Deniz üstünde yürürüz
Barbaros Hayreddin Paşa Türk Bahriyesi (Denizciliği)’nin kurucusu değildi şüphesiz. Ama Osmanlı donanmasının dünya denizlerinde yenilmez bir armada olması, onun ve yetiştirdiği denizcilerinin sayesindedir.
Hayreddin Paşa’nın yetiştirdiği ve onun geleneğinden gelen Türk-İslâm denizcileri, kendilerine “Hayreddinli” diyegelmişlerdir.
Öz oğlu Hasan Reis, manevî evlâdı Hasan Reis, Kazdağlı Salih Reis, Murad Reis, Güzelce Mehmed Reis, Sadık Reis ve devrin büyük coğrafya ve matematik bilgini kaptan Seydî Ali Reis; onun yetiştirdiği değerli komutanlardı. Tamamı Preveze Deniz Savaşı’na katılmış bu reisler de, kendilerini “Hayreddinli” olarak tanıtırlardı.
Seydi Ali Reis’in şu dörtlüğü yüzyıllar boyunca Osmanlı levendlerinin dilinden düşmemiştir:
“Deniz üstünde yürürüz
Düşmanı arar buluruz
Öcümüz komaz alırız
Bize Hayreddinli derler.”
Burada kastedilen “öc”, bir gemi dolusu İspanyolla sağlam kalan tek koluyla vuruşa vuruşa şehit düşen, Hayreddin’in ağabeyi Oruç Reis’in öcüdür.
Ağabeyi şehit düştüğünde, Hayreddin Reis’in:
“- Ah, bütün Frengistan’ı kılıçtan geçirsem, kardeşlerimle yoldaşlarımın intikamını alamam!” haykırışı tarihe geçmiştir.
Akdeniz’i Türk gölü haline getiren Hayreddinli Bahriyelerin peşinde oldukları “öc”; dünya durdukça sürecek Hak-Bâtıl mücadelesinde, şehit düşenlerin ve düşeceklerin öcüdür.