• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Mustafa Akgün
Mustafa Akgün
TÜM YAZILARI

Virüsten arınınca

26 Haziran 2021
A


Mustafa Akgün İletişim: [email protected]

Son zamanlarda Millî İstihbarat Teşkilatının (MİT), Jandarma’nın ve Emniyet güçlerinin müşterek çalışmalarıyla nice hainin derdest edildiği görülmektedir. MİT, FETÖ’cülerden arınmış, aslî hüviyetine kavuşmuştur. Sonra da bu başarılara imza atmaya başlamıştır. Üstüne düşeni yapmakta, milletimizin göğsünü kabartan icraatlarda bulunmaktadır.

Bu operasyonlarda yakalanan bazı teröristlerin ad ve kod adları şöyle:

Demhat Sperti kod adlı Mesut Taşkın. Yurt dışında yakalanmış ve yurda getirilmiştir.

Renas kod adlıÖmer Aydın.  Kandil’de etkisiz hale getirildi.

Karker Kürecikkod adlı Hüseyin İnal. Takip altında tutulup tesirsiz hale getirilenlerdendir.

Şeh Guyi kod adlı İbrahim Babat. Suriye’de nokta operasyonuyla yakalanmış ve Türkiye’ye getirilmiştir.

Zerdaşt-Navdarkod adlı Samet İçyer. Turuncu kategoride olanlardandı.

Salih Cizre kod adlı Hasan Adır. PKK/KCK'nın sözde Mahmur sorumlusuydu.

Ebu Usame el Türki kod adlı Kasım Güler. DEAŞ’ın sözde Türkiye sorumlusuydu.

Doktor Hüseyin kod adlı Selman Bozkır.

Osman kod adlı Selahattin Gülen. Fetullah Gülen’in yeğeni.

Sofi Nurettin. Terör teşkilatının en üst seviyelerine kadar tırmanabilmiş biriydi.

Bunlar gibi irili ufaklı nice terörist yakalanmış veya zararsız hale getirilmiştir. Bu husustaki operasyonlar devam etmektedir. Şehidlerimizin kanı yerde kalmamaktadır, kalmayacaktır. Bunları gerçekleştirenlerin ayaklarına taş değmesin.

Burada adı geçen teröristlerden çok daha fazla terörist zararsız hale getirilmiştir. Bu isimler pek çok askerimizi, polisimizi, korucumuzu insanımızı şehid etmişlerdir. Bunlar, çoğu yabancı olan profesyonel gerillacılar tarafından eğitilmekte devletin, milletin başına bela edilmektedir. Bunların hangi alçaklığı yaptığı arama kanallarından kolayca öğrenilebilmektedir. Her biri cinayet üstüne cinayet işlemiş, katliam üstüne katliam yapmıştır. Hiçbirinde insani değerler kalmamıştır. Eğitilirken insani hususiyetleri sıfırlanmıştır. Verilen ilaçlarla zaten insanlıktan çıkarılmışlardır.

Bunlar ve benzeri hainler ve teröristler dış düşmanlarımızın içimizdeki bindirilmiş güçlerinden sadece bir kaçıdır.

MİT bugün tarihî eksenine oturmuş milletimiz adına icraatlarda bulunmaktadır. Yani FETÖ virüsünden kurtulmuştur. Kafalar ve kalpler, FETÖ virüsünden kurtulunca neler oluyormuş görünüyor. Milletimiz bundan kıvanç duymaktadır.

Burada şu bilgiyi de ilave etmenin sırasıdır.

Yıllar önce PKK ile FETÖ, Türkiye’ye karşı ittifak kararı aldı. Bundan sonra beraber çalışacaklardı. Şu hadise bu ortak çalışmanın nasıl bir ihanet olduğunu ortaya koyuyor. Bu, pek çok ihanet hadisesinden sadece birisidir.

Bir istihbarat yetkilisinin şu ifadesi olanları anlatmaya yetip artıyor:

“Geriye dönük baktığımda olup bitenleri ancak şimdi anlamlandırabiliyorum. İstihbarat kurumlarımız PKK’nın üst yönetim kadrosundaki hainleri son 2 yıldır çok yakından takip ediyor. Bunların toplandıkları anda imhası için bir harekât planlıyoruz, fakat her seferinde bombalamadan yarım saat, ya da 1 saat önce bölgeden uzaklaşarak kurtuluyorlar. Defalarca kurtuldular. Bu bir tesadüf olamazdı. Sonra karar verdik. Bu bilgiyi sadece Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı bilsin, pilot da yoldayken öğrensin. Hedefleri bu şekilde etkisiz hale getirme kararı aldık. Fakat yine başarılı olamadık. Yine bir şekilde haber aldılar ve bombalardan 10-15 dakika ile kurtuldular. Şimdi anlıyoruz ki bu uçaklara istihbaratın verdiği hedefi işaretleyen, o noktayı pilotlara bildiren general maalesef FETÖ’cü çıktı. O general kim biliyor musunuz? O general Marmaris’te Sayın Cumhurbaşkanımıza suikast planlayan ekibin başındaki Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş.”

Buraya bir virgül koyalım. Az biraz geriye bakalım.

MİT, bugün bu seviyeye gelmiştir. Ancak bundan 50-60 yıl öncesinde MİT bir ara alacalı, gölgeli bir devre geçirmiştir.

 O zamanların etkili isimlerinden bazıları şöyledir:

Fuat Doğu ilk göze çarpanlardan biridir. Bir zamanlar MİT müsteşarlığı yapmıştır.

Fuat Doğu’nun şu sözü aklı başında olanları koyu koyu düşündürmektedir.

“Ben MİT müsteşarlığı yapmadım, CIA’nın Türkiye şube müdürlüğünü yaptım.” MİT gibi bir temel kurumun başındaki kişinin bu sözleri söylemesi ‘ört ki ölem’ dedirtmektedir.

Fuat Doğu, MİT Müsteşarı iken bir toplantı düzenlenir. Bu hususta kayıtlar şöyledir:

“1971’de işadamı Aydın Bolak bir yemekli toplantı tertipler. Mekân Vehbi Koç’un evidir. Eve gelenler arasında MİT Müsteşarı Fuat Doğu, Yaşar Tunagür ve Fetullah Gülen vardır.”

Bu toplantı belki bir milattı. Bu toplantıdan sonra Fuat Doğu, Fetullah Gülen, Yaşar Tunagür ve benzerleri fitne planlarını teferruatlandırmaya başlamışlardır. Milletin başına çok belalar sardılar. Yedi düvel ve içimizdeki uzantılarının baş hedefleri milletti, devletti.

Bu çekirdek ikili ve meydana getirdikleri şer kadrolar ihanet üstüne ihanette bulundular. Bunlar Ortadoğu’da istihbarî durumu ve memleketlerle bilinmeyen gizli ilişkileri-aktörleri kurgulayan, kişileri vazifelendirenlerdendir.

Derin devlet tartışmalarında bir şekilde kilit isim olarak kalmıştır Fuat Doğu.

Ele alınması gereken eski MİT müsteşarlarından biri de Orgeneral Teoman Koman’dır.1956 yılında Harp Okulu’ndan Asteğmen olarak mezun oldu. Ordunun değişik kademelerinde vazife yaptı.

1988-1992 yılları arasında MİT Müsteşarlığında bulundu. 1995 – 1997 yılları arasında da Jandarma Genel Komutanlığı yaptı. Buradan da emekli oldu. Bu yıllar fail-i meçhul cinayetlerin çok olduğu yıllardır.

Teoman Koman, üsteğmen olduğu yıllarda Merhum Başbakan Adnan Menderes’in Yassıada’da bulunduğu sırada orada vazifeliydi. 27 Mayıs darbesi sonrası Yassıada Komutanı olan Albay Tarık Güryay’ın emir subayıydı. O dönem, Yassıada’da tutuklu bulunan Başbakan Adnan Menderes’e en fazla işkenceyi yapan ve hattâ ona tokat atan subay olarak kayıtlara geçmiştir.

Teoman Koman, 28 Şubatçıların da en ileri gelen elebaşılarındandı. 1997 yılında emekli oldu. Süleyman Demirel’in has adamlarından olan Cavit Çağlar’ın sahibi olduğu Nergis Holding’in Yönetim Kurulu Üyeliği’nde bulundu. Sonra sahip olduğu pek çok sırlarla öldü gitti.

Bazı beyitler bazı hadiseleri çok veciz bir şekilde ifade etmektedir. Milletimizin söylediği beyitlerden biri şöyledir:

Ne kendi etti rahat, ne âlem buldu huzur

Yıkılıp gitti cihandan dayansın ehli kubur

***

FETÖ virüsünden âri olunca beyinler ve yürekler fabrika ayarlarına dönüyor. İnsan vatan-millet sevgisi gibi asil duygularına tekrar kavuşuyor

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Süleyman Sırrı Dinçer

Teoman koman ve Onun gibilerin mal varlığı araştırılmalı şaibeli kısmına devlet el koyup hazineye aktarmalı.böyle yüzbinler var.Yasalarda noksanlık varsa yeni yasalar çıkarılmalı.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23