• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Bugün hicri yılbaşı: 1 Muharrem 1441

Yeniakit Publisher
2019-08-31 10:06:00 - 2019-08-31 15:37:39
Bugün hicri yılbaşı: 1 Muharrem 1441

İslam tarihinde bir dönüm noktası olarak Hz. Muhammed’in (SAV) hicreti esas alınarak, Hicri yılbaşı kabul edilen muharrem ayı, bugün başlıyor. Hicri takvimde 1440 yılı dün son buldu.

Bugün Hicri 1441 yılının başlangıcı... Son Peygamber Hazreti Muhammed’in (SAV) Mekke’den Medine’ye hicreti, İslam aleminde hicri takvimin başlangıcı olarak kabul ediliyor. Buna göre, hicri takvimin ilk ayı olarak kabul edilen muharrem ayının ilk günü bugün başlayacak. Muharrem ayında oruç tutulup aşure pişirilerek dağıtılması ve Kerbela’da Hazreti Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin ile şehit olanların yâd edilmesi, İslam toplumlarında önemli olaylar arasında yer alıyor.

“12 ayın dördü haram aylardır”

Konuya ilişkin bilgi veren Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Dr. Mehmet Nur Akdoğan, hicri takvimin “hicri şemsi” ve “hicri kameri” olmak üzere ikiye ayrıldığını belirtti. Hicri takvimin, Türkiye ve diğer İslam ülkelerinde dini günlerle ilgili esas alındığını kaydeden Akdoğan, bu takvimin ayın dünyanın etrafındaki dönüşü sırasındaki görünümüne ve büyüyüp küçülmesine göre hesaplandığını anlattı.

Akdoğan, ayın, dünyanın etrafındaki bir turunun bir aya eşit olduğunu belirterek şöyle devam etti:

Dolayısıyla ay, dünya etrafında 12 defa döndüğü zaman bir ‘kameri’ yıl olur ve o da 354 veya 355 gündür. Miladi takvimde olduğu gibi kameri takvimde de ayların sayısı 12’dir. Bunlar muharrem, safer, rebiülevvel, rebiülahir, cemaziyelevvel, cemaziyelahir, recep, şaban, ramazan, şevval, zilkade ve zilhicce şeklinde sıralanırlar. Ayeti kerimede de işaret edildiği üzere bu ayların dördü ‘haram aylar’dır. Bunlar recep, zilkade, zilhicce ve muharrem aylarıdır. Mekkeliler, haram ayları kutsal kabul ederler ve bu aylarda savaşmazlardı. Ancak bazen bu ayların yerini değiştirerek bu yasağı çiğnerlerdi. Kur’an’da ‘nesi’ adı verilen bu uygulama ağır bir dille eleştirilmektedir.

HZ. Ali’nin teklifiyle hicret başlangıç kabul edildi

Mekke’de eskiden beri ay takviminin (Kameri Takvim) kullanıldığını hatırlatan Akdoğan, takvim başlangıcının sabit bir tarihinin olmaması dolayısıyla “Kusay’ın vefatı” ve “Fil Vakası” gibi bazı önemli olayların başlangıç kabul edildiğini anlattı.
ÖNE ÇIKAN VİDEO

Akdoğan, İkinci Halife Hazreti Ömer döneminde meydana gelen bazı olayların sabit bir takvim başlangıcı ihtiyacını ortaya çıkardığına işaret ederek, “Hazreti Ömer, sahabenin ileri gelenleriyle konuyu istişare etti ve Hazreti Ali’nin teklifiyle Hazreti Peygamber’in Mekke’den Medine’ye hicreti, takvimin başlangıcı olarak kararlaştırıldı. Takvimin ilk ayı olarak da ‘muharrem’ kabul edildi. Hicretin 17’nci (638) yılında kabul edilen ve hicret ile başlayan bu takvim, ‘hicri takvim’ olarak meşhur oldu” diye konuştu.

