Babasının getirdiği 1 şişe sudan iş kurdu! Yer altından çıkan 'sıvı tuz' cevhermiş
Sağlıklı yaşamı benimsediği için neredeyse hiç tuz tüketmiyordu. Hayatı boyunca toplumdaki birçok kişi gibi tuzun tamamen insan sağlığına zararlı olduğunu düşündü. Ancak babasının Kırıkkale'den getirdiği bir şişe su, tuzla ilgili bütün bildiklerini unutturdu. Şans eseri Delice tuzunu keşfeden baba ve kızın çıktığı girişim yolculuğu sağlıklı tuzun mümkün olduğunu gösterdi.
Yemeklerimizin lezzeti için olmazsa olmazlarından biri de tuzdur. Yalnızca yemeklerde değil, aslında yaşamımız için gerekli olan tuz birçok kişi için tüketilmemesi gereken besinler arasında yer alıyor. Sakıncalı üç beyazdan biri olarak görülen tuzun yalnızca zararı olduğunu savunan isimlerden biri de Sibel Gözüyukarı Eyiler'di. Ancak bir gün babasının eve getirdiği bir şişe su her şeyi değiştirdi. İşte Sibel Gözüyukarı Eyiler'in tesadüf eseri eve gelen bir tuzla, önyargıları kökten değiştirecek girişiminin yolculuğu.
'BABAMIN GETİRDİĞİ ŞEY SIVI TUZUN TA KENDİSİYMİŞ'
Sibel Gözüyukarı Eyiler, Kırıkkaleli bir ailenin çocuğu olarak İstanbul'da dünyaya geldi. İç mimarlık bölümünü başarıyla bitirdi ve mimarlık mesleğine başladı. Hayatının dönüm noktası ise babasının Kırıkkale yolculuğundan dönmesiyle başladı. Babası sık sık memleketi Kırıkkale'ye gider, oradaki kaynaktan eve tuzlar getirirdi. Bir gün babası yine Kırıkkale'den dönmüş, bazı kapların içine sıvılar koyarak bunları balkonlarında kurutmaya başlamıştı. Sibel Gözüyukarı Eyiler güneşte sıvının kristalleşerek tuza döndüğü görünce çok şaşırdı ve babasına bu tuzu nereden bulduğunu sordu. Babası Kırıkkale'nin Delice bölgesinde bembeyaz bir su kaynağı gördüğünü, sonrasında yanına gidip baktığında yerin altından çıkan suyun güneşte kuruyarak beyaz bir görüntü oluşturduğunu anlattı. Meraklı baba, bu kaynağı değerlendirmek istemişti ve kaynaktan eve getirdiği şey ise aslında 'sıvı tuz'un ta kendisiydi. Babasının fikri başlarda bu tuzu çuvallayarak piyasaya sürmekti ancak Sibel Eyiler bu işi daha farklı yapmak gerektiğini düşündü.
Her zaman sağlıklı yaşamaya özen gösteren girişimci Eyiler, tuzun tamamen sağlıksız olduğuna dair duyduğu iddialarla hep tuzdan uzak durmuştu, sağlığı için çok zararlı olduğuna inanıyordu. Ancak babasının keşfi onun tuzla ilgili olan fikirlerini tamamen yıkıp geçti. Babasının eve getirdiği tuzdan sonra dikkat çekici bir şekilde medyada da sıklıkla sağlığımız için doğal tuz tüketiminin son derece önemli olduğuna dair haberler yer alıyordu. Babasının da tuza olan ilgisini gördükten sonra işin detaylarını merak etmeye başladı. Sibel Gözüyukarı Eyiler'in düşüncelerinde 'Acaba haberlerde bahsedilen sağlıklı tuz bu tuz olabilir mi?' soruları yer etmeye başladı. Önce tüketilmesi gereken tuzun ne dolduğunu, sonrasında ise ellerindeki tuzun gerçekten sağlıklı olup olmadığını araştırmaya koyuldu. Araştırmaları sonucunda ellerindeki tuzun bir kaynak tuzu olduğunu ve kaynak tuzlarının dünyada nadir bulunan ve dünyanın en kaliteli tuzu olarak kabul edilen tuz çeşidi olduğunu öğrendi.