İsrail’in yenildiği savaş
İsrail’in yenildiği savaş
ALİ AKBEN
Değerli okurlarım, Gazze kasabı işlediği cinayetler yüzünden uluslararası adalet divanında yargılandı ve görüldüğü yerde tutuklansın kararına rağmen gittiği ABD de tutuklanması şöyle dursun ayakta alkışladı.
Dünya jandarması ABD’nin hukuk anlayışı bu olunca gerisini siz hesap edin.
İslam ülkelerinin başına musallat edilen liderler, Gazze kasabının tehditlerine boyun eğip izinsiz tuvalete bile gidemediği için olsa gerek ümmetin üzerindeki kalın ölü toprağı Müslümanları lâl haline getirince , insanlıktan nasipli halklar dünyanın birçok şehrinde kıyama durup Gazze kasabının işlediği cinayetlere karşı eyleme geçti.
20 aydır artarak devam eden bu kıyam müslüman olmayan halkları şehir meydanlarında buluşturmaya devam ediyor.
Müslüman olmayan ülke liderlerinin tüm engellemelerine rağmen Gazze kasabı ve siyonizm şehir meydanlarında lanetlenlendikçe olanlar olmaya başladı.
Dünyanın farklı bölgelerinde müslüman olmayan devlet başkanları insanlık suçu işleyen Netanyahu yanında aynı zamanda uzun süredir unutulan bir gerçekliğinde farkına vararak Bağımsız Filistin devletini tanımak ve kurulması için de kolları sıvamaya başladılar.
Gazze’yi cehennem yerine çeviren Netanyahu mazlum halka işlediği tüm cinayetlere rağmen diz çöktüremeyip direniş dahada artınca çaresizlik içerisinde ve ağababaları bile bu zulmün böyle devam edemeyeceğini görüp çıkış arayışına girdi ama beyhude. Bu saatten sonra hiçbir şeyin eskisi kadar kolay olmayacağı kesin.
Gazze kasabının güvendiği dağlara karlar yağmaya devam ediyor. Kar yağan yerlerden bir taneside Newyork şehri.
Demokrat partinin Newyork belediye başkan adayı Hintli
Müslüman Filistin aktivisti Zohran Mandani’nin seçim vaatleri arasında Netanyahu’yu tutuklatmada var. Açık seçik amasız fakatsız net olarak konuşmuş ve daha ileri de gitmiş intifadayı küreselleştireceğini de vaatlerine eklemiş. İntifadanın Filistinlilerin özgürleşme çağrısı olduğunu ve desteklemeye devam edeceğim demeyide ihmal etmemiş.
Konuşana mı bakalım?
Konuşturana mı?
İsrail kurulduğu ilk günden günümüze ABD’nin şımarık piçi olarak ondan aldığı güçle Arap ülkeleri ile yaptığı savaşlarda bugüne kadar yenilgi yüzü görmemişti.
İlk yenilgiyi Gazze mücahitlerinin dillere destan mücadelesini de Hamas tattırdı.
İkinci yenilgiyi ise oniki gün savaşında İran füzeleri ile delinmez dedikleri demir kubbelerin tarumar olması ile tattı.
Bu iki yenilgi ile panikleyen Gazze kasabının imdadına sarı gavur yetişmekte gecikmedi ve İran’ın nükleer enerji merkezlerine onlarca füze ile saldırdı.
Sonunun geldiğini hisseden İsrail ABD’nin gayreti ile şimdilik sulhü sağlamış gibi ama şımarık piçin rahat duracağına inananlardan değilim.
Sade ülkemiz değil nerede ise tüm dünyada İsrail vatandaşı olmak ayrıcalığı artık büyük bir risk taşıyor.
İsrail bu durumlara düşecek ve yahudiler kaçacak delik arayacaklar dense bugün bu mümkün olabilir diyorum. Yıllar önce böyle bir cümle için mümkün değil diyenler elbette haklılar ama gün bugün dem bu dem.
Eski Türkiye günlerinde İsrail ve Mossad için hafızalar yoklandığında akla gelen şeyler bugün yerini çok farklı kabullere bıraktı.
Nato zirvesinde gerçekleşen Erdoğan-Trump görüşmesinden hemen sonra AFAD tırlarımızın Gazze halkının imdadına birkez daha yetişti. Temel gıda ve ihtiyaç malzemeleri mazlum halka ulaştı.
Devletimizin zinde dünyayı karşısına da alsa her platformda haykırdığı ve lanetlediği siyonist zulme karşı verdiği açık destek sadece halkımızda değil dünya halklarında da karşılık buluyor.
Önümüzdeki günler yeni gelişmelere gebe. Açlık susuzluk yakma yıkma yıldırma ve her türlü insani nimetlerden yoksun bırakılmaya rağmen Gazze halkı ve Hamas bu acımasız ve orantısız kıyıma karşı kazandıkları zaferin şerefi ile yaşayacaklar ve evlatlarına torunlarına yaşadıkları zulmü değil, kazandıkları zaferi anlatacaklar.Tıpkı bizim dedelerimizin yaptığı gibi gururlanarak anlatacaklar.
İçimizdeki azgın azınlık İsrail güzellemesi yapmaya devam etse de devlet millet kaynaşması her geçen gün daha da sağlamlaşarak dosta güven düşmana ise korku ve kaygı salmaya devam ediyor.
Sıcak yaz günlerini daha da ısıtan yakın coğrafyamızdaki gelişmelere bigane kalmamalı. İçimizdekiler başta olmak üzere zalimlere karşı tek yürek, tek yumruk olmalıyız.
Bu haftalık da bu kadar.
Kalın sağlıcakla.