İbadetler Hicri takvime göre belirlenir

Hicri takvimin İslam toplumu için önemine değinen Akdoğan, “Müslümanlar oruç, hac, zekat ve benzeri ibadetlerini eda ederken, bu takvimi dikkate almaktadırlar. Özellikle belli dönemlerde ve zaman dilimlerinde yapılabilecek ibadetlerin büyük kısmı hicri kameri aylarla bağlantılıdır. Örneğin Müslümanlara senede bir defa ve bir ay farz olan ramazan orucu kameri aylardan olan ramazandadır” ifadelerini kullandı.

“Aşure Günü’nde oruç tutulması tavsiye edildi”

Hicri takvimin ilk ayı olan muharremin “yasaklanan, saygı duyulan, hürmet edilen” gibi anlamlara geldiğine işaret eden Akdoğan, Hazreti Muhammed’in (SAV) muharrem ayının onuncu gününe denk gelen Aşure Günü’nde oruç tutmayı Müslümanlara tavsiye ettiğini kaydetti.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Rumuz

Rabbim dualarimiz kabul eylesin inşallah

Abdullah Murat

Hicri takvim Kameri Ayın astronomik olarak olarak evrelerini ölçü alan takvim kulluğun takvimidir Müslümanın dinin şiarıdır Ramazan ayı bu 12 ay evresinden biridir. Kurban ve hac bununla ilgilidir. 2 bayram ve eyyami biyz orucu (Peygamberin örnekliği ile Allahın hoşnutluğu için tutulan ay ortası orucu dolunay) Müslümanın ayrılmaz bir parçası gerçek takvimidir. Miladi takvim ise papanın uydurmasıdır Batılın temsilidir Hakkın temsili ise bu imtihan dünyasında yaradılış gayemiz olan kullukla ilgilidir. Bu ülkede uygulanan miladi takvim laiklik (yüzçeviriş) ile ilgili müslümanların dinsizleştirme onurlaştırlaştırmanın eseridir Cuma müslümanın bayramı iken Cumartesi ve Pazar yahudi ve hrsitiyanların kafirlerin şeytanın dostu düşmanların günleridir. Yahudileri ve hristiyanları dost edinenler onlardandır Allahın hükümlrini istemeyenler o hükümlere teslim olmuş müslüman bile değildir Küfre boyun eğmek küfre sebep büyük bir suçtur. İslam dünya imtihanı dostunu düşmanını bilmeye dayanmaktadır Dostu düşmanı kurana göre tanımlamayan müslüman olamaz Müslümanım dese bile dinden çıkar. Anlamaz Müslümanım demekle müslüman olunmaz Kuranda islamın (dinde dostluk ve kardeşliğin) şartları bildirilmiştir Allahın hükümlrine boyun eğmek namaz kılmak ve zekat vermektir. Cennete girmenin bir diğer şartı ise Allahın büyük olarak belirttiği küfür ve şirkten uzak durmaktır Cinayet büyüktür hükmü ebedi cehennemlik olmak ve lanetlenmektir Bu katil müslümanım dese namaz kılsa fayda vermez. Allahın hüküm konularında yani dinde O yerine küfre tabi olmak yasaklanmıştır Bu küfre ve şirke dahi sebep olmaktadır Küfür başka haram başkadır Domuz yemek haramdır ölmemmek için günaha meyletmeden yenebilir Ama küfre bulaşmanın cevazı yoktur ölesiye kaçınılmalıdır Baskı ve elegeçirme ile ancak bulaşılabilir Zorlama ile. Ashabı kehyf kafir halk ya bizi öldürür yada döndürür Allahın hüküm konularında kendilerine tabi yaparlar demiş mağaraya sığınmışlardır Laiklik (yüzçeviriş) din özgürlüğü değildir Kendi helal haram ve farzları vardır Bunlara boyun eğdirir Bu küfürdür.bknz maide44 Allahtan hakkıyla sakının ve dinden birdaha çıkamayacak olarak çıkmaktan korkun. Bu gerçektir Din gerçek şeref ve namustur Gerçek sancak bayrak Allahın hükümlerinin hakim kılınmışlığıdır. İslam adaletin ta kendisidir Adaletin sahibi Allahtır. Kullar sadece onun hükümlerini uygulayabilirler Kuran adaleti sağlamak için hakimlerin kullanması zorunlu hüküm kitabıdır. Yapmayan yüzçevirmiştir Kafirdir cehennemlik ve şeytanın dostu olmuştur
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23