• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Entel-dantel hepsi birleşip açıklasın: Kaybederek kazanmak ne demek?

30 Mayıs 2023
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

“Kaybederek kazandı” diyor, Cumhuriyet gazetesi..

Bu gazete; sözümona sorduğunuz zaman, “eğitim düzeyi yüksek insanların okuduğu gazete” diye kendisini tanıtıyor.

O zaman soralım; “Kaybederek kazanmak nasıl oluyor?”

Veya şöyle de sorabiliriz:

“7 düvel bir olmuş, 21 yıldır ülkeyi yöneten bir lideri devirmek için, PKK’lısı ile-çakma ülkücüsü-sosyal demokratı-AK Parti eskileri biraraya gelmiş. Yine de devirememişler. Adam yine kazanmış.. Bu; ‘kaybederek kazanmak’ ise, ‘Kaybetmeden kazanmak’ nasıl oluyor?”

Biz daha sorularımızı yöneltmeden, onlar da manşetlerinin ezikliğini yaşamış olmalılar ki,  imdadlarına diğer soldan çarklı Birgün gazetesi yetişmiş.. 

Marksist profları, Tabipler Birliği’nin ateistlerini, Mimarlar Odasının dindar karşıtı yöneticilerini içinde barındıran Birgün gazetesi de birinci sayfasından diyor ki:

“Tayyip Erdoğan’ın bu galibiyeti Pirus zaferidir!”

Yani demek istiyorlar ki, “Erdoğan bu zaferi kazanmak için her şeyini kaybetti. Artık dokunsanız yıkılacak.”

Oysa 20 yıldır her yenilgiyi tattıklarında, bunlar kendilerini aynı mavallarla avutmuyorlar mı?

2002’de Ak Parti seçimi kazandığında, “2001 krizinin sonucu. Baraj altında kalan çok parti var. Yoksa seçmenin iradesi, tam olarak meclise yansımış değil” mavalını okudular..

2007’ye gelindiğinde “Tayyip baksana, kaç kişiyiz saysana” diyerek, Cumhuriyet mitinglerini düzenlediler..

O günün Tuncay Özkan ve avanesi, şimdi CHP yönetiminde, aynı mavallarla karşımızda..

Tayyip Erdoğan 2007 seçimlerinde, bunları bir saydı.. 2002’deki oyunu % 34’den % 46’ya çıkararak, derslerini verdi..

“Tayyip bizi saysana” diyenler utandı mı?

Hayır..

Erdoğan onları, 2011’de bir daha saydı.. Yine utanmadılar..

Bunların kaç kişi olduklarını Tayyip Erdoğan, 2015’te -2018’de tekrar tekrar saydı, yine utanmadılar. Dolayısıyla 2023’te utanmamaları da doğal..

Utanmayacaklar..

“Pirus zaferi” diyecekler.. “Son zaferi” diyecekler, kaybettiklerini unutturmaya çalışacaklar..

Sorsak bu entel-dantel takımına.. “Tayyip Erdoğan, ‘kaybederek kazandı’ysa, Kemal Kılıçdaroğlu ne yaptı? Kaybetmeden mi kazandı? Onu mu söylüyorsunuz?”

Yüksek tahsilli(!) Cumhuriyet yazarları, eğitimli(!) Cumhuriyet okurlarına hatırlatalım, iki ay önce Meral Akşener, “Yenilgi yenilgi büyüyen” demişti.. CHP’nin 2018 cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce hatırlatmıştı: “Çıkmışsın yenmiş, çıkmışsın yenmiş, çıkmışsın yenmiş!”

Şimdi geldiğimiz son mağlubiyetlerinde kendilerine başarısızlığın bahanelerini üretiyorlar..

Sandığa giden “Her altı yeni seçmenden biri yabancıydı. Onların sayesinde seçimi kazandı” diyorlar..

Seçim öncesinde, iktidarı Z kuşağının götüreceğini söyleyenler, “ilk defa oy kullanacak 5 milyon seçmen var. Bu seçmen Tayyip Erdoğan’ı götürecek” diyenler, şimdi o 5 milyon yeni seçmenin 6’da birinin yabancı olduğunu ve o yabancıların oylarıyla Erdoğan’ın kazandığını iddia ediyorlar..

60 milyon seçmenden 5 milyon yeni seçmen, % 10 bile etmiyor..

5 milyon yeni seçmenin de gerçekten yabancı seçmen altıda bir olduğunu kabul etseniz bile, “seçimleri kazandırdı” dedikleri topluluk 800 binden ibaret oluyor..

Oysa Tayyip bey ile Kemal bey arasındaki oy farkına bakıyorsunuz.. . milyon, oy farkı var..

Bunların bilim adamları da bu. Hesap uzmanları da bu.. Ekonomistleri de bu..

Merak ediyorum, son 10 yılda, vatandaşlığa geçen Suriyeli göçmen sayısını resmi rakamlardan araştırıyorum. İçişleri Bakanlığı açıklamış: 135 bin..

Bir kısmı Suriyeli göçmen ama, haydi onları dışarda tutalım, son 10 yılda taşınmaz satın alan yabancı sayısı da 300 bin imiş..

İster sağdan sayın, ister soldan sayın, isterseniz amuda kalkıp sayın..

İddia ettikleri 800 binlik bir yabancı seçmen de yok..

Ama tam bu noktada, muhataplarımızın nasıl bir yalan-dolan içinde olduklarını görme imkanımız doğuyor.

Bu arkadaşlar değil miydi, “Yabancı yatırımcı, hukuk olmayan ülkeye gelmez. Güven olmayan ülkeye gelmez” diyenler..

300 bin taşınmaz satın alan yabancı, Türkiye’de hukuk yok ise, niye ve kime güvenip de, bu ülkeden mal sahibi olmuşlar?

“Hukuk olmaz ise, yatırım gelmez. Yatırım gelmeyince de ekonomi düzelmez” diyorlardı..

Ne oldu şimdi?

300 bin konutu alanlar, “Bu ülkede hukuk var. Biz Türkiye’deki hukuk sistemine inanıyoruz, güveniyoruz” deyip, milyon dolarlarını taşınmazlara yatırmışlar..

Bu sefer de, “Niye yatırım yapıyorsunuz” diye, itiraz ediyorlar..

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı, aranan bir sıfat olmuş.

Milliyetçi iseler, ülkelerinden gurur duyan insanlar iseler, bundan mutlu olmaları gerekir iken..

“Yabancılara vatandaşlık satılıyor” diyerek, kıyameti kopartıyorlar..

Sanki, taşınmaz alanlara, vatandaşlık hakkını, ilk defa AK Parti kanuna koşmuş gibi algı yapıyorlar..

Sadece Türkiye’nin değil, birçok dünya ülkesinin de mevzuatında, taşınmaz alanlara vatandaşlık hakkı tanıyan düzenlemeler var..

Ama, her şeyi çarpıtacaklar ya..

Eze eze kazanılan bir zaferi bile, “Pirus zaferi” diyerek tahrif edecekler ya..

Sonunda bu söylemi bile dillendirmekten utanmıyorlar..

Yine CHP’nin medyasından bir başlık: “Seçimden sonra ilk kutlamaları Suriyeliler yaptı!”

Ne yani, 27 milyon seçmen Tayyip Erdoğan’a oy vermiş, 27 milyon kutlamıyor da, oy verdikleri liderin seçilmesinden mutluluk duymuyorlar da.. Suriyeliler mi seviniyor? Bunu mu söylemek istiyorsunuz, gezi zekalılar..

Milliyetçi geçinen Yeniçağ’da, Karar’da da benzer bakış açıları..

“Seçimin sonucunu sığınmacılar ve yurtdışı oylar belirledi” diyorlar..

Kafayı görüyor musunuz? 

Hani sığınmacılara laf söylüyorlar da, yurtdışında öz be öz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan, gurbette vatan hasreti ile yaşayan insanlarımıza da mı tahammülünüz yok?

“İnsanlarımız akın akın yurtdışına kaçıyor, orda daha huzurlu yaşıyorlar, daha refah içinde yaşıyorlar” diyenler..

Şimdi, yurtdışında yaşayan insanlarımızın % 60 oranında Tayyip Erdoğan’ı tercih ettiğini görünce, “seçimin sonucunu, yurtdışındakiler belirledi” diyorlar..

Ve son örnek..

Saadet Partili kardeşlerimize özellikle hatırlatayım..

Cumhuriyet gazetesinin birinci sayfasında bir haber: “Taliban ve Hamas Erdoğan’ı kutladı!”

Saadet Partili abiler, görüyor musunuz, ittifak yaptığınız CHP’nin resmi gazetesi Cumhuriyet, Taliban’ı bir kenara bırakın, Hamas’ın Erdoğan’ı kutlamasını bile bir suçmuş gibi gösteriyorlar..

Sadece Saadet Partili abiler değil, nerdesiniz devrimci arkadaşlar.. Deniz Gezmiş’in Filistin’de eğitim gördüğünü, İsrail’e karşı savaştığını iddia eden Marksist devrimbazlar.. Filistin Erdoğan’ı tebrik ediyor..

Ya sizler?

Sizler, İsrail’den yana mısınız, Hamas’tan mı?

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Murat Kara

Bu entel (!) eklem-bacaklıların kafalarına vurmaya devam...gönlümüze ferahlık veren yazılarınız hislerimize tercümân oluyor; Allah (CC) râzı olsun sizden, Âmiiyn !

Murat Kara

sizden başlasak ?
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23