Şampiyon kim olur?
Süper Lig’in zirve mücadelesi veren Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor ligin on yedinci haftasını kayıpsız geçti. Ligin zirvesinde olmak kadar, başarının devamı için takımlar için büyük önem taşıdığı yarışta, kazanan takımlara baktığımızda ‘yıldız’ oyuncularıyla sonuca gitmeleri dikkat çekiciydi. Fenerbahçe’de Kuyt, Galatasaray’da Sneijder ve Beşiktaş’ta Demba Ba takımlarında öne çıkan isimler oldu...
Tabii ligin Şampiyonu kim olur sorusunun cevabı, uzun lig maratonun ilerleyen haftaları belirleyecek belki ama…Puan durumuna baktığımızda, ligde kaybedenin ‘telafisi’ olmayacağı mücadelenin neticesi ‘Şampiyonu’, takımların kendi arasında oynayacağı ‘derbi’ maçlarının sonucu etkili olacak gibi gözüküyor.
BEŞİKTAŞ'IN HIRSI KAZANDIRDI!...
Haftanın son maçında Gençlerbirliği’ne konuk olan Beşiktaş, rakibi karşısında sonuca gitmekte zorlanmadı. Maçın gidişatını değiştiren Oğuzhan-Kerim Frei değişikliği oldu. Kerim’in oyuna girmesiyle ile birlikte rakip kalede daha çok pozisyona giren Siyah-beyazlı ekip, tribünleri ayağı kaldıracak ataklara imza attı…
Beşiktaş’ın kazanmasına başrol oyunculuğuna soyunan Demba Ba, kendisinden beklenti içerisine giren taraftarı yine şaşırtmadı. Saha içi başarı kadar saha dışında da örnek bir hayat sürdüren Demba Ba, attığı frikik golü ile bugüne kadar gün yüzüne çıkmayan yeteneğini sergilemiş oldu.
Demba Ba örneklemesi Beşiktaş kadar diğer takımlar için de öneme sahip. Gelecek sezondan itibaren yabancı sayısının serbest olduğu bir dönem göz önüne getirildiğinde, yapılacak yurt dışı ‘kaynaklı’ transferlerde nelere dikkat edilmesi gerekliliğini gözler önüne sermekte…
FENER YILDIZI İLE PARLADI!...
Fenerbahçe, Kasımpaşa maçını beklenenden de kolay kazandı! Bunun tek bir açıklaması var oyuncuların kendilerine olan güveninin mücadele ile birleştirmesi.
Sarı-lacivertli ekipte performansının üzerine koyarak devam ettiren Dirk Kuyt bu kez Kasımpaşa karşısında takımını sırtladı. Elindeki kaliteli oyuncuları kullanma başarısı gösteremeyen Kasımpaşa karşısında Kuyt’un akıllı oyunu fırsatçılığı ile birleşince Fenerbahçe’nin işi beklenenden de kolay oldu. Goldeki yardımlaşma ise övgüyü hak ediyordu…
Fenerbahçe’nin bir başka kazancı, başladığı işi yarım bırakmaması. Oyunun hemen başında Kuyt ile sonuca giderken, 2-0 öndeyken karşılaşmanın uzatma (artı) dakikasında Caner ile kazanılan üçüncü gol, sarı-lacivertli takımın ‘farkını’ ortaya koymaya yetiyor…
Kasımpaşa karşısında Fenerbahçe’yi izlerken, Süper Lig’in ilk devresinin liderinin bu başarısını ligin ikinci yarısında da devam ettireceğe benziyor. Bu tezimizin en önemli dayanağı sakat-cezalı nedenle oynamayan her oyuncunun yerine oyuna dahil olan futbolcunun sergilediği performans. Emre’nin yokluğunda forma şansı giyen Diego’nun oyundaki başarısı, uzun süreli sakatlıktan yeni çıkan Egemen’in takıma uyumu, lig lideri Fenerbahçe için kazanca dönüşmesi…
HAMZA HAMZAOĞLU'NUN İTİRAFI!...
Galatasaray’a gelince… Kupa yenilgisinden sonra Çaykur Rize karşısında maçı kazanması kayda değer bir ‘sonuç’. Bu maçtan alınacak önemli ders, futbolda ‘duygusallığın’ yeri olmaması gerçeği. Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu duygusal yapısı, Burak Yılmaz’ın isteği karşısında deyim yerindeyse tuş oldu. 78’inci dakikada girdiği oyundan üç dakika sonra çıkması bu gerçeği gözler önüne serdi.
Hamzaoğlu’nun maçtan sonra yaptığı ‘Burak Yılmaz’ın sakatlığı bizi üzdü, bile bile lades olduk. Maçtan önce kendisini çok iyi hissettiğini söyledi, antrenman performansıyla maç performansının bir olmayacağını söyledim ama…’ şeklinde önem derecesi yüksek açıklaması, sıradanlıktan öte önemli bir mesaj niteliğindeydi