Almanya ‘Ajan İmamlar Yetiştirme Projesi’ni başlattı
Almanya Müslümanların içişlerine müdahale ediyor.
Hedef, Müslümanları İslam’ın temel prensiplerinden uzaklaştırıp Alman kültürüyle uyumlu, seküler bir din anlayışı içinde kontrol altında tutmaktır.
‘Alman İmamlar’ eğitimi, ‘İslam Koleji’ bünyesinde Almanca olarak ve Alman devletinin belirlediği müfredat çerçevesinde verilmeye başladı.
Ancak ‘Alman İmam Yetiştirme Projesi’ Almanya Anayasasına aykırı bir uygulamadır.
Çünkü anayasada “Din adamı’ yetiştirmek ve dini eğitim herkesin özel tercihi ve mensubu olduğu din ve mezhepler tarafından belirlenir.
Devlet, din adamı yetiştirilmesi ve dini eğitime müdahale edemez.”
Ayrıca; Federal Almanya Anayasası 4. Maddesi:
“(Din ve vicdan özgürlüğü) ile din ve dünyevi inanç özgürlüğüne dokunulamaz.
Dinin rahatsız edilmeden uygulanması güvence altındadır” ibaresi yer almaktadır.
Anayasaya rağmen Alman hükümetinin ‘Alman İmam Eğitimi Projesi’ni başlatmış olması bir suç olmanın ötesinde Müslümanların iç işlerine müdahale anlamına gelmektedir.
Almanya’da çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu yaklaşık 5 buçuk milyon Müslüman yaşamaktadır. Alman hükümetinin Müslümanların içişlerine müdahalesinden bu Müslümanlar rahatsızdır.
Almanya’da faaliyet gösteren en büyük İslam kuruluşlarından Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) ile ikinci en önemli İslam dini cemaati olan İslam Toplumu Milli Görüş (IGMG), İslam Koleji’nin kurulmasına katılmadı.
İmamların eğitimi özellikle siyasi olmak üzere dış etkilerden uzak olmasını isteyen Almanya’da Müslümanları temsil eden kuruluşlar, “İmamları eğitmek devletin değil dini cemaatlerin vazifesidir” görüşünde birleşiyor.
*
Asimilasyon politikaları kapsamında açılan bu kolejde yetişecek ‘Alman İmamlar’, kendi ana dilleri ve kendi kimlik değerlerinden koparılmış oluyor.
Eğitim müfredatında Hıristiyan değerlerinden beslenen Alman kültürü ve Alman devletine bağlılık temel esas alınmıştır.
Böylece köken olarak mensup olduğu dini ve kültür değerlerinden habersiz Alman devletine hizmet prensiplerine bağlı yetişecekleri gibi Alman anayasasında yer alan “Her Alman ülkesinin menfaatlerini korumakla sorumludur” ilkesine bağlı kalacaklarına yemin eden bu ‘İmamlar’ın diğer bir görevi ise ‘Ajanlık’ olacaktır.
Alman İstihbarat raporlarında Türkiye’den gelen İmamları ‘ajan’ olarak suçlayan Almanya, ‘Alman İmamlar’ projesiyle kendine hizmet edecek ‘ajan imamlar’ yetiştirme projesini böylece başlatmış oldu.
Diğer bir ayrıntı ise şudur!
Bu imamlar:
“LGBTİ bireyler için ‘sapkın’ ve ‘yaradılışa aykırı oldukları gibi eşcinsel evlilikler ile nikahsız ilişkiler İslam dinine göre haramdır’ ” ifadelerini kullanamayacaklar.
Yine, bu ‘Alman İmamlar’ vaazlarında “İslam’a göre Müslüman kızların erkeklerle yüzme ve spor yapmaları caiz değildir. Flört haramdır” ifadelerini kullanamayacaklar.
Çünkü, Almanya Federal Anayasası’na göre bu ahlak dışı davranışlar meşru kabul edilmektedir.
Bu davranışları eleştirmeleri ve onlara karşı ifadeleri kullanmaları halinde suç işlemiş sayılacaklar.
Almanya’daki imamların büyük çoğunluğu Türkiye’den geliyor. Almanya dinin temel doğrularını ifade etmekten çekinmeyen bu imamlardan rahatsızlar.
Türkiye’den gelen bu imamları Müslümanlarla farklı dinlere mensup insanların entegrasyonuna engel oldukları iddia ediliyor.
Bir önceki yazımda tanımlamaya çalıştığım EURO İSLAM Projesi’nin hedefi işte budur.
Yani; Müslümanları özünden koparma adına asimilasyon politikalarını hayata geçirmenin adıdır EURO İSLAM.
Alman hükümetininyaptığı ise ‘Euro İslam Projesi’ne model oluşturmaktır.
Kısacası: Almanya hükümeti bu yanlış girişimiyle Alman Devleti’nin demokratik ve hukukun üstünlüğünü temel esas alan politikasına gölge düşürmüştür.