul ticareti yapıyorlar.
Müteahhitlik ve yap sat işlerine giriyorlar.
Ülkede binlerce dönüm yer el değiştirdi.
Önlem alınmalı,
Yabancıya mülk satışına kısıtlama getirilmelidir.
Hemen müdahale edilmedir.
Hukuki düzenlemeler yapılmalı,
Polisiye tedbirler alınmalıdır.
Ayrıca, eğitime önem verilmeli,
Gençlere; din, vatan, millet gibi değerler öğretilmelidir.
Ortaya koyduğumuz, hususlar hayati derecede önemlidir.
Bu iş, Milli Güvenlik meselesidir.
Bu meselelerde, hem T.C. hem KKTC irade göstermelidir!