Terör devleti İsrail, cuma gece ileri teknolojik imkanlarla Gazze’nin dünya ile bütün iletişimi keserek başlattığı kara saldırısında tam bir bozguna uğrayarak geri çekilmek zorunda kaldı. Saldırıyı yöneten işgalcilerin başındaki Albay Yair Şalam’ın esir alındığı duyuruldu. İşgalcilerin sızma harekatını değerlendiren güvenlik uzmanları, bir avuç mücahidin düzenli orduya kök söktürdüğünü, tank ve zırhlı araçların geri çekilmek zorunda kaldığını, bunun İsrail için büyük bir utanç kaynağı olduğunu dile getirdiler.
Katil İsrail, cuma gecesi ileri teknolojik yöntemlerle Gazze’nin dünya ile bütün iletişimini keserek başlattığı kara saldırısında tam bir bozguna uğrayarak geri çekilmek zorunda kaldı. Amerikan ordusuyla birlikte, yoğun kara, deniz ve hava bombardımanının ardından, Beyt Hanun ve Bureyc hattından Gazze’ye giriş yapan çok sayıda İsrail tank ve askeri aracı, Kassam Tugayları tarafından atılan zırh delici mühimmatlarla ağır kayıplar vererek geri çekilmek durumunda kaldı. Bölgeden gelen haberler, harekatı yöneten Albay Yair Şalam’ın mücahidler tarafından esir alındığı yönünde.
“Bir avuç mücahid İsrail Ordusuna kök söktürüyor
“İsrail ordusu bugüne kadar teknolojik üstünlüğüne güveniyordu. 7 Ekim’de Hamas’ın ortaya koyduğu performans, aslında İsrail’in yenilmez bir ülke olmadığını ortaya koydu. İsrail burada hezimete uğramıştır. İsrail bu hezimeti örtmek amacıyla hayasızca ve alçakça çocukları, sivilleri katlederek örtbas etmeye çalışıyor” diyen Güvenlik Uzmanı Ersan Ergür, “Kara harekatına girerek aslında çizilen karizmasını düzeltmek istiyor. Ancak vatanını canhıraş şekilde ve şehadet uğruna savunan Filistinliler, son derece etkili bir yığınaklanma ve mevzilenmeyle beraber lojistik tedariklerini de tamamlamış gözüküyorlar. Buradaki mücahid gruplar İsrail ordusu karşısında teknolojik silah gücüne sahip olmadığı için gayrinizami harbin gerektirdiği yığınaklanma ve yer altı tünel ağıyla İsrail ordusunu karşılıyorlar. Tabii cephede eli silah tutan bir mücahid grupla mertçe mücadele etmekten yoksun olan İsrail ordusu son derece mükemmel hazırlanmış bu tüneller karşısında etkisiz kalıyor. Yaptıkları tüm denemelerde hezimete uğradılar. Bu tüneller birbirleriyle bağlantılı ve çıkışları farklı farklı noktalardan olduğu için İsrail ordusu bunları tespitte zaafa düştü. Bu da bölgeyi çok iyi bilen, mevzilenmesini yapmış olan Filistinliler için bir avantaj oluşturuyor. İsrail tankları ve zırhlı araçları Filistinli mücahidlerin direnişi karşısında her seferinde tutunamayarak geri çekilmek zorunda kaldı. Son denemede zırhlı birliğin başındaki albayın esir alındığına yönelik bölge kaynaklarından bilgi geliyor. Bir askeri birlik için komutanını esir bırakmak son derece utanç verici bir durumdur ve birliğin eğitimsiz olduğunu gösterir. İsrail bu denemeler sırasında çok sayıda tank ve zırhlı araç kaybına uğradı. İsrail’in haberleşme ağlarını vurması da mücahidlerin birbiriyle irtibatını kesme amaçlıydı. İsrail ordusunun karadan Filistinli mücahidleri yenilgiye uğratmaları mümkün değil. Ancak İsrail bu direnç karşısında sivilleri, kadın ve çocukları katlederek bu direnci kırma yoluna tevessül etmekte. Filistinli çocuklar dahi mangal gibi yüreğe sahip. Asla çaresizliğe kapılmadan direniyorlar. Türk Silahlı Kuvvetleri’nde bir söz vardır. ‘En iyi tanksavar silahı gözü dönmüş piyade neferidir’ Vatanlarını korumaktan başka çaresi kalmayan bu insanlar tankların önüne büyük bir cesaretle atılmaktadırlar. Bir avuç mücahid uyguladığı taktiklerle İsrail ordusuna kök söktürüyor. Bugüne kadar İsrail’in yaptığı başarısız denemeler, yüzlerce kilometrelik tünel ağına sahip Gazze’nin işgalcilere geçit vermeyeceğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.
“Hem fiziki hem ruhi kabiliyetler test ediliyor”
Himaye ve baskı amaçlı yoğun hava saldırılarıyla birlikte İsrail’e ait içinde zırhlı dozerler, tanklar ve özel unsur taşıyan Zırhlı Muharebe Araçları (ZMA) bulunan zırhlı kollar “Al Buraij”, “Beyt Hanun” ve “Jabalia’da” sızma girişiminde bulunduğunu belirten Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) SAM Başkanı, Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar ise, “Görüldüğü kadarıyla İsrail ordusu kuzeyden iki koldan Gazze’ye girmeye çalıştı. Bunların hepsi birbirlerini test etme manevraları aslında. Bir genel kara harekatının hazırlık safhaları. Bir şekilde yapmayı planladıkları nokta operasyonlarıyla ilgili olarak Hamas’ın kabiliyetlerini test etme amaçlı olabilir. Tünellerin ağzını aradıklarını da öngörebiliriz. Tünellerin ağzını keşfederek, SAM-2 denilen ve bin metreye kadar derini dinleyebilen bir yöntemi uygulamaya çalışıyor olabilirler. Zaman geçtikçe sivillere yönelik bombardımanlar İsrail’e yönelik tepkiyi artırıyor. Bir yandan da İsrail askerlerinin moral motivasyonunun son derece düştüğü haberleri geliyor. İsrail ordusunda, istihbaratında, devlet yapısında yaşanan kırılma, Netanyahu’nun bu operasyonu kendi siyasi çıkarları için yaptığı algısı da söz konusu. Bu da İsrail içinde büyük kırılmalara yol açıyor. Bir kara harekatında, İsrail’in bombalayarak yıkmış olduğu bina enkazlarından, molozların içinden İsrail askerlerinin üzerine ölüm yağacaktır. Tüm bunlar İsrail askerlerinin moral motivasyonunu aşağıya çekiyor. Böyle olunca motivasyonu yüksek bir Hamas etkisi, İsrail’in çok büyük iddialarla ortaya koymuş olduğu bu harekatın büyük sorunlarla karşılaşması, hatta bir hüsranla sonuçlanması sonucunu doğurabilir. Büyük iddialar ortaya koymuş olabilirsiniz ama bu iddiaların gereğini yapmak, duvara toslamak gibi bir sonuç getirebilir. Bu yüzden çeşitli yerlerden kara harekatını sürekli deneyecekler. Netanyahu’nun sözcüsü çok iddialı cümleler ortaya koymuştu kara harekatına ilişkin ama kara harekatı gelmedi. İki taraf da birbirlerinin kabiliyetlerini test ediyor. Hem fiziki hem ruhi kabiliyetlerin test edildiğini görüyoruz. İsrail, binaları bombalayıp yıkarak haritaların değişmesine neden oldu. Bu ise İsrail ordusunun kara harekatında işini zorlaştıracak bir unsur” değerlendirmesini yaptı.
