• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hasan Aksay
Hasan Aksay
TÜM YAZILARI

1960 Darbesi ve Darbenin, CHP’ye Fiilen Devri

22 Haziran 2018
A


Hasan Aksay İletişim: ,

1960 Darbesi, “İttihat ve Terakki” geleneğinin, Cumhuriyet dönemindeki ilk darbesidir. Bu darbenin hazırlanmasında, CHP’nin emeği çoktur. Yıkıcılıkta sınır ve kural tanımaz muhalefetin rolü, giderek daha da büyümüştür.

CHP devrimlerindeki, halka uygulanan şiddete, dünya güçlerinin müsamaha ve korumacılığı, İsrail’e yaklaşan derecede hukuku zorlamıştır. CHP’nin hukuk dışı imtiyazlarından bir kısmının, demokrasiye geçişten sonra da devam etmesi, Türkiye siyasetinde muhalefet geleneğini, demokrasiyi işlemez derecede sıkıntılara sokmuş ve sokmaktadır. CHP muhalefet modeli, Türkiye’de muhalefet anlayışının temeline, yıkıcılığı oturtmuştur; demekte fazla bir mübalağa yoktur. 

Ana muhalefet CHP’yi örnek alan muhalefet parti yetkilileri, “İktidara geldiğim zaman ne yapacağım, nasıl yapacağım” kaygısından ve realitelerden uzaklaşarak, politikaya hayal ticareti ve herkese mavi boncuk dağıtma marifeti ve yüzsüzlüğünü de katabilmektedirler. 

Sorumluluklarını yüklenmiş muhalefet, demokrasilerin olmazsa olmaz ihtiyacıdır. Sadece yıkıma çalışan bir muhalefetle gidişin sağlığı yoktur. Osmanlı’da siyaset, Hakka bağlı, iman ahlak, güven ve diğerkâmlık sanatıydı. Lisede tarih hocamız Enver Behnan Şapolyo, “Osmanlı, dağın arkasından gürleyen, iman ve ahlaka dayalı, güven ve ümidin gürsesidir” derdi. Laf değil, güven ve fedakarlık ifadesi. Oysa çıkarcılıktan güç alan yıkım politikası, güven tahribine çalışıyor. Rahmetli Üstad’ın ifadesiyle, “Durun kalabalıklar bu cadde çıkmaz sokak. // Haykırsam kollarımı makas gibi açarak” diyordu. Mesela bir lider, Çin ziyaretinde, “Biz sosyalist gurupta sizi destekliyoruz” diye atıyor. Utanıyorsunuz. O gayet pişkin. Adamlar şaşırıp kalıyor. “Biz sosyalist gurupta değiliz. Nasıl olur?” diyecek, diyemediler.

Kanal D’de program sunucusunun sorularını cevaplayan CHP Lideri, programı takip edenlerle alay ediyor. Çin’deki güzellemesinden geri kalır tarafı yok. “Terörü 4 yılda bitireceğim” diyor. Daha önce de, “Beşşar Esed’le bir olalım!” diyordu? Esed, uluslararası bir proje? Yani, Esed’i yönetenlerin vereceği rolü mü oynayacağız? Trump gibi eşkıyayı, teröristi asker yapıp, terörle müttefik mi olacağız? Bu çıkarcılığa, sömürgeciliğe teslim olmaktır. Dört seneye değil, aya ihtiyaç kalmaz? İnşallah, güçlü millet iktidarlarıyla terör, zaten dört sene süremeyecek!

Hikaye: Büyük kız, çeşmeye, su için gitmiş. Gecikince küçük kız da gelmiş ki, ablası ağlıyor? Ne oldu? Meğer evlenmekten ümidini kesmiş, “Evlenirsem, bir de oğlum olursa, o da şu kavağa çıkar da düşüp ölürse, sen de ağlamaz mısın teyzesi, demiş. İkisi birlikte başlamışlar ağlamaya. “Dört senede terörü bitirmek” sözünü, Kemal Bey anlatıyor, “CHP, 17 maddelik bir çözüm paketi hazırlamış. Taahhütte bulunuyor. Ağır bir bedel koyuyor ortaya. Bitiremezse siyaseti bırakacakmış. Program sunucusu, “O maddelerden en önemli gördüğünüz üçünü sayar mısınız?” sorusuna, “Şu anda aklımda değil” diyor? Bu nasıl cevap Kemal Bey? O kızcağız, hiç olmazsa hayalini, düşünerek ağlıyor. Sen, tek satırını aklında tutmayacak derecede ciddiye almadığın bir raporla, dinleyicilerinle alay mı ediyorsun? 

Türkiye çok değişti Kemal Bey! Siyasi hayatını ortaya koyarak taahhüt ettiğin hayali rapordan, tek satırlık haberin yok? Oysa Sayın Cumhurbaşkanına 3-5 sene sonraki programlarını soruyorlar, teferruatına kadar anlatıyor. Anlattıkça, heyecanlanıp coşuyor. Daha anlatmak istiyor. Ulaştırma Bakanı Sayın Aslan’a, Tren hattını sorsan, neredeyse, kaç ray kullanılacağına; “Bölünmüş yol?” desen, ne kadarının asfaltlandığı; ne kadarının ne durumda olduğunu anlatıyor. Başbakandan bütün Bakanlara kadar böyle! Sen, mesleğini rehin koyarakgiriştiğin iddiada, “Çözümün” tek dayanağı olan raporundan tek kelime hatırlamıyorsun.

Milletimiz, Nasreddin Hoca nasihatlerini bilir ve uygular. Hoca, bahçesinde çalışırken, bir yolcu, “Ahmetler köyüne kaç saatte giderim” diye, yoldan sesleniyor. Hoca, “Yürü!” diyor. Adam tekrar soruyor. Hoca, “Yürü!!” Adam kızgın yürüyor. 

Biraz sonra, Hoca arkadan sesleniyor: “O köye iki saatte gidilir ama, bu gidişle sen, dört saatte varamazsın” diyor. 

CHP başkanlığını vermediğiniz kimseyi, “Gel bakalım Muharrem!” diye, yakışıksız bir hitapla milletin başkanlığına aday yaptınız. Şimdi, bu derece kıymetli CHP Başkanlığını rehin yaptığınız raporun tek satırını hatırlamadan millete anlatıyorsun? Bu gidişle iktidar olunmaz. Kızın ağlaması, senin taahhüdün boş!..

İki sene çalışarak, TBMM’nde grubu bulunan 4 partinin ittifakla kabul ettiği Anayasa maddelerinin kanunlaşmasına izin vermemiştiniz. Bu, azınlıkta olan muhalefetin, millete hizmeti için, bulunmaz bir fırsattı. Kullanamadınız.

Ümmetin duası, fitneyi etkisiz kılar.

Hamd Allah’a

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23