• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hüseyin Acarlar
Hüseyin Acarlar
TÜM YAZILARI

İkra (oku-duyur) ve Bişnev (dinle)

29 Ocak 2021
A


Hüseyin Acarlar İletişim:

Ey hayatın anlamını çözmeye talib kişi;

İkra (oku)! Ve bişnev (dinle)!

Ey hakikatin ilmine ulaşmak isteyen talip;

Yara neredeyse duanı oraya oku, zira dua oraya dokunur. Cehalet durmaksın irin üreten yaradır.
Eczası ise hakikate götüren ilimdir.

Önce halis bir niyet et. Göz, güneş olmaksızın göremediği gibi, kalb ve akıl da vahyin nuru olmaksızın
yalın hakikati göremez.

Kalp kabını hazırla. “La” diyerek temizle kalp havanıyla, sök kiri pası. İstiğfar yaprağıyla parlat, hazır hale gelsin niyetin. illaki ALLAH gelir.

Rahman ve Rahim ismiyle önce bir “la” çiz yürek resmine. Katışıksız, pak çocuk saflığında ki ilmin kapısı görünsün. Rüzgârdan aşırdığın kalem ile bakır renginde göğe bir zülfikar hışmı ile “hayır!” yaz ki İsrafil ürpertisiyle titresin bedenin.

Bir “la” de önce tüm ilahlara.

Sökülüp dökülsün hacamat doğurganı fikirler ve üzerinde göğermiş değerler.

Anlı şanlı naralardan arınsın kişisel ve toplumsal tarih.

İlah makamına yükseltip sana bâr olan, seni alçaltan ne varsa dökülsün. Hafiflet yükünü çünkü yolun uzun. Unutma ki tepeye tırmanırken yükü hafif olan rahat varır.

Ve yürüsün senin önünde en delişmen sözcükler…

Ey Rab (terbiye edip öğreten) eğitimine talip kişi;

Avuç avuç dünya belasından seni feraha götüren ilmi sunana hamd makamında dur!

Ki akıl vererek seni terbiye edilebilir kılan (eğitilebilecek ) odur.

Rab makamına yeltenen ne kadar Nemrudi duruş varsa insin yeryüzüne! İnsin insan makamına
benliklerimizde. Alemi yaratan o dehşet ve kudret gününün sahibi nasıl ki odur, Meliki de odur, Mülk sahibi de odur. Ve odur pamuk hallacı gibi arzı sallayacak günün sahibi.

Uzunca bir yolculuğa çıkacağını bil. Yolun müstakim olsun. İyiliği dile ki ilim kapıları açılsın. Hayırlı ilimle iştigal et ki “Hikmet” bahşedilsin.

Ey talib;

Hakikate ilimle varılır zulümle değil, zulm etme, zalimden yana olma. Dilsiz şeytan gibi mızmız, mıymıntı olduğun gün adamlıktan çıkarsın. Adamlıktan çıkandan ilimde uzaklaşır. Bunun alameti farikası ilim insanlarına itibar suikastına girildiğinde suspus olmandır. O gün itibardan edilen sen olursun âlim olan değil. Zira “Allah'tan hakkıyla ilim sahipleri korkar” ve peygamber (AS)in izinden yürüyen ulema onu mirasçısıdır. Refikini tayin ettiğin gün tarikin belli olur.
İlim bitmek tükenmek bitmeyen hazinedir. İlimdir dalaletten seni muhafaza kılacak. İlimdir seni azanlardan koruyacak.

Ey talib;

İlim sokaktan gelmedi ki sokaktan alasın. ilim sokakta aranmaz. Rahlede bulunur. Okursun ve dinlersin.

Ey talib iyi belle;

İnsanlar üç sınıftır;

Biri, ilim ve ameli tam olan ve her yönüyle Allah yolunda olan âlimdir. Diğeri, kanatlarıyla onu gölgelendiren meleklerle yolculuk yapan ilim talebinde öğrencidir. Alim olmak için talip, talip olduktan sonra talebe ol ki âlim olasın.

Üçüncüsü ise, akılsız ve rezil kimselerdir ki, her bağırana tabi olur ve esen yelin peşinden gider. İlmin ışığı ile aydınlanmaz ve ilmin sağlam kalesine sığınmaz, hikmetten mahrum kalır. Ot gibi yaşar odun gibi gider.

Ey talib hatırından çıkarma!

İlim, servetten hayırlıdır. Çünkü ilim seni korur. Serveti ise sen korursun. İlim sarf ettikçe artar, servet ise, sarf ettikçe azalır. limin sevilmesini, din herkese borç kılar. İlim, sahibine sağlığında yol gösterir, ölünce de ona iyi bir isim bıraktırır, sevap defterini açık tutar. Servetin gücü, servetin elden gitmesiyle yok olur. Nice servet sahipleri vardır ki, daha sağken ölüdürler. limler ise, dünya durdukça hayattadırlar. Bedenleri ortada olmasa bile hatıraları gönüllerde yaşar.
limin ölümüyle âlem ölür. Her âlim öldüğünde gökyüzü ağlar. O yağmur damlaları, yeni âlimler yetişmesi için dua hükmündedir. Ve her yaratılan kendi diliyle zikrini şerh eder.

Ey talib;

Soyun bütün aidiyet bellediğin urbalarından. Üzerinde yüreğinden başka kimlik kalmasın. Gel! Cenubi ve maşrikten mağribe çırılçıplak beni âdem hüviyetinde ol, sür kendini bu sis ülkesinden. Dökülsün tüm işaretler profan iklimlerden. Farz et ki şimdi dökülüyor, yeni dökülüyor vahyin gülleri tepene. Sırrı çözülüyor dünyanın. Kahrını sat gitsin. Koş git ve yeni bir hayat için “elestü birebbiküm” sualine “bela!” diye haykır. Soyun iblisin ruhuna sinmiş habis bürdesinden. Refref minderine sen talip ol!

Senin olsun.

Ey talib;

Yürek diliyle anlamaya bak kutlu haberi. Aşk ölçüsüyle uğurla gelen ve gideni. Tan gibi akşam gibi!

Varsın lal olsun hikemiyyat ve melul olsun hayat.

Şimdi fethe çıkan fatih olmaya talipsen okuyabilirsin Fatiha’yı.

Bismillahirrahmanirrahim

Elhamdulillâhi rabbil'alemin

Errahmânir'rahim

Mâliki yevmiddin

İyyâke na'budu Ve iyyâke neste'în

İhdinessirâtal mustakîm

Sirâtallezine en'amte aleyhim

Ğayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

kehanet

bektaşiler gibi ayeti kesip yazmayın. ayet "oku demiyor". "rabbıyın ismiyle oku" diyor. yoksa oku diye diye milletin önünede sex ve dinsizilik beyin yıkama romanları kitapları koyup okuta okuta sapıttırdılar.

Turgay Başboğa

Ey kalemini gönül mürekkebiyle dolduran dost! Ey "Sıat-i Müstakim"e çağıran yol arkadaşı.Ey şehrin öteki ucundan koşarak gelen Münadi....Cuma gecesinin bereketiyle yazdın,cumanın sabahının hoşnutluğuyla okuduk, Hikmetle seslendin, hürmetle dinledik.Haydi beraber fethe çıkalım diyerek "El Fatiha" dedin icabet ettik.... Nefis yazınızdan müstefid olduk. Var olasın.Bileylenmiş bilincimiz daima keskin,gönül mürekkebiniz bereketli olsun...
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23