Keşfedilen örümceklerden 3'ünün Dasumia, 5'inin ise Harpactea cinsine ait olduğunu belirten Kunt, örümcek türlerini şöyle sıraladı: "Bunlardan Antalya'ya atfettiğimiz Dasumia antalyaensis Finike civarından toplandı. Diğer türlerden Dasumia capacii Kemer'de, Dasumia yagmuri Kumluca'da, Harpactea bilecenoglui Alanya'da, Harpactea elverici Alanya ve Gazipaşa'da, Harpactea bilgenur Elmalı ve Kaş'ta, Harpactea kankilicorum Kemer'de, Harpactea yanardagi Döşemealtı ilçelerinde dağılım gösteriyor. Mevcut bilgilerimize göre keşfedilen örümcek türlerinin tamamı endemik ve dağılımları oldukça sınırlı. Örneğin Harpactea bilecenoglui sadece Alanya Kalesi ve civarında dağılmakta." YENİ TÜRLER ZEHİRLİ Mİ? Örümceklere ilişkin en önemli sorulardan birinin de zehirli olup olmadıklarına ilişkin olduğuna dikkat çeken Kunt, “Günümüzde dünya genelinde 136 familyaya ait yaklaşık 52 bin örümcek türü dağılım göstermektedir. Bunlardan bir familya haricinde tamamı zehir bezi taşır. Ancak bunların pek azının zehri insan için tıbbi önem arz eder. Nitekim keşfedilen yeni türler de zehir bezi taşımakla birlikte zehirlerini insana zerk edebilecek yeterli donanıma sahip değillerdir. Kaldı ki zerk edebilselerdi dahi zehir miktarı çok küçük olacağından insan için tıbbi sorun yaratmayacaktır" dedi.