Kıbrıs’ın Fethi
Kanunî Sultan Süleyman Han zamanında, Akdeniz’de stratejik açıdan önemli adalar ve ülkeler fetholunmuş ve bu deniz tamamıyla Osmanlı’nın hakimiyeti altına girmişti.
Fakat, Kıbrıs hâlâ Venediklilerin elinde bulunuyor ve burada barınan korsan tekneleri Mısır’a sefer yapan ticaret gemilerimize zarar veriyordu.
Kanunî Kıbrıs’ı hedefine koymuş, lâkin ömrü vefâ etmemişti. Oğlu II. Selim, veliahtlığı zamanından beri adanın fethini aklına koymuştu.
1569 sonbaharında, adanın Osmanlı’ya verilmesi İtalyanlardan istenmiş, bunun reddedilmesi üzerine sefer hazırlıkları başlatılmıştı.
Lala Mustafa Paşa komutasındaki 60.000’den fazla Osmanlı ordusu; Donanma Komutanlığı’nı Piyâle Paşa’nın, filo kumandanlıklarını Müezzinzâde Ali Paşa ile Murad Reis’in yaptıkları 360 kadar savaş ve nakliye gemisiyle; 1570 yılının Mart-Nisan-Mayıs aylarında üç ayrı filo halinde İstanbul’dan ayrılmıştı.
Bu filolar Osmanlı adalarında birleşmiş ve donanmamız 1 Temmuz 1570’de Limasol limanına demirlemişti.
Ertesi gün karaya asker çıkartılarak Limasol Kalesi zaptedilmişti.
Daha sonra Larnaka’ya ağır toplar ve asker çıkartılmış, buradan da Lefkoşe üzerine yürünmüştü.
9 Eylül 1570’te Lefkoşe fetholundu.
18 Eylül 1570’te Magosa kuşatılmış ve 1 Ağustos 1571’de Magosa’nın da teslim olmasıyla, Kıbrıs’ın Venediklilerden (İtalyan)fethi tamamlanmıştı.
Kıbrıs, huzur-güven ve barış adası olmuştu. Ta ki, Rus’lara karşı müttefikimiz olan İngilizlere 1878’de Kıbrıs’ta üs kurma izni vermemize kadar…