Birçok kadın dağınıklıktan nasıl etkilendiğini bilmez. Dağınıklığıyla yaşamaktan memnunluk bile duyabilir. Dağınıklığın etkisi ancak ondan kurtulunduğunda duyulacak rahatlama ve huzur ile anlaşılabilir.
Çoğu hanımın gerekçesi hemen hemen aynıdır: ortalığı toparlamaya hali olmadığını söyler. Kendilerini sürekli yorgun hisseder. Oysa yorgunluğun sebebi dağınıklığın çevresindeki durağanlaşmış enerjidir.
Dağınıklık aşırı bir hale geldiğinde evinizin enerjisi tıkanır. Aynı şey bedenimiz için de geçerlidir. Dağınık kişilerde kabızlık ve hazım bozuklukları, ciltte donukluk ve bozulmalar gibi rahatsızlıklara daha sık rastlanır.
“Çok meşgulüm, vaktim yok, herkes kendi eşyasını toplasa ortalık dağılmaz” vs. gibi açıklamalar birer bahaneden öteye gitmez.
“Lazım olur” diye saklamak da bir dağınıklık gerekçesidir. “Nasıl atayım ki” diye yakınırlar, “günü gelir lazım olur”. Lazım olur diye eşya saklamak geleceğe güvensizlik işaretidir.
BEDEN VE EV
Yapılan gözlemler, aşırı kiloluların genellikle dağınık olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bir hanımın dediği gibi “Evinizi ıvır zıvırdan arındırdığınızda bedeninizi abur cuburla doldurmak da doğru değil." Dağınıklık içinde yüzüyorsanız, işlerinizi yarına erteleme eğiliminiz olabilir. Siz muhtemelen öğrenciliğinizde de bugünün dersini yarına bırakıp daha sonra altından kalkamaz hale gelmişlerden olabilirsiniz. Dağınıklık düşünmenizi azaltarak herhangi bir şeyi düzeltme girişiminizi zorlaştırır.
Dağınıklık, eşler arasında uyumsuzluğa yol açtığı gibi bu durum onların iş hayatına da yansır
Dağınıklık, kendinizi yılgın, depresif hissetmenize sebep olur.
Eviniz aşırı dağınıksa, büyük ihtimalle bir yolculuğa çıkarken de yanınıza çok eşya alıyorsunuzdur. Tatilden dönüldüğünde valizlerden bir yığın hiç giyilmemiş temiz ama buruşuk kıyafetler çıkar.
Dağınık bir alanı temizlemek iki kat daha fazla zaman alır. Ne kadar dağınıksanız o kadar çok toz ve kir birikir, enerji o kadar durağanlaşır, temizlik yapmak isteği de azalır.