İstanbul Fatih’te Türk damak tadının en iyi örneklerini dünyaya açan Haskral Hatay Sofrası, Arap dünyasında en çok tanınan işletmelerin başında geliyor. Katar Emiri başta olmak üzere Körfez ve Suud ailelerinin önde gelen isimleri burada Hatay mutfağının lezzetlerini tadıyor
HÜRREM ŞATIROĞLU / İSTANBUL - Hatay'ın dünyaca ünlü eşsiz mutfağı, sadece Türkiye’nin değil aynı zamanda dünyanın da yakından tanıdığı lezzetlerin adresi. İstanbul’da 30 yıl önce kurulan Haskral Hatay Sofrası ise sadece İstanbullulara değil, krallara, şeyhlere ve emirlere de hizmet veren uluslararası bir lezzet mekanı.
1986 yılında Mesrur Kurt’un kurduğu ve bugün oğullarından Sabahattin Kurt’un yönettiği Haskral Hatay Sofrası, iki özelliği ile dikkat çekiyor. İlki, Türkiye’nin ilk yemek patenti alan kuruluşu olması. Diğeri de özel bir laboratuvar ile yaptıkları anlaşmayla kullandıkları bütün ürünleri çeşitli açılardan analiz ettiren ender kurumlar arasında yer almaları.
BİR MÜCADELE ÖYKÜSÜ
‘Tuzda tavuk’, olarak bilinen yöresel yemeğin patent başvurusunu 2005 yılında yapan Haskral Hatay Sofrası bu patenti sonraki yıllarda almayı başardı.
Kurumu yöneten Sabahattin Kurt, kendilerini patent almaya kadar götüren süreci anlatırken, “İstanbul’da Hatay mutfağı örneklerini veren ilk lokanta biziz. Ancak sonraki yıllarda bizi örnek alan ya da taklit eden o kadar çok kurum açıldı ki, ürünlerimize sahip çıkmamız gerekti. O nedenle patent başvurusu yaptık ve aldık” açıklamalarını yaptı.
‘KRALLAR MÜŞTERİMİZ’
Kurt, herhangi bir zorlama olmamasına rağmen kaliteyi yüksek tutabilmek ve aranan lezzetleri sunabilmek için İstanbul’da bir laboratuvar ile anlaştıklarını da belirtiyor ve “Mutfağımıza giren her üründen mutlaka örnek alınır ve analizler için laboratuvara gönderilir. Yapılan incelemelerden sonra raporlarını alırız. Bizden sonra çıkanların hepsi Hatay mutfağını sahiplendi ama lezzet bazında hiç bir hizmetleri yok. Misyonunuzu, vizyonunuzu oluşturmanız gerekiyor ki iyi hizmet, iyi ürün, birinci sınıf ürün ortaya çıkabilsin. Doğrusu müşterilerimizden aldığımız tepkiler de gösteriyor, biz bunu başardık” dedi.
Sabahattin Kurt, küçük bir künefe dükkanından yola çıkan babaları sonrasında bugün geldikleri noktayı anlatırken, “Biz bugün Katar, Dubai emirlerine kral ailelerine hizmet veriyoruz” dedikten sonra, “Öyle rastlantı sonucu bir defa gelmelerinden söz etmiyorum. Düzenli olarak her İstanbul’a geldiklerinde bize de uğramadan gitmeyen tanınmış çok müşterimiz var. Örneğin, Suudi Arabistan krallık ailesinin mensupları müşterimiz. Katar Emiri müşterimiz. İlk adımda yöresel lezzetleri barındıran ve krallara layık bir sofra kurmak istedik ve bugün bunu başardığımızı söyleyebilirim” diye konuştu.
KÖRFEZ’E YATIRIM YAPACAK
Sabahattin Kurt, önümüzdeki dönemde Körfez ülkelerinde yatırım hazırlıkları yaptıklarını da açıkladı. Kurt, geçmiş birkaç yıllık sürede bölgeyi incelediklerini ve bazı küçük adımlar attıklarını belirtip, “İstediğimiz sonucu alacak noktaya yeni geldiğimizi düşünüyoruz. Ürünlerimizin Körfez ülkelerinde beğenildiğini biliyoruz ve kısa sürede önemli adımlar atacağımızı söyleyebilirim” dedi.
BİR ORTADOĞULU TURİST BATILILARIN 5 KATI HARCAMA YAPIYOR
TURİZMİN Türkiye için tam anlamıyla bacasız bir fabrika hatta ciddi bir sektör olduğunu belirten Haskral Hatay Sofrası yöneticisi Sabahattin Kurt, bu alandan çok daha fazla yararlanılabileceğini söyledi. Kurt, “Bu ülkeye bütün dünyadan misafirlerimiz gelebilir, buyursun gelsinler ama unutmamak gerekir, bir Arap turist, beş hatta belki daha fazla batılının harcadığını tek başına harcar gider” uyarısını yaptı.
FİYATLARA DÜZENLEME GETİRİLMELİ
Sabahattin Kurt, Türkiye’nin turizmi canlandırması için yapması gerekenin öncelikle turisti çekmek yerine Türkiye içinde yapılması gereken bazı düzenlemelerin olduğunu hatırlattı. Kurt, “205 yılında Suudi Arabistan’da Cidde’de, Türkiye Başkonsolosu’nun odasında öyle bir olay yaşadım ki, bu konu üzerine mutlaka gidilmesi gerektiğini düşünüyorum. Türkiye’ye gelen bazı turistler kendilerinin kandırıldığını, çok pahalıya ürünler satıldığını düşünmüş ya da öğrenmiş. Bununla ilgili şikayetlerde bulunulmuş. Bizi kurum olarak ilgilendirmiyor ancak konu aktarılınca çok üzüldüm. Buz kim olursa olsun bunu yapanlara yol vermek istemiyoruz. Fahiş fiyatlarla çalışanlara izin verilmemeli. Konuyla ilgili özellikle esnaftan bakanlık, valilik ve diğer bütün ilgililerden bu yönde gayret gösterilmesini istiyorum” dedi.
Haskral Hatay Sofrası’nın kurucu patronu Mesrur Kurt, şube açmak için geçen yıl oğlu Sabahattin Kurt ile birlikte Katar’ın başkenti Doha’da Souq Waqıf’ta (Vakıf Pazarı) incelemelerde bulunduklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan döneminde Türkiye ile yakın ilişkiler içinde olan Katar Emiri Şeyh Temim Bin Hamed Al-Sani Haskral Hatay Sofrası’nın müdavimlerinden. Suudi Kraliyet Ailesi mensubu Emir Mutaib Bin Abdullal Bin Abdulaziz Al Saud da Haskral’ın tutkunlarından. Emirler ve kraliyet ailesinden Haskral Hatay Sofrası’na gelenleri kurucu patron Mesrur Kurt ve şu an işletmeyi yöneten Sabahattin Kurt (solda) karşılıyor.
Kaynak: Yeni Akit Gazetesi
