Danıştay 8. Daire’nin, avukatların başı açık şekilde görev yapmasını dayatan düzenlemeye “dur” demesi kamuoyunun takdirini topladı
İRFAN OKUR / KORAY TAŞDEMİR
ŞUAYİP ALABAY
Danıştay 8. Dairesi’nin, avukatların başları açık şekilde görev yapmasını dayatan düzenlemenin yürütmesini durdurması büyük yankı uyandırdı.
“BÜYÜK BİR YANLIŞTAN DÖNÜLDÜ”
Danıştay’ın aldığı kararla büyük bir yanlıştan dönüldüğünü belirten Hukukçular Derneği Başkanı Kamil Uğur Yaralı, “Zaten başörtüsünü kanunlarla sınırlayan bir yasak yoktu. Bu karar ile sonuç resmiyet kazandı” dedi. Cübbe dışında avukatlara bir sınırlama getirilemeyeceğini aktaran Yaralı, bazı akıl almaz yönetmelik ve düzenlemelerle başörtüsüne sınırlandırma getirildiğini ifade etti. Çoğunlukla siyasi mülahazalar ile karar alındığını belirten Yaralı, şöyle devam etti: “Telafisi zor bir karadan dönüldü. Danıştay’ın bu kararı emsal teşkil ediyor. Artık bu karara hâkimler atıfta bulunarak yasakçı zihniyete son vereceklerdir.”
“HERKES ÖZGÜRLÜK İSTİYOR”
Eğitim Bir-Sen Kayseri Şube Başkanı Aydın Kalkan ise, kararın birçok gelişmeye öncülük edeceğini belirtti. Kararın başörtüsü mağdurlarınca büyük bir sevinçle karşılandığını bildiren Kalkan, “Şubemizin telefonları susmuyor. Herkes başörtüsü ile özgürce işini yapmak istiyor. Bazı arkadaşlarımız cezayı bile göze almıştı” ifadelerini kullandı. “TÜRKİYE ARTIK DEĞİŞTİ”
Kocaeli Kartepe İnsan Hakları Dayanışma Derneği Başkanı Ali Akbaş da, Danıştay’ın kararının başörtülülerin çektiği eziyetlere ve rencide edilmelerine son veren bir karar olduğunu belirterek, “Bu karar Türkiye’nin özgürlükler yolunda değişim sürecinin devam ettiğini gösteriyor” diye konuştu.
“HER YERDE ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ”
Danıştay’ın aldığı söz konusu kararın diğer kamu kurum ve kuruluşlar için de emsal teşkil etmesi gerektiğini ifade eden Milli Türk Talebe Birliği Ankara Başkanı Şükrü Macun, başörtüsü yasağının halen bazı üniversitelerde ve kamu kurumlarında devam ettiğini aktardı. Barolarda başörtüsü yasağının kaldırılmasının ardından kayıtsız şartsız tüm kamu kurum ve kuruluşlarında da bu yasağın kaldırılması gerektiğini ifade eden Macun, “Biz, bu tartışmaların Türkiye’ye yakışmadığına inanıyoruz. Barolar yetmez. Her yerde kılık-kıyafet özgürlüğü istiyoruz” şeklinde konuştu.
AVUKAT EŞİM YILLARDIR
BÜRO’DA ÇALIŞMAYA MAHKUMDU
Başörtülü olmasından dolayı büroda çalışmak zorunda kalan ve kendi duruşmalarına çıkamayan Avukat Şeyma Döğücü’nün eşi Avukat Salih Döğücü, Danıştay’ın avukatlara başörtü serbestisi getiren kararından son derece mutlu olduklarını ifade etti. Döğücü, “Eşim başörtülü olmasından dolayı daha önceden duruşmalara giremiyordu. Eşim Danıştay’ın bu kararını büyük bir sevinçle karşıladı. Eşim bundan sonra ilk fırsattan itibaren duruşmalara katılmayı düşünüyor” dedi.
KAYA: “BU KARAR İLE ÖZGÜRLÜK
ALANI GENİŞLEMİŞTİR”
Özgür Der Başkanı Rıdvan Kaya da, “Bu karar, mevzuat gerekçesiyle zorbalık icrasına yönelenleri üzerken, haktan ve adaletten yana olanları sevindirmiştir” dedi. Kararı tebrik ettiklerini söyleyen Kaya, “Bu karar inançlarının gereğini yerine getirdikleri için sayısız kadının ve genç kızın haksızlığa, hakarete, zulme maruz bırakılması anlamına gelen “başörtüsü yasağı” adlı iğrenç uygulamanın tümüyle tarihin çöp sepetine atılması vaktinin geldiğine işaret etmektedir” dedi.
Ankara Barosu’nun Danıştay kararını “türbanlı hâkimin yolu açılır” iddiasıyla eleştirmesi ve kararın temyiz edilmesi sürecinde müdahil olacağını açıklamasının provokatörce bir tutum olduğunu kaydeden Kaya, “Şeytan azapta gerek! Zaten yasakçılığın ruhlarını teslim aldığı Kemalist despotik zihniyet sahiplerinin özgürlük alanının genişlemesinden tedirgin olmamaları mümkün değildir”dedi.
CEYLAN: “HAKSIZ YASAK KALDIRILMIŞTIR”
Anayasada, kanunlarda başörtüsü ile ilgili olarak yasak olmadığı gibi açık bir düzenlemenin de olmadığına işaret eden Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri Avukat Necati Ceylan, “Bu sebeple kanunlarda olmayan bir durum hakkında düzenleme yapılamaz. Anayasa ve uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alınan temel hak ve hürriyetler kısıtlanamaz. Avukatlık mesleği serbest meslektir. Kılık kıyafeti cübbedir. Danıştay’ın bu kararı sadece avukatlar için değil bütün meslek odaları için emsal bir karardır. Bugüne kadar hukuksuz ve haksız olarak uygulanan bu saçma yasak bu günden itibaren mahkeme kararı ile kaldırılmıştır” ifadelerini kullandı.
Hukuk ve Hayat Derneği Başkanı Mehmet Kasap, “Kararı bir mücadele sonunda elde edilen hak değil, evrensel hukukun geldiği nokta itibarıyla olması gereken bir şey olarak görüyoruz. Demokratik ülkelerde bu tür yasakların olmaması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
Eski Cumhuriyet Başsavcısı Avukat Reşat Petek, “Türkiye’de temel ve hak özgürlükleri, hukuk devletinde olması gerekti biçimde, yüksek yargı organları tarafından teminat altına alınan bir karar... Emsal bir karardır. Başörtülü avukatların duruşmalara başörtülü olarak girmelerine yasal bir engel olmadığı yüksek mahkeme tarafından ortaya konmuştur” şeklinde konuştu.
Malatya Avrasya Hukuk ve Dayanışma Derneği üyesi hukukçular, Danıştay 8. Dairesi’nin, Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kurallarında yer alan avukatların ‘başları açık’ görev yapacaklarına ilişkin düzenlemenin yürütmesinin durdurulmasına ilişkin kararının demokrasi ve özgürlükler açısından tarihî bir karar olarak nitelendirdi.
Elazığ’da yıllardır başörtülü olduğu gerekçesiyle davalara giremeyen Avukat Esra Soylu ise, Danıştay’ın verdiği kararı memnuniyetle karşıladığını belirterek, “Danıştay’ın bu kararını hakkı teslim etmek gibi nitelendiriyorum” dedi.