Yazın pek çok kişinin ortak sorunu terleme ve ter kokusu. Sosyal hayatı olumsuz yönde etkileyen terlemeyi ve ter kokusunu önlemek için en yaygın kullanılan yöntem deodorantlar. Peki deodorantlar göğüs kanserini tetikliyor mu? İşte uzmanların cevabı...
Kadınlarda göğüs kanseri görülme sıklığının artışı ve tümörlerin, göğüsün üst dış bölümünde eskisine göre iki kat fazla görünmesinin, göğüs kanseri ile terlemeyi engelleyici kozmetikler arasında bir ilişki olabileceği kuşkusunu doğurduğunu dile getiren Prof. Dr. Ümit Ukşal, “Epilasyon yöntemi olarak tercihiniz ne olursa olsun, koltukaltı tüylerinizi temizlendikten sonra en az 2 gün sadece su ve sabunla yıkanarak temizlenin. Deodorantı daha sonraki günlerde kullanın” dedi.
DEODORANTLARIN İÇİNDEKİ ALUMİNYUMA DİKKAT
Göğüs kanseri ile terlemeyi engelleyici kozmetiklerin içindeki aluminyum bileşikleri arasında bir ilişki olabileceği 12 yıl önce öne sürüldü. Göğüs kanserlerinde tümörlü hücrelerin, meme dokusunun koltuk altına yakın kısmında daha sık görülmesinin, koltuk altına sürülen deodorant ve antiperspirantların içindeki aluminyum bileşiklerinin etkisine bağlı olabileceği öne sürüldü.
Dermatoloji Ukşal, “2001 ile 2012 yılları arasında konuyla ilgili 60’dan fazla tıbbi araştırma yapıldı. Bugüne kadar aluminyum bileşiği içeren antperspiranların meme kanserine yol açtığı konusu kesin olarak kanıtlanmadı. Ancak çok erken yaşlarda koltuk altı tüylerinin tıraş edilmesi sonrası sürülen antiperspirantların deriden emilerek meme dokusuna gidebileceği ve bunun göğüs kanseri için risk faktörü olduğu düşünülüyor” dedi.
16 YAŞ ALTINDAKİ ÇOCUKLAR DEODORANT KULLANMAMALI
Ümit Uksal, çocukların cildinin daha ince ve kimyasal maddeler için daha geçirgen olduğuna dikkatleri çekerek: “16 yaşının altındaki çocuklar deodorant ve terleme önleyici antiperspirantları kullanmamalıdır. Ergenlik çağından sonra koltuk altı tüylerinin temizliği ve uygun deodorant kullanımı konusunda anneler çocuklarını eğitmelidir. Ergenlik çağında koltuk altı tüylerinin çıkması ile beraber hormonların etkisiyle kokulu salgı yapan apokrin bezler de salgı yapmaya başlar.
Bu yaşlardan itibaren koltuk altının sık sık sabunla yıkanması ve tüylerin temizlenmesi konusunda gençler eğitilmelidir. Tüyler başlangıçta makasla kesilerek kısaltılabilir ve deriye zarar vermeyecek yöntemlerle, örneğin dikkatlice tıraş etmek veya tüy dökücü krem kullanmak gibi yöntemlerle temizlenebilir.
Tüylerin uzun olması hem kötü kokuya hem de bakterilerin üremesine ve bazı cilt hastalıklarının oluşmasına zemin hazırlayabilir.” dedi.
SU VE SABUN İLE MUTLAKA YIKANMALI
Pudralı, jel ve mum deodorantların sık sık ve üst üste sürülmesi deride tahriş ve gözeneklerde tıkanmaya neden olabiliyor. Prof. Dr. Ukşal her deodorant kullanımı öncesi koltuk altlarının su ve sabunla yıkanıp kurulandıktan sonra yeniden deodorant sürülmesi konusunda uyarıyor